Salı, Ekim 22, 2024
spot_img

Ertelemenin Başarıyla İlişkisi (Naci Özonay)

- Reklam-

Ertelemenin Başarıyla İlişkisi

Değerli Antrenör, Öğretmen ve Yönetici Arkadaşlarım;

Son yıllarda yapılacak işlerin, ödevlerin ve bunların benzeri görevlerin çok daha sık ertelendiğine şahit olmaya başladık. Erteleme, çağımızın-günümüzün en önemli sorunlarından biri haline geldi.

“Önce sevdiğim dizinin son bölümünü seyredeyim, sonra ödeve başlarım.” Dizi bitince, “önce bir çay koyayım, sonra başlarım.” Çay bitince, “Instagram’da arkadaşlara bir bakıp çıkayım, öyle başlarım.” Sosyal medyadan kafayı kaldırınca “Saat geç olmuş, ödevi yarın yaparım!” bu erteleme senaryosu sanırım hepimiz için tanıdık geliyor.

Erteleme, sonucun olumsuz olacağını bile bile görevleri bazen veya sürekli geciktirme eğilimidir. Kişinin belli bir göreve hemen başlamanın daha iyi olacağını bilmesine rağmen başlamaması durumu…

Çalışmayı sürekli erteleme ile insanın başarısı arasındaki ilişki nedir?

Calgary Üniversitesinden Dr. Pier Steel, 10 yıl süren çalışmayla ertelemeye dair 691 araştırmayı derinlemesine analiz etmiş. (Bu alandaki en kapsamlı çalışma)

Çıkan tespit ve sonuçlarından bir kısmına hep birlikte bakalım.

·      Toplumun %15-20’si görevi sürekli erteleme eğiliminde. Ertelemenin temelinde dürtüsellik, dikkatin kolayca dağılması ve öz kontrol eksikliği var.

·      Yakında ya da el altında olan “baştan çıkarıcılara” direnmek daha zor. Boş buzdolabı iradeli olmayı kolaylaştırıyor. Telefonu ders çalışma masası yerine diğer odaya koymak öz disipline destek oluyor.

·      Mükemmeliyetçilik, birçok popüler yayında ertelemenin baş sorumluları arasında gösteriliyor. Ancak işin aslı şu ki sanılanın aksine erteleyiciler genellikle mükemmeliyetçiler değil. Hatta mükemmeliyetçiler daha az erteliyor. Sadece bu konuda kaygı düzeyleri daha yüksek.

·      Ertelemeyi azaltmanın etkili bir yolu, kişinin başarı beklentisini yükseltmek. Özyeterlilik (bireyin kendine verilen işi organize edebilme ve başarabilme yeteneği ile ilgili yargılarıdır) araştırmaları yapan Bandura, öz yeterlilik beklentisinin en çok model alma ve performans başarısından etkilendiğini ortaya koymuş. Model alma, kişinin bir görevi bir başkasının başarıyla tamamladığını görmesi demek. Performans başarısı ise kişinin bir görevi kendinin başarıyla tamamlaması demek.

·      Araştırmaların önemli bir kısmı, hedef koymanın ertelemeyi azalttığını tespit etmiş. Günlük hedefleri yazmak, kendi hızında ilerlemek, ödevi belli bir zaman diliminde tamamlamak üzere öğrenciye “başarı sözleşmesi yapmak” gibi yöntemler etkili bulunmuş.

·      Görevi bitirmek için son tarih belirlemek etkili bulunmuş. Ancak son tarihi kişinin kendisi değil başkaları belirlediğinde etkili. Dış disiplin iç disipline kaldıraç

Güney Koreli Kyung Kim ve Eun Hee Seo da ödevleri ertelemeyle okul başarısı arasındaki ilişkiyi merak etmiş. Toplam katılımcı sayısı 38.259 olduğu 33 araştırmayı incelemişler. Elde edilen bulgular şöyle:

·      Düşük başarı, ertelemenin kaçınılmaz sonucu. Öğrenci ödevi geciktiriyorsa ve ödevi geç teslim ediyorsa, sınava çalışmayı erteliyorsa ve sonuç olarak konuyu eksik öğreniyorsa sonucunda notları düşük olacaktır.

·      Üniversite öğrencilerinin %85-90’ı ertelediğini düşünüyor ve bütün öğrencilerin %50’si ertelediğini düşünüyor. Ayrıca bu kötü alışkanlıktan kurtulmak istediklerini de belirtiyorlar.

·      Erteleme özellikle Ortaokul öğrencileri arasında yaygın bulunmuş. Ve gençlerin yaşlılardan daha fazla ertelediğini ortaya koymuşlar.

Değerli Antrenör, Öğretmen, Yönetici Arkadaşlarım ve Okurlarımız,

Pscyholog Today’de yer alan bir makalede de erteleme motivasyonuna göre bir sınıflandırma yapılmış ve 3 tip erteleme tarzı bulunmuş

1-   Araştırmalara göre insanların %20’si kronik erteleyici. Hayatın her alanında erteliyorlar. Bunların bir kısmı “son dakikacılar.” Yumurtanın kapıya dayandığı andaki o yoğun aciliyet duygusundan zevk alıyor ve son ana kadar bekliyorlar.

2-   İkinci grupta kaçınmacılar var. Başarısızlık korkusuyla (bazen de başarı korkusuyla) erteliyorlar, çünkü temel güdüleri başkalarının onlarla ilgili ne düşüneceği.

3-   “Kararsızlar”, adı üstünde karar vermekten kaçıyorlar. Karar almayınca sonucun sorumluluğundan da kaçmış oluyorlar.

Steel’in meta analizine göre, ertelemenin en temel 4 nedeni şöyle:

1-   Öz yeterlilik duygusu eksikliği: Kişinin bir görevi bitirme konusundaki inancı ve beklentisinin düşük olması. Özellikle nasıl başlayacağını bilmediğinde erteleme olasılığı artıyor

2-   İşin değeri: Görevin sonundaki ödülün kişi için değerliyse erteleme azalıyor.

3-   Dürtüsellik: Daha cazip dikkat dağıtıcılar karşısında odağını koruyamamak.

4-   Zaman kısıtlaması: Görev ne zamana kadar tamamlanmalı? Teslim tarihi ne kadar geçse işe başlamak da o kadar gecikiyor. (1)

Bir soru sorarak yazıma nokta koymak istiyorum:

2024 Olimpiyatları henüz bitti. Erteleme ile ilgili bu verilerden yola çıkarak, Olimpiyatlara hazırlanan sporcular sizce nasıl bir yol izlemişlerdir?

Saygılarımla

(1)Çocuklar Nasıl Başarır 2     S31-41

- Reklam-

1 Yorum

  1. 2024 Paris Olimpiyatları henüz bitti. Erteleme ile ilgili bu verilerden yola çıkarak, Olimpiyatlara hazırlanan sporcular sizce nasıl bir yol izlemişlerdir?

    Sorusunun cevabi sanirim su sekilde : hazirliklara mart 2024 de basladilar…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

33,250TakipçilerTakip Et
37,476TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

popüler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi
online terapi