Perşembe, Şubat 6, 2025
spot_img

Yaşam Bir Hediye, Yaşam Bir Mutluluk (Naci Özonay)

- Reklam-

Değerli Antrenör, Öğretmen, Yönetici Arkadaşlarım ve Okurlarımız;

Bir konuda araştırma yaparken, 8 Mart-8 Nisan 2023 tarihlerinde kentsel gençlik nüfusunu temsil eden ve 27 ilde 18-29 yaş arası 1.228 gencin katılımıyla gerçekleşen, Türkiye’deki gençlerle ilgili en kapsamlı araştırmalardan biri olan ve literatüre “Ev Genci” kavramını kazandıran ‘Gençliğin İyi Olma Hali’ Raporu’nun beşincisinin yayınlanmış olduğunu gördüm.

Habitat Derneği tarafından hazırlanan rapor, yaşamından memnun olan gençlerin oranının son beş yıldır düştüğünü ve bu yıl yüzde 46’ya gerilediğini ortaya koyuyor. Raporda 2017’den bu yana pozitif ifadelerin istikrarlı düşüşü ve bugün her iki gençten birinin umutsuz oluşu da acı bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor…

Türkiye’de gençlerle ilgili 18-24 yaş grubunda yer alan ve çeşitli nedenlerle ne eğitimde ne de istihdamda olan gençleri ifade eden “ev genci” kavramını literatüre kazandırmıştı. Ev gençlerinin memnuniyet oranı bu yıl 46,4 olarak tespit edildi.

2024 yılında yayınlanan raporda, çalışan gençlerin yaşamdan memnuniyet oranı yüzde 47,1, öğrencilerin yüzde 51,8 iken yaşam memnuniyeti en düşük grubun iş arayan gençlerin yalnızca yüzde 28’i hayatlarından memnun olduğunu belirtiyor…

(Habitat Derneği’nin 2021 yılı Ocak ayında açıklanan bir önceki raporunda çalışan gençlerin yaşamdan memnuniyet oranı yüzde 65, iş arayanlarda ise yüzde 47 idi.)

Habitat Derneği’nin yapmış olduğu araştırmalara bakarak, iki yıl gibi çok kısa bir sürede gençlerimizin iş yaşamından sosyal yaşama kadar umutlarını ciddi oranda yitirdiğini ve arayışlarını kendi vatanları dışında başka ülkelerde yapmaya başladığını söylesem sanırım hiç kimsenin itirazı olamaz.

Sevgili Gençler;

Daha önceki yazılarımın bir kısmında ülkenin geleceğini siz gençlerin kurgulayacağını ifade ettim. Maalesef sizlerin önüne iyi örnekler koyamadığımız ve sizlere rehberlik yapamadığımız zamanlarda oldu.

Diğer taraftan gençlerin bir kısmının da iyi örnekleri göz ardı edip, sosyal medyadaki ve televizyonlardaki, etik olmayan yollardan bir yerlere varmış! “Kısa yoldan köşeyi dönmüş!”, “kötü örnekleri” örnek alarak hareket ettiğine üzülerek şahit olduk.

Yaşamın ciddi bir mücadele gerektirdiğini, yorulmadan-emek sarf etmeden ve sabırlı olmadan kısa sürede başarılı olmanın ve bir yere varabilmenin mümkün olamayacağını sizlere anlat(a)madık.

Bunlardan da önemlisi şartlar ne kadar zor olursa olsun “UMUDUNUZU YİTİRMEMENİZ” gerektiği ve “ASLA VAZGEÇMEMENİZ” konusunu sizlerle yeterince konuşmadık.

Dostoyevski, yaşamının en zor anında “umutlu” olunması gerektiği konusunda hem kardeşine hem de gençlere şöyle sesleniyor:

Dostoyevski 27 yaşındayken Çarlık rejiminin tehlikeli bulduğu kitapları dağıtan bir edebiyat topluluğuna üye olduğu için tutuklanıyor. Asılmak üzere St. Petersburg’da bir meydana götürülüyor. Onunla birlikte başka mahkumlar da var. Halka gözdağı vermek için hepsi asılarak idam edilecek. Ölüm fermanları okunuyor, mahkumlara beyaz gömlekler giydiriliyor, dini sembolleri olan haçı son kez öpmelerine izin veriliyor. Üçer üçer idam sehpalarına çağrılıyorlar. Dostoyevski altıncı sırada. Yaşamak için birkaç saniyesinin kaldığının farkında.

Asılma sırası ona geldiğinde, son saniyesinde, Çar bir açıklama yapıyor. Geride kalanların hayatlarını bağışladığını ilan ediyor. Zaten bu zalimce gösterinin yegâne amacı despot bir yöneticiyi yüce gönüllü bir lider olarak göstermek! Son anda hayatı kurtulan Dostoyevski’nin asıl cezası açıklanıyor. Sibirya’da bir işçi kampında dört yıl, ardından sürgünde zorunlu askeri hizmet. Edebiyatla ilgili hayallerini gerçekleştirebilmek için kalemi eline alması 40 yaşından önce mümkün değil.

Dostoyevski hayallerini ertelemek zorunda olduğunu acı içinde fark etse de ölümden kurtulduğu o ilk anlarda yeniden doğmuş gibi hissediyor. İdam sahnesinden birkaç saat sonra erkek kardeşine bir mektup yazıyor:

“Kardeşim, ümidimi yitirmedim… Hayat her yerde, hayat dışarıda değil içimizde… ne olursa olsun umutsuzluğa kapılmamak, hayat bundan ibaret, hayatın görevi bu. Bunun farkına vardım…

Yaşam bir hediye, yaşam bir mutluluk, keşke gençlik bunu bilseydi. Şimdi hayatımı değiştiriyorum, yepyeni bir biçime dönüştürüyorum. Kardeşim, sana söz veriyorum umudumu yitirmeyeceğim, ruhumun ve kalbimin saflığını koruyacağım, daha iyi bir şekilde yeniden doğacağım. Bütün ümidim bütün tesellim bu.”

Saygılarımla

Not: Çok kısa alıntı yaptığım “Habitat Derneği” raporlarının tamamını https//habitat derneği.org adresinden bulabilirsiniz.

- Reklam-

1 Yorum

  1. Günaydın sevgili Ağbim güncelde çok dikkat çekilmesi gereken bir konu dostoyevski örneği ise gerçekten gençlerimiz için klavuz olabilecek bir örnek kanımca ,temennim bir çok platformda gençlerimizin dikkatini çekip onlara bu tür klavuz olabilecek geleceklerine daha umutla bakabilecekleri bir oluşum gerçekleşir ve bunun sayesinde daha geniş zümrelere ve kitlelere hitap edilebilir.
    Kaleminize sağlık.
    Saygılarımla
    Sakin Binay

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

33,250TakipçilerTakip Et
37,608TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

popüler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi
online terapi