Ece ERGEZ
Mersin Spor Kulübü geçtiğimiz TBL’de play off şampiyonu olarak sezonu tamamladı ve BSL’ye yükseldi. Özellikle son yıllarda TBL’den yükselen takımlarda istikrar ve ligde sürdürülebilir başarıyı yakalama noktasında zorlandıklarını görüyoruz. Ancak Mersin katıldığı ilk sene Türkiye Kupası’nda yarı finale kaldı ve play-off’a doğrudan kalmaya da çok yakın bir noktada ligdeki mücadelesini sürdürüyor. Biz de bu başarının arka planını öğrenmek üzere koç Can Sevim ile bir araya geldik. Kendisiyle Mersin’in bu başarısındaki en büyük etkenleri ve gelecek hedeflerini konuştuk.
Bu sezonun en başarılı takımlarından biri olarak gösteriliyorsunuz. Hem alt lig hem de Süper Lig deneyiminiz var. İki ligin dinamiklerine hâkim olmanız bu başarıda etkili oldu mu?
Açıkçası yönetimle planlarımızın uyuşması çok etkili oldu burada. Ben TBL‘ye antrenör olarak başlamak ya da TBL‘de bir takım çalıştırmayı düşünmüyordum. Ancak yönetimimiz uzun vadeli bir planla Mersin Basketbol‘un yıllara dayanan bir yapılanmayla ileriye gidebileceğini söyledi ve üç yıllık kontratla başladık. Hedeflerini net ortaya koydular, bütçeyi de her yıl belirli bir artışla planladılar. Daha önce hem alt ligde takım çıkardım, hem de üst ligde çalıştım, bu yüzden iki ligi de yönetme konusunda deneyimim vardı. Ancak yönetimin bu vizyonu olmasaydı başaramazdık.
Şimdi geldiğimiz noktada istikrar önemli. Bu yıl gerçekten önemli işler yaptık. Daha önce TOFAŞ’ın ulaştığı gibi, ilk senesinde Türkiye Kupası yarı finaline çıkan ikinci çıkan takım olduk. Bu büyük bir başarı. Üstelik play-off‘a doğrudan girme noktasındayız. Umarım play-in‘e kalmadan play-off‘a gireriz. Girmezsek de play-in‘den çıkarız, buna inanıyorum.
Sezona başlarken hedefiniz play off muydu? Türkiye Kupası’nda yarı final, play-off mücadelesi… Bunlar sezon başında da hedef miydi?
Evet, sezon başında özellikle Avrupa Kupaları’nda yer almayı hedeflemiştik. Özellikle Şampiyonlar Ligi‘nde yer almak istiyoruz. Sıralamadaki yerimiz bu açıdan önemli. Hedefimize yakınız ama kalan haftalar çok kritik. Bu süreçte pişmanlık yaşamak istemiyoruz. 8 aydır herkes canını dişine taktı. Kalan haftaları da maksimum eforla geçirip Avrupa Kupası’na katılmak istiyoruz.
Peki şu an itibariyle Avrupa Kupaları’na katılmak için hem takım hem şehir hazır mı sizce?
Gerçekten çok güzel bir taraftarımız var. Her maç salonumuz doluyor. Şu anda Anadolu‘da bu heyecanı en çok yaşayan kulüplerden biriyiz. Bu Türk basketbolunun da ihtiyacı olan bir şey. Federasyon da basketbolun Anadolu‘ya yayılmasını destekliyor. Bu anlamda misyon üstlendiğimizi düşünüyorum.
Gaziantep‘in düşmesiyle Akdeniz ve Güneydoğu‘da bir takım kalmadı. Biz bu boşluğu doldurabilecek kapasitedeyiz. Güzel bir salonumuz, seyircimiz ve destekçimiz var. Belediye Başkanımız Sayın Vahap Seçer ve yönetim kurulumuzun desteğiyle Avrupa Kupası’nda en üst seviyeye çıkabileceğimizi düşünüyorum.
Bu sezon Fenerbahçe, Efes ve Beşiktaş güçlü rakipleriniz ve son haftalarda aldığınız Büyükçekmece mağlubiyeti dışında evinizde yenilmediniz. Taraftarın bu anlamda size katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kesinlikle çok büyük katkıları var. Türkiye Kupası yarı finalleri için Urfa‘ya 2-3 bin kişilik bir taraftar grubumuz geldi. Deplasmanda da çok ciddi bir takip görüyoruz. Maç sonrası onlarca mesaj alıyoruz. “Şunu şöyle yapalım, buna dikkat edelim” gibi. Taraftar bizim için çok itici bir güç.
Ayrıca evimizde nasıl oynayacağımızı bilen, tempoyu doğru ayarlayan tecrübeli bir kadroya sahibiz. Ev sahibi avantajını da iyi kullanıyoruz.
Bu sezon ekonomik olarak da pek çok takım için zorluklarla doluydu. Sizce bu şartlarda nasıl bu kadar istikrarlı kalabildiniz? Üstelik lige yeni yükselmiş bir takım olarak üstesinden gelmeniz yadsınamaz bir başarı bence.
Finansal istikrar her takım için önemli. Oyuncular ve teknik ekip geçimlerini buradan sağlıyor. Maaşlarını zamanında almak onların sahaya odaklanmasını sağlar. Bir gecikme olduğunda tüm planları bozulur.
Biz burada Sayın Vahap Seçer‘in çok büyük desteğini görüyoruz. Kulübün kimseye borcu yok. Hiçbir ay aksama yaşanmadı. Oyuncular buraya geldiğinde ne zaman ödeme alacaklarını biliyorlar. Basketbol şube sorumlumuz Doğukan Uyan da bu süreci çok titizlikle yürütüyor. Sponsorlardan gelen paraların takibi, ödeme tarihlerinin planlanması gibi detaylar sayesinde sahada sıkıntı yaşamıyoruz. Bu başarıya da doğrudan yansıyor.
Yani saha dışındaki düzenin sağlamlığı sahadaki başarıyı doğrudan etkiliyor diyebiliriz.
Burada da en büyük destekçim başkanımız Berkay Üstündağ. Çalıştığım başka kulüplerde başkanlar bu kadar işin içinde olmazdı. Otobüsten otel konaklamasına kadar, oyuncuların her türlü ihtiyacıyla ilgileniyor. Bu da bizim sahaya odaklanmamızı sağlıyor.
Bu sezon deplasmanlarda zaman zaman zorlandınız. Bu sezonundaki sanırım diyebileceğimiz tek negatif kısım bu olsa gerek.
Bazı deplasmanları kazanmış olsaydık, şu anda çok daha üst sıralarda olabilirdik. Ama bazı şanssızlıklar yaşadık. Özellikle deplasmanlar öncesi milli takıma giden oyuncularımız oldu. İki oyuncumuz Güney Amerika‘da oynadı. Oradan buraya dönüp konsantrasyonu yeniden kazanmak kolay değil. Bunlar dışarıdan görünmüyor ama bizim için büyük etkendi.
Son olarak, sezonun geri kalanında hedefiniz nedir?
Sezon başında belirlediğimiz hedef buydu: Play-off‘a kalmak. Her röportajda da söyledim. Bu takım son damlasına kadar savaşacak. Ve sonunda da Mersin‘i Avrupa Kupalarında temsil edecek.