Bir futbol hakeminin kumar oynadığı gerekçesiyle hakemliği bıraktırıldığı iddiaları dolaşıyor. Bu nedenle mi bıraktı? Bilmiyoruz ama spor camiasının içindekiler ve özellikle hakemler kumar oynayamaz. Bir basketbol insanı hele hele yurt dışına kumar oynamaya gidiyorsa, bu ucu açık bir tehlikedir. Kendi ölçüleri içinde büyük paralar kaybedebilirler veya gözleri döndüğü için kendi kontrollerindeki enstrümanlar üzerinden oynamaya başlayabilirler. Yani sahada bulundukları maçlarla ilgili bahis oynayabilirler. Bazı yöneticilerin oyunculara ve staffa “Paranızı ödeyebilmemiz için bahis oynayacağız. Bunun için de mağlup olmanız gerekiyor.” dediği konusunda kulağımıza birçok duyum geldi. Aslına bakarsanız camia içinden çok sayıda kişinin bahse bulaştığını herkes biliyor ama kimse bir şey yapıyor.
Federasyon maalesef yıllardır bu konunun üzerine gidemedi. İhbar edenlere “Belgen var mı?” demek, “Bırakın bahis oynamaya devam etsinler.” anlamını taşır. Bahis oynamaması gerekenler notere gidip, “Ben oynuyorum.” diye kağıt mı imzalamalı? İhbar edenler bu belgeyi mi ele geçirmeli? Devlet ne güne duruyor? Telefon konuşmalarını, whatsapp. konuşmalarını, o kişilerin yurt dışı bağlantılarını, şüphelilerin yaşam kalitesindeki değişiklikleri araştırıp bulma imkanımız var mı? Bunlar savcıların işi değil mi?
Bahis konusunda bilgi sahibi olan bir kişinin, bilgileri aktardığı TBF yöneticisinin “Sen bir tanesini biliyorsun, biz yüzlercesini…” demesi acziyetin ötesinde, hiçbir şey yapmaması durumunda suça ortak olmaktır… Suçu meşrulaştırmaktır… (Basketfaul)
Necip Ağabey merhaba. Koymuş olduğunuz bu haberin tam bir sıra altında Eurobasket’in Riga ayağı sorumlusunun alkollü araç kullandığından dolayı kaza yaptığı ve görevine son verildiği yer alıyor… Aslında görevinden alınan Eurobasket sorumlusunun haberi ile bahis haberinin ciddi bir ironi oluşturduğunu da söylemek isterim. Maalesef ülkemizde neredeyse her gün bahis türü haberler basında yer almaktadır. Ancak hiçbir işlem de yapılmamaktadır. Necip Ağabey, sanırım siz Riga’da olan gibi ilgili kurumların harekete geçip gereğini yapacağını düşünüyorsunuz…
Türkiye’nin iyice çivisi çıktı, hakem de oyuncu da antrenör de yönetici de kumar da oynar, şike de her türlü ahlaksızlığı da yapar, yeter ki para gelsin, ne de olsa burası artık başarılıysa ve parası varsa haklıdır,dogrudur,iyidir diyenlerin adaleti bitirenlerin,oyuncak yapanların ülkesi !
Evet, ortada bir suç varsa (ki var) yetkili kurumların buna müdahale etmesi gerekir. Gelelim fiiliyata;
Ülkede bahise açık tüm spor müsabakalarında yapılanları, sadece federasyonlar değil, bu konuda işlem yapması gereken diğer resmi kurumlar dq biliyor.
Ancak şunu da biliyorlar;
Eğer bu yapıdan bir tek tuğla dahi çekerlerse, ülkede sahaya çıkartacak takım kalmaz.
Çünkü;
Bu ülkede oynanan spor müsabakaları gelir elde edebilir yada sponsorluğu uygun organizasyonlar değil. Bu sebeple kulüp yöneticileri yada sahipleri, özellikle online yada yurt dışı bahis ortamlarında ellerindeki 3 kuruşu, danışıklı maçlar oynayarak 10-15 kuruşa evirip böylece takımlarının bütçesini çevirme yoluna gidiyorlar.
E haliyle benim gibi bu parayı kursağında geçirmeye gönlü razı gelmeyen insanlar da bu yapının içinde barınamıyor ve kalifikasyonları ne olursa olsun sistemden dışlanıyorlar.
Su akar yolunu bulur demişler, sabırla suyun doğru yolda akacağı günleri bekliyorum.
Yeni Türkiye’de ! düzgün insanların varlığını hiçbir ortamda hiç kimse istemiyor zira işlerine gelmiyor para herşeyin önüne geçmiş durumda
hal.ortada. Tuğla olayı da sadece spor değil her konuda geçerli, gerekirse ortada takımlar kalmasın sıfırdan baştan takımlar kurulur da bu gidişle tuğla çekecek insan olur mu?Sabrına da hayran kaldım zira suyun doğru yolda akacağı günlerin gelmesi de mevcut insan profili ve kökleşmiş rezil sistemle hayal maalesef…