- Reklam-
Darüşşafaka‘nın bu sezon yaşadığı badire bir başka takımın başına gelmiş olsaydı, ne durumda olacağını düşünmek bile istemeyiz… Ama Darüşşafaka öngörülemeyen aksilikleri atlattı ve dimdik ayakta kaldı… Yabancı rotasyonu Abdurrahkman dışında tamamen değişti, koç değişikliği oldu… Bütün bunlara karşın bütçesi iki üç kat fazla olan takımları geride bırakan genlerinden gelen basketbol kültürü ile Darüşşafaka gün itibariyle play off bandının içinde…
Koç Rüçhan Tamsöz ile kısa bir söyleşimiz oldu… Söz Daçka‘nın koçunda…
- Darüşşafaka denince vazgeçmeyen, mücadele eden insanların oluşturduğu organizasyon akıllara geliyor. Bu sadeye de yaşanan zor günlere karşın takım işin içinde kalmayı başardı. Sene başında yola çok daha deneyimli bir kadro ile yola çıkmıştık. Sonrasında ise Abdurrahkman dışındaki bütün yabancıların yerine deneyimsiz ve aç oyuncular geldi. Onlar da Darüşşafaka’dan geçen oyuncuların kontratlarını 3’e, 5’e katladığını bildikleri için ellerinden onlar da ellerine geçen fırsatı değerlendirmeye çalışıyor. Ama ayakta kalmamızın en önemli nedenlerinden biri Berk, Can ve Muhsin’in takımı sahiplenmesi oldu.
- Benim en büyük şansım uzun yıllar Orhun Ene ve Selçuk Ernak‘la çalışmam oldu. İkisi de işini çok iyi bilen, disiplinli ve çalışkan koçlar… Yakup Sekizkök’le de kısa bir süre çalıştık, o da head coach olarak ilk yılını harika değerlendirdi.
- Benim en büyük avantajım oyunculuktan gelmiş olmam. Kulübün genlerinde bulunan mücadele isteğini oyuculara aktarmaya çalışıyorum. Çok iyi iletişimimiz sayesinde birbirimizi anlayabiliyoruz. Takımın da paylaşınca oyunun tadını aldı ve grup birbirine kenetlendi.
- Puan durumuna bakıp kendimize bir hedef belirlemiyoruz. An itibariyle bizim en büyük hedefimiz bir sonraki maça iyi hazırlanıp galip gelmek… Sonrasına zamanı geldiğinde bakarız…
- Reklam-