İtalyan oyun kurucuların bizden sayıca üstünlüğü dışında iki takımın fonksiyonel olarak hemen birbirine denk profilde olduğu bir maç izledik.
Şöyle ki onlarda Spissou, Mannion, Pajola ve Tonut karşısında bizde Kenan, Berk ve biraz da Şehmus vardı. Berk ve Şehmus etkisiz olunca iş tüm maç boyunca Kenan a kaldı ki o da maçın başından itibaren İtalyan guardların baskısı altında ciddi yıprandı ve özellikle ilk yarıda arzu edilen düzeye gelemedi. Öte yandan her iki tarafta da belki Sertaç dışında gerçek 5 numara olmamasına ve bizim 4 numaralar daha uzun olmasına rağmen yine özellikle ilk yarıda çember altında üstünlük sağlayamadık.
Biz Tarık Biberovic in müthiş performansı ile oynarken onlarda bize Melli ile cevap verdi
Hal böyle olunca da ikinci periyottaki sert ve baskılı defansı ile İtalya oyunda hakimiyetini kabul ettirdi.
İkinci devre de Ergin Ataman Tarık için tedbir alacaklarını gördü , hem Melih’i oyunda tuttu hem de mümkün olduğunca topu çembere yakın kullanmamızı istedi ve sert baskıya rağmen çember altı üstünlüğü sağlayabileceğimizi düşündü. Aslında bu plan doğruydu bence, ancak İtalya’nın sert ve baskılı savunması hiç geri adım atmayınca, kritik atışları kaçırdık ve maça ortak olamadık.
Üçüncü periyod ortalarında bir ara kendisini imha etmeye çalıştıysa da maç boyunca Pozecco nun yarattığı agresif enerjik havanın oyuncularına da yansıdığını izledik. Özellikle Petrucelli nın defansif etkinliği dikkati çekti.
Bizim tarafta da kaptan Melih ikinci yarıda takımını maçta tutmaya çalıştı ve sonlarda önemli bir atışta silindirine girilmesi nedeniyle faul çalınması gerektiğini düşündüğüm değerli şutlar buldu.
Son olarak Tarık Biberovic in devşirme oyuncu olarak seçilmesinin hakkını vererek, bu seçimi eleştirenlere de cevabı verdiğini söylemeden geçemeyeceğim.
Fark çok değil, grupta kaçıncı olmanın bir önemi var mı bilmiyorum ama diğer maçları kazanabileceğimiz görüşündeyim.
Umarım milli takımımız bu sefer hedefine ulaşır.
Bir takım oyun kurucusu kadar güçlüdür, takımlarımız yabancı oyun kurucular transfer ederse olacağı bu. Spissou, Mannion, Pajola ve Tonut kendi takımlarında yerel ve Avrupa liglerinde kaç dakika süre alıyor, istatistikleri ne bunları bizimkilerle kıyaslayın gerçekleri görün. Kenan’ ın top sürmesi hala istenen seviyede degil,o da sonradan oyun kurucuya evrildi ama kaç yaşına geldi gelişmiyorsa yapacak bir şey yok biraz Berk’in iyi ama o da oyun kurucu olarak yetersiz, Şehmus altyapılarda hep forvet oynatıldı,top sürmesi ve dış şutu hiç yoktu bilhassa Djordevic onunla özel ilgilendikten sonra oyun kurucuya evrildi,şutlarında belirgin ilerleme oldu ama top sürmesi hala istenen seviyede degil. Milli takım koçu Tarık’ı dolayısıyla Fb’yi hem yabancı hem de Balkan kökenli devşirme oyuncuları oynatıyor diye Efes koçuyken eleştiriyordu şimdi onun sayesinde farktan kurtuldu. Bilhassa oyun kurucu yetiştirip, geliştiremezsek oyun kurucu sorununu daha çokkk yaşarız. İkinci ligde bile iki yabancı sınırı var ve hemen hepsi oyun kurucu,Bsl’de bazı takımlarda iki oyun kurucu var. Bu sorunda bu ülkede 25 yıl koçluk yapmış ancak Sertaç harici ki onu da mecburen oynattı, hiçbir Türk oyuncunun gelişip, yetişmesine katkıda bulunmamış milli takım koçunun da payı var kim ne derse desin…