Anadolu Efes’te koç Erdem Can, Baskonia maçının ardından basın toplantısında açıklamalar yaptı.
- İlk üç çeyreği çok konsantre şekilde oynadık, oyun planımızı sahaya yansıttık. Son çeyrekte ise hücumdaki yanlış tercihlerimiz kontrolün rakibe geçmesine sebep oldu, acele atışlar kullandık ve dönüşünde savunmada zorlandık. Kötü seçtiğimiz şutlar yüzünden rakibimiz hızlı hücumlardan kolay sayılar buldu. Hücumda zaman zaman istediğimiz atış fırsatlarını bulduk ama üçlük yüzdemize değinmek istemiyorum bile.
- Son çeyrekte hücumda ve savunmada oyun planımıza sadık kalmalıydık, panik yapmayıp çok daha sabırlı oynamamız lazımdı. Yine de EuroLeague uzun bir maraton, önümüzde daha çok uzun bir süreç var. Fenerbahçe maçına en iyi şekilde hazır olmalıyız.
- Bunu bahane olsun diye söylemiyorum ama sakatlıklardan dolayı saha içerisinde birtakım çözümler bulmaya çalışıyoruz, bu nedenle göründüğünden daha farklı bir denklemi sahaya koymak zorunda kalıyoruz. Bazı oyuncularımız sakatlıktan döndüler ama henüz hazır değiller. Bugün bulduğumuz boş şutları sokamamış olmamız bizi biraz strese soktu diyebilirim.
Clyburn gibi bir oyuncu yokken iş zor onu biliyoruz da Hollatz denen çocuğu kim,niye,
nasıl transfer etti, Efes gibi bir takımın altyapısında öyle bir oyuncu hiç mi yok?
Play-in bile 3 galibiyet uzağındasın(averaj nedeniyle). Haftaya Fener de yener, oldumu 4.
Uzun bi tarafı kalmadı bu işin. Maratonmuş! Geçin bunlar.
Oturu’nun teknik faulü (takımın en istekli ve verimli oyuncusu iken) tamamen istemsizdi, aşırı tepki verip kenara alman takım havaya girerken çok yanlıştı. Herkesten önce sen panikliyorsun. Bu iş biraz büyük geldi, kabul etmek gerek.
Fenerli bir arkadaşın maç sonu bana attığı mesaj aynen şöyle “Erdem hoca Karşıya, Tofaş, Merkez Efendi ve Galatasaray standartında hoca, Özilhan bunu görmüyor mu?”
Savaş meydanlarında komutanları panikleyen orduların askerleri sayesinde muhabere kazanmaları çok nadirdir… Kaldı ki savaş kazansınlar!…. Bir Howard’a önlem alamayan kim?
Son dönemde yorumları yayınlamıyorsunuz!
Meşgul ve kontrol edecek zamanınız mı yok? Politika değişikliği yada Erdem Can ı koruma çabası mı?
Erdem Can ı siz koruyamazsınız, hele onun böyle bir talebi/beklentisi varsa çok yazık.
En azından Mail ile dönüş yaparsanız sevinirim.
İyi günler.
Sitede haberler ve içeriklerle ilgilenen kişi sayısı 1’e düştüğü için vakit bulmakta zorlanıyoruz efendim. En kısa zamanda yorumları okuyup yayınlamaya çalışıyoruz. Teşekkür ederiz iyi günler diliyoruz.
Uzun zamandır işlerim nedeniyle, haberler dışında dergiye göz atamamıştım. Bu gece uykum da kaçmışken aylar sonra bir okuyayım dedim. Mesajları okuduğumda dehşete düştüm. Bu nasıl bir fanatizm böyle? Hiçbir veriye dayanmayan, sübjektif değer yargıları ile Erdem Can’a yapılan saldırılar, doğrudan fanatizm. Hele ‘fsy’ nick-name kişi, mesajlarını daha önce de görmüştüm, Ergin Ataman’ın kendisi olsa Erdem Can’dan bu kadar nefret edemez, bu kadar nefret kusamaz. Dergiyle yakın ilişkisi olan bir kişi olduğunu düşünüyorum. Olaylar bu izlenimi veriyor. Sitem ediyor, e-mail ile yanıt istiyor, admin derhal yanıt veriyor. Bunca zamandır bu dergiyi okuyorum, bir sürü okuyucu sitemi gördüm, hiçbirine admin tarafından yanıt verildiğine tesadüf etmedim. Bu kişinin yazdıkları, 6222 Sayılı Kanunun Ruhuna aykırı olmakla birlikte, dergi olarak sizin de Kanunun 22/4 Maddesi kapsamında sorumluluğunuz olduğunu düşünüyorum.
Hep bir sebep var. Arka arkaya mağlubiyetler alınıyor , koçun nasıl bu kadar kaybetme kredisi var bir basketbol sever olarak anlamıyorum.
Fenerbahçe , koç değiştiriyor gelir gelmez galibiyet serisi gerçekleşiyor.
Erdem Can Hoca , takımı neredeyse komple değiştirdi ama her geçen gün iş kötüye gidiyor. Yöneitm inşallah bir aksiyon alır ve Efes eski günlerine döner..
Anadolu Efes’in geçen yılki kadrosunun neredeyse tamamı sakatlanmış, onların yerine aynı kalitede olmayan geçici transferler yapmış ligi sürdürmeye çalışıyor. Derginin okuyucusu büyük basketbol düşünürleri bu hali fırsat bilmişler, ağızlarına geleni, basketbol eleştirisiymiş gibi yazıyor. Eleştiriler basketbolun verilerine, Efes gerçeklerine dayanmayan sübjektif fanatik beyanları olduğu gibi, anlamını bilmedikleri sözcüklerle süslenmiş, ya da yarım yazılmış sözcüklerle ve bozuk Türkçe ile yazılmış, öfke ve fanatizm yaygaraları dışında bir şey anlamak olanaklı değil. Muhabere (haberleşme) yazmış Sayın Eleştirmen, aslında kastettiği Muharebe, yani savaş/çatışma. Bir diğer Sayın Eleştirmen Erdem Can’ı “takımı tamamen değiştirmekle” suçluyor. Takımın komple sakat olduğunun ve bu transferlerin zorunlu/geçici olduğunun farkında bile değil. Yine de bu Sayın Eleştirmenlerin açık bir kin ile değil, fanatizm etkisinde eleştiri yaptıklarını düşünüyorum, fakat ‘fsy’ nick-name kişinin yazdıklarını bir bilinç dahilinde yazdığından, Ergin Ataman-Erdem Can değişikliğinden rahatsız olduğundan neredeyse eminim. Kim olduğunu, bunları neden yaptığını bilmiyorum, ama yazdıklarına zerre değer vermiyorum.
Sn Gündüz çok haklısınız “muharebe” sözcüğünün yerine kahve molası acelesi ile “muhabere” yazarak kontrol etmeden göndermişim. Üstelik bunu kelimenin anlamını bilmeden yarım yamalak Türkçe ile yazdım. Tüm bu olumsuzluklara rağmen ifade etmek istediğimi anlayıp düzeltme yaptığınız ve okuyucuların anlayabilmesi için katkı verdiğiniz teşekkür ederim.
Bu arada uykum kaçmışken, bu değerli Basketbol Eleştirmenlerinin, Anadolu Efes’in ana kadrosunun son derece sağlıklı olduğu geçen yıl, Play Off yapamadığı dönemde Ergin Ataman ile ilgili yazdıkları eleştirileri aradım, bulamadım. Belki de gözümden kaçmıştır, böyleyse şimdiden özür dilerim.