Cuma, Kasım 22, 2024
spot_img

50 Sayı Fark Olur Mu? (İlker Yıldız)

- Reklam-

A Milli Erkek Takımımız, Fransa’da oynadığı özel maçta Fransa’ya 50 sayı farkla 96-46 yenildi! Bu sonuç, A Milli Erkek Basketbol Takımımızın tarihinde aldığı en ağır yenilgilerden biri oldu.

Tarihi başarısızlıklar maalesef devam ediyor!
Kulüp takımlarımız Avrupa Kupaları’nda yabancı oyuncuların önderliğinde, yerli oyuncularımızın ise figüranlığında kupadan kupaya koşarken; ülke basketbolumuzun niteliğinin gerçek göstergesi olan A Milli Takımlar düzeyinde ise tarihi başarısızlıkları yaşamaya devam ediyoruz. Çünkü, üzülerek söylemeliyim ki; ülke basketbolumuzun öncelikler hiyerarşisini doğru belirlemediğimiz için, bu tarihi hezimetlerle de daha çok karşı karşıya kalacağız. Ülke basketbolumuzu tüketim merkezli anlayışa sahip olan kulüp takımlarımızın menfaatlerine göre ayarladığımız müddetçe de; ne A Milli Takımlar düzeyinde istikrarlı başarılar elde edebiliriz ne dünya çapında büyük oyuncular yetiştirebiliriz ne kulüplerimizin sürdürülebilirliğini sağlayacak olan yapıya kavuşabiliriz ne de finansal fair-play açısında kulüplerimizi uygun hale getirebiliriz. Bu bahsettiklerim gerçekleşmediği müddetçe, ülke basketbolumuzun özlediğimiz istikrarlı başarılara kavuşması da mümkün değildir.

NBA Oyuncularımız da kampa davet edilemez miydi?
Kimse bize Fransa tam kadro ve birkaç hafta sonra başlayacak olan 2024 Paris Olimpiyatları’na hazırlanıyor, biz ise NBA oyuncularımızın olmadığı bir kadroyla oynadık gibi mazerete sığınmasın. Bu sezon NBA’de forma giyen beş (Alperen Şengün, Cedi Osman, Ömer Faruk Yurtseven, Onuralp Bitim ve ) oyuncumuzdan üçü kendi takımlarında yeterli süre bulamazken, biri de vasat performans gösterdiği bir sezonu geride bıraktı. Sadece Alperen Şengün’ün üst düzey ciddi bir performans gösterdiğini gördük. Alperen’in sakatlığını ayrı tutarsak; aylar önce sezonu tamamlayan diğer dört NBA oyuncumuzun milli takım kamp kadrosunda olmayışına da anlam veremediğimi özellikle belirtmeliyim.

NBA oyuncularımız hazır sezonu aylar önce tamamlamışlarken ve müsaitlerken (sakat olduklarıyla ilgili bir bilgi ulaşmadı), kampa dahil edilemezler miydi? Bal gibi de edilebilirlerdi. FIBA 2025 Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde oynayacağımız Macaristan (2 kez), İzlanda ve İtalya karşılaşmalarının kadrosunda NBA oyuncularının olmaması, onların kampa dahil olup da FIBA 2025 Avrupa Şampiyonası öncesi kampta yer almalarında ne gibi sakınca olabilir ki? Dört takımın yer aldığı gruptan üç takımın FIBA 2025 Avrupa Şampiyonası’na katılım gerçekleştireceği elemelerden de çıkamayacaksak, o vakit ülke basketbolumuzun kapısına kilit vuralım daha iyi değil mi?

Ucube yabancı kuralı: 4+3!
Türkiye Basketbol Yabancılar Süper Ligi’nde, özür diliyorum Türkiye Basketbol Süper Ligi’nde geçtiğimiz sezonlarda uygulanan 5 yabancı oyuncu kuralının ülke basketbolumuza verdiği zarar yetmiyormuş gibi, yeni sezonda 4+3 gibi ucube bir yabancı oyuncu kuralı uygulanacak. Neden? Çünkü, başta EuroLeague olmak üzere, Avrupa Kupaları’nda başarıdan başarıya koşan(!) kulüp takımlarımızın, ülke basketbolumuza verdikleri zarar yetmiyormuş gibi kendi kulüp fetişizmini daha da destekler nitelikte olan bir kuralla yerli oyuncuların olmadığı bir sistem ya da yerli oyunculara en az ihtiyaç duyulan bir sistem oluşturulmaya çalışılıyor. Bir de 4+3 yabancı oyuncu kuralını A Milli Takımımızın başantrenörü Sayın Ergin Ataman’ın destekliyor olması da inanılır gibi değil! Kendi ülke basketbolumuzun gerçeklerinden uzak, kendi ülke basketboluna yabancılaşmış bir zihniyetin hakim olduğu ülke basketbolumuza doğru koşar adım ilerliyoruz…

Kendi gençlerine ve ülke basketboluna yabancılaşmış bir zihniyetin yani tüketici anlayışın, değer üreten anlayış karşısında bu derece hegemonya kurduğu bir basketbol ülkesi var mıdır? Ben bilmiyorum.

