Federasyon Genel Kurulu yapılalı iki buçuk ayı geçti ama bugüne kadar hala kurullar açıklanmadı. Elbette yenisi gelene kadar eski kurullar devam edecektir ama siz Basketbol Federasyonunu fikstürü çeken, hakemleri atayan, cezaları veren bir organizasyonla sınırlı görürseniz vay halimize…
Geçmiş dönemde federasyonda bulunanlardan, “En ufak bir proje yapılmadan 3-4 yılı kaybettik.” demeyene rastlamadık. Zaten buna paralel olarak da milli takımlarımızın geldiği yer ortada… Alem şampiyonalara gidiyor, biz elemeleri aşamıyoruz, altyapı milli takımlarımız A Ligi’nden düşüyor.
Dibi gördüğümüz şu dönemde camia projeler üretilmesini beklerken, beyler seçim yorgunluğunu atmaya çalışıyor… Zannedersiniz ki seçim sürecinde, geçmişteki başarılarını (!) ve geleceğe dönük onlarca ama bizim duyamadığımız projeleri anlatmak beyleri yormuş… Oysa bunları anlatmak 2 dakikayı almadı… “Geçmişte hiç bir şey yapmadık, gelecek için de henüz olgunlaşmış bir projemiz yok…” Seçimlerden sonra, ver elini Amerika…
Federasyonu geçmişin danışmanı, şimdi şirketleri vasıtasıyla federasyona iş yapan ve ciddi paralar kazandığı söylenen (Mali genel kurulda bunu sorabilecek babayiğit delege var mı?) kişi, basketbolla hiç ilgisi olmamasına karşın yönetmeye devam ediyor. Ama o hiç olmazsa Türkiye‘de yaşıyor…
Bu kafayla Türk basketbolunun 4 yılı daha boşa harcanacak… Yazık…
Bu arada…
Federasyon Başkanı Hidayet Türkoğlu, Fenerbahçe‘nin Milli Takıma oyuncu göndermemesi ile ilgili soruya “Macaristan maçı oynansın, cevap veririm.” demişti… Sizce Macaristan maçı mı oynanmadı, birisi ölü taklidi mi yapıyor?
20 senedir bu camianın içinde olan oyunculuktan gelmiş ve her seviyeyi görmüş biriyim. Türk basketbolunu hiç bu kadar kötü halde görmedim. Yaşım gereği göremediğim zamanlarda da böylesine kötü bir dönem olduğunu söyleyen kimseye de rastlamadım. Bir grup basketbolun ekmeğini yiyen 300-500 kişiyi hesaptan çıktım, geriye kalan binlerce insan neden buna ses çıkarmıyor anlamıyorum. Sohbetler sırasında; düzen böyle buna ayak uydurmak lazım, adamcılık bu işin duasında var görüşüyle bu çarka girmeye çalışan antrenör dostlarımda oldu. Ancak camianın sorunu adamcılık değil, tembellik. İnsanlar kolay yoldan iş bulmanın alkol masalarında olduğunu anlayınca; üretmekten çalışmaktan vazgeçer oldu. Bu noktada federasyona kızarken camianın mensuplarına da kızmak lazım. Gelişmeyen, geliştirmeyen, tek derdi kendi cebini doldurmak olan ya da kariyerini düşünen 1000lerce kişinin dünyasına nasıl karışalım ?
Federasyona gelince..
Federasyonda para olsa en azından cebimize de indirilelim diye bir şeyler yaparlar ama maalesef federasyonun kasası boş. Yapabilecekleri herhangi bir faaliyet, etkinlik, sosyal sorumluluk projesi, tesis, eğitim vb. için kuruş yok kasada. Hal böyle olunca ne yapacaklar yönetim kurulunu ya da diğer kurulları. Bir yerden bir ödenek gelirse başlarlar paraları harcamaya.
Katılıyorum
Dopingden kariyeri bitmiş, kanun kaçaklarıyla poz veren, yılın 10 ayını vatandaşı olduğu Abd’de geçirip çift maaş alan,milli formayı parayla,primle giyen adamı ve ekibini tekrar seçen kulüplere, milyonlarca euroya milli takım koçluğu yapıp başarısız olmasına rağmen hala para için görevi bırakmayan şahsa tepki vermeyenlere ne yapsan az,hepsine müstehak!
Bırak federasyonu ülke 22 yıldır derin uykuda, beğenmediğimiz suriyeliler bile yaşadıklarına tepki gösterdi kendilerini zulümle ve baskıyla yöneteni ülkeden kaçırttı biz hala bizi yönetemeyenleri, başarısız olanları, makamı doldurmayanları çıkar uğruna baş tacı ediyoruz, hidayet gibilere oy verip tekrar başkan seçiyoruz !