Fenerbahçe çok atletik ve güçlü oyunculardan kurulu ve tüm maçı yüksek tempolu oynayan Monaco’nun nasıl yenilebileceği konusunda adeta ders verdi.
Bu akşam çok fayda sağlayabilecek Moteley in sakatlığı nedeniyle kadroda olamadığı maçta, elindeki uzunlar Sertaç Şanlı ve Papagiannis den çok verim alamayacağını fark eden koç Jasikevicius önemli bir karar vererek maçın büyük bölümünde Nigel Hayes ve Sestina ile görece kısa bir takımla sahada yer aldı. Bir bakıma Monaco nun yüksek temposuna kafa tuttu.
Bazı araçlar hızlanamaz bilirsiniz Monaco basketbol takımı da yavaşlıyamıyor sanki ve kendisiyle bu yarışı layıkıyla yapan bir takım karşısında da hatalar yapabiliyor.
Monaco ile oyunda en önemli unsur bire bir savunma da onlara yenilmemek; Fenerbahçe bunu başarabildiği her dakikada oluşan farkları kapadı, yılmadı ve sonunda maça ortak oldu.
Üstelik iki önemli skoreri Wilbekin ve Tarık’tan beklediği katkıları alamamasına rağmen maçtan hiç kopmadı . (Umarım her ikisinin de ciddi bir sakatlık problemi yoktur, geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.)
Normal süre sonunda yapılan atış doğru oyuncuyla kullanıldı biraz yorgunluk ve savunma etkisi ile başarılı olmadı.
Ama uzatma döneminde yaptığı çok iyi defansla rakibini kötü atışlara zorlayan Fenerbahçe çok zor bir maçı kazanarak çok ciddi bir avantaj sağladı.
Calathes her zamanki gibi, çok değerli bir oyun kurucu olduğunu sahanın her iki yarısında da gösterdi yine.
Fenerbahçe’ yi ve takımını çok iyi yöneten Jasikevicius’u tebrik ediyor, Final Four bekliyorum.
(Not: Maç sonunda görebildiğim kadarıyla salonda hüzün tablosu yerine oynanan oyundan zevk almış insanların olduğu bir tablo vardı, sporun güzelliğinin farkına varmak çok hoş)
Saygı ve sevgilerimle.