Basketbolumuzda yaşanan tezatlar!
Ülke basketbolumuzda yaşanan derin tezatlara bakar mısınız? Kulüp takımları sadece yüksek kontratlı yabancı oyuncuların önderliğinde (yerli oyuncular ve ülke basketbolumuzun niteliği kimin umurunda ki!) Avrupa Kupaları’nda hemen her yıl kürsüye çıkmaya devam etsinler… A Milli Takımınız ise Fransa’dan 50 fark yesin! Şimdi kimse as oyuncularımız yok diye de bahane üretmesin. NBA’de ciddi anlamda üst düzey basketbol performansı sergileyen sadece bir oyuncumuz var. İki oyuncumuz ise NBA’de takımları tarafından serbest bırakılırken, diğer oyuncularımız da vasat performans gösterdiler. Kısacası, ülke basketbolumuz hem sistemli olarak büyük oyuncular yetiştiremiyor hem de değer üretimi yerine; tüketimin hegemonya kurduğu bir yapıya teslim olmuş durumda.

Alt yaş kategorilerindeki erkek milli takımlarımızın en az birinin hemen hemen her yıl kürsüye çıktığını görüyoruz. Şu sıralar ev sahipliğimizde düzenlenen FIBA U17 Basketbol Dünya Kupası’nda mücadele eden gençlerimiz muhtemelen kürsüye çıkacaklar ya da bu yaz düzenlenecek olan U16, U18 veya U20 Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonasında alt yaş milli takımlarımızdan en az biri yine kürsüye çıkacaktır. Ya sonrası… Sonrası malum! Kendi gençlerine ve kendi değerlerine yabancılaşmış olan bir ülke basketbolumuzda, yine onlarca yetenekli gencimiz başarıyla(!) köreltilerek, basketbol gelişimleri sekteye uğratılacaktır.

A Milli Erkek Basketbol Takımımızın ve Panathinaikos (Yunanistan)’un başantrenörlüğü görevini birlikte yürüten Sayın Ergin Ataman, bu sezon hem THY EuroLeague’de hem de Yunanistan Ligi’nde elde ettiği şampiyonlukla Yunanistan’da yılın koçu seçilirken ve Euroleague (3 kez) başta olmak üzere Avrupa Kupaları’nda ve yerel liglerde de birçok kupa kazanarak yerli koçlarımız arasında en başarılı antrenörlerin başında gelirken; Sayın Ataman yönetiminde A Milli Erkek Basketbol Takımımız, 1993 yılından sonra yaklaşık 30 yıl sonra ilk kez FIBA’nın düzenlediği final organizasyonlarından üç koca yıl boyunca uzak kalmak zorunda kalarak olumsuz anlamda tarihe geçti!

Sayın Ataman’ın A Milli Takımımızın başantrenörlüğü görevindeki ikinci döneminde yaşanan tarihi başarısızlıkları özetlersek;

  • 2002 yılından itibaren düzenli olarak katıldığımız FIBA Dünya Kupası’na, FIBA 2023 Dünya Kupası Elemeleri’nde başarılı olamayarak 32 ülke takımının katıldığı FIBA 2023 Dünya Kupası’na 21 yıl sonra katılamadık.
  • FIBA 2022 Avrupa Şampiyonası öncesindeki iddialı demeçlerinde sıklıkla madalya alacağımızı söylemesi ve bizlerin de büyük bir beklenti içerisine girdiğimiz şampiyonada son 16 turunda Fransa’ya yenilerek şampiyonayı 10. sırada bitirmemiz ve ülke olarak bir büyük hayal kırıklığı daha yaşadık (benzer demeçlerin FIBA 2025 Avrupa Şampiyonası için de verildiğini görüyoruz!).
  • Ülkemizin ev sahipliğinde düzenlenen (mevcut TBF’nunun en önemli icraatları arasında hiç kuşkusuz bol miktarda şampiyonaya ev sahipliği yapmamız geliyor) FIBA 2023 Olimpiyat Ön Elemeleri’nde yer alan 8 ülke takımı arasında kadro kalitesi olarak bizden bir gömlek aşağıda olan ve turnuvada bizi zorlayabilecek tek takım olan karşısında oynanan kötü oyun ve alınan farklı mağlubiyet sonrasında, 2024 yılında oynanacak FIBA Olimpiyat Elemeleri’ne bile kalamadık.
  • Devşirme oyuncular Shane Larkin ve Scottie Wilbekin’in A Milli Erkek Basketbol Takımımızın FIBA 2023 Olimpiyat Ön Elemeleri aday kadrosuna davet edilmelerine rağmen kampa katılmamalarından dolayı süreci doğru yönetemedik (Her iki oyuncu da aldıkları cezalardan dolayı devşirme oyuncu statüsünden çıkarıldılar ve A Milli Takımımızda bundan sonra yer alamayacaklar).
  • Sayın Ataman yönetiminde milli takımımız peş peşe üç önemli turnuvada da başarısız oldu. Ayrıca, bu süreçte bir tek önemli galibiyetimiz bile olmadı. Sayın Ataman yönetiminde son iki yılda resmi maçlarda sadece; Belçika (3 kez), Bulgaristan (2 kez), İzlanda (2 kez), Büyük Britanya, İsveç, Karadağ, Ukrayna gibi kadro kalitesi olarak bizim yakınımıza bile yaklaşamayacak ülke takımları karşısında galibiyetler alınırken; Gürcistan, (2 kez), Sırbistan (2 kez), Fransa, İspanya, Hırvatistan ve İtalya gibi orta seviye ya da zorlu rakipler karşısında ise maalesef bir tek galibiyet dahi alamadık.
  • Son olarak da FIBA 2025 Avrupa Şampiyonası Eleme Grubunda evimizde İzlanda’yı son saniye basketi ile 76-75 yenerken sergilenen kötü oyun ve sonrasında da Fransa ile oynanan özel maçta alınan 50 sayılık fark! Daha ne kadar başarısız olabiliriz ki?

Demek ki!
Demek ki, dünyanın en başarılı antrenörünü de getirseniz, ülke basketbolunuzda; bir ekol, bir sistem, bir değer üretimi yoksa, ülke basketbolunuzun niteliğinin en önemli göstergesi olan A Milli Takımlar düzeyinde tarihi başarısızlıklar yaşamaktan kurtulamazsınız. Bu işler, popülist şampiyonluk ya da madalya gibi iddialı sözler söylemekle olmuyor. Mesele, ülke basketbolunuzun gerçek anlamda istikrarlı başarılar kavuşması adına; öncelikler hiyerarşisini doğru belirlemenizle ve doğru projeleri hayata geçirip, geçirmemeniz ile ilgilidir.

Ayrıca, çok bilenler şunu söyleyeceklerdir; A Milli Takım kamp döneminde ve alınan mağlubiyeti büyütüp de morallerini bozmayalım! Bunu söyleyenler herhalde şaka yapıyorlardır derim. A Milli Futbol Takımımızın teknik ekibi, oyuncuları ve TFF yöneticileri, Avrupa Şampiyonası (EURO 2024)’nda grup aşamasında karşısında alınan 3-0’lık mağlubiyet ve kötü oyun sonrasında yoğun ve ağır eleştiriler alırken; basketbolda hem yöneticilerimiz hem teknik ekibimiz hem de oyuncularımız eleştirilerden herhalde muaf olamazlar. Hele de bizlere son 30 yılın en başarısız dönemini ve üstüne üstlükte A Milli Takımımızın tarihinde aldığı en ağır yenilgilerden birini yaşatırlarken…

Millilerimiz 6 Temmuz’da Hollanda ve 7 Temmuz’da da Sırbistan ile özel maçlarda karşılaşacak ve iki haftalık hazırlık kampını tamamlayacak. Umarım kendilerine gelirler ve Fransa maçında bizlere yaşattıkları hayal kırıklığını bir daha yaşatmazlar.

Her şey Türk basketbolu için. Her şey A Milli Takımlarımız için.

- Reklam-

8 YORUMLAR

  1. Ataman kulüp takımlarında bu kadar başarılıyken, milli takımda neden başarısız konusunu iyi analiz etmek gerek. Ataman çalıştırdığı kulüplere çok para harcattırarak her zaman istediği yıldız oyuncuları transfer ettirdi. Yıldız oyuncuları yönetmek de önemli bir meziyet ve uzmanlıktır, Ataman bu konuda çok kuşkusuz çok başarılı. Öte yandan milli takımda böyle bir ihtimal yok, bu oyuncu havuzu düşük profilli oyunculardan oluşuyor ve Ataman’ın oyuncu yetiştirmek, geliştirmek gibi bir vasfı yok. Bu oyuncu kadrosuyla A milli takımdan çok fazla şey beklenmemesi gerektiği su götürmez bir gerçek, ancak bu ölçüde bir dibe vuruşun nedeni Ataman’ın milli takım çalıştırma konusundaki yetersizliğidir. 15-20 yıl öncesinin yıldız oyuncularla dolu milli takımının başında olsaydı Ataman belki başarılı olurdu ancak bu dönemde Ataman ısrarından vazgeçip, (gerekirse yabancı koç adaylarını da gündeme alıp) yeni bir koç arayışına girmek gerekiyor.

    • A milli takım koçunun oyuncu yetiştirme ve geliştirme konusunda vasfı olmaması sistemin ve kendisinin yanlışı. Kendisi eğer ülke basketbolunun bir parçasıysa sorunun da parçasıdır. Türk koçlar büyük oranda Türk oyunculara yeterli değeri, şansı vermiyor, gelişmelerine katkı sunmuyor. Tek dertleri koçluk yapabilmek o da yabancılara sırtlarını dayayarak. Kulüpler de bu durumdan hoşnut zira onlar da başarı gelsin de kimden nasıl gelirse gelsin, kasa parayla dolsun istiyor. Federasyon da öyle. Hal böyle olunca da ne kadar yetenekli olursa olsun Türk oyuncuların şevki,isteği kırılıyor çünkü biliyorlar ki ne yaparlarsa yapsınlar hep yabancılara öncelik verilecek,tüm krediler onlara sunulacak. Sıradan yabancıların aldıkları paralar dert olmuyor ama Türk oyuncuların talepleri dert oluyor bu da ayrı bir sorun.Türk oyuncu sahada en ufak bir hatada kenara alınacağını ama yabancılar sürekli hata yapsalar dahi oynayacağını bildikçe oyuncu nasıl yetişir ki? Hata yapmayan oyuncu gelişir mi? Önemli olan hatalardan ders alıp bir daha yapmamaya çalışmak. Larkin bir röportajında hata yapsam dahi sahada kaldım bu da gelişmeme yardımcı oldu demedi mi? Aynı imkan Türk oyunculara niye verilmedi,verilmiyor peki? Eğer idealist olmazsak, kendi çocuklarımıza değer ve önem vermezsek, gerçekleri görüp ona göre hareket etmezsek bu kafayla işimiz çok zor.

  2. Fenerbahçe, Anadoluefes, Galatasaray, Beşiktaş ve diğer takımların basketbol ve futbol kulüplerinin adı Türk’tür. Peki bu kulüplerin oyuncuları %90’ı yabancıdır.
    Bizim oyuncularımız başarı sağlaması mümkün olur mu???!
    Manisa Akhisar’dan Aliya

  3. Sayın yazarı da, Mert’i de, Mert’e yazanı da kutlarım, bu ülkede akıl var ama dinleyen yok, lâf dinlemezler ise kendilerini akıllı sanıyorlar, simsar sistemine çalışıyorlar bilerek-bilmeyerek. Yan sayfada haber var, 50 yemeden önce yumruk show yapmış. Ey akıl neredesin ?

  4. “Bu sezon NBA’de forma giyen beş (Alperen Şengün, Cedi Osman, Ömer Faruk Yurtseven, Onuralp Bitim ve Furkan Korkmaz) oyuncumuzdan üçü kendi takımlarında yeterli süre bulamazken, biri de vasat performans gösterdiği bir sezonu geride bıraktı. Sadece Alperen Şengün’ün üst düzey ciddi bir performans gösterdiğini gördük.” – İlker Yıldız’ın bu sözleri “hakkı yenen yerli oyuncu” mitosuna cevap niteliği de taşıyor. Başka bir şey eklemeye gerek görmüyorum.

  5. Tasarruf tedbirlerinden dolayi gitmeselermis Fransa’ya ne gerek var 50 sayı fark yedin, turistik gezi olmuş harcanan paraya yazık, hepsi sahada geziniyor onur, hassiyet kalmamış kimsede o formanın ağırlığı tasiyamayacak oyuncu dolu takımda. Türkiye’de herhangi bir takımla oynasaniz daha iyiydi bu hazırlık maçı takıma ne kazandırdı çok merak ediyorum.

  6. Kardeşim bu gelen yol söyledim Fenerbahçe’de Efes’te Beşiktaş’ta kaç Türk oyuncu sürekli ilk 5 te var Akp zihniyeti sporu da bitirdi en son 1993 tü sanırım hırvatustan 39 sayı fark yemiştik sonra basketbol umuz çıkışa geçti gene o yıla döndük demekki basketbol bizde bitmiş yerli olarak bunu kim düzeltir tüm Türkiye’de ar alaturka taparsıb eli düzgün atletik yada yetenekli gençleri bulup milli takıma alırsın yoksa ilk 5teki bu oyuncularla bişey olmaz yazıklar olsun

  7. Ataman iyi hoca, kimse itiraz edemez ama bir önceki şampiyonada sakatız dedikleri için, Larkin ve wilbekini karşı tavır aldı. Kendisi şuan Türkiye’de antrenör olsaydı bu isimlerin yabancı statüsünde kulüp takımında olmasına razı olmazdı. Bu oyuncular affedilmeli,

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

33,250TakipçilerTakip Et
37,544TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

popüler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi
online terapi