Futbol ulemaları, zavallılar Milli Takım üzerinden prim yapmaya çalışanlar için tarihi bir hezimet gecesi oldu.
Bu zafere rağmen yarın bardağın dolu tarafını görmeyip kesinlikle boş tarafıyla kendilerini avuturlar, KÖRLER SAĞIRLAR BİRBİRİNİ AĞIRLAR misali…
Halbuki ilk maçtan sonra antrenörün ve takımın kimyasının çok daha yukarılara çıkabileceğini gerçekten milli takımın basarisini isteyen herkesin görebileceğini söylemiştim.
Üstlerindeki stresi ve baskıyı atan takımımız turnuvanın en iyi maçını oynadı.
Takımımızın saha yayılışı top bizdeyken 3’lü savunma ile yerleşip hücum bloklarında yaptıkları pressle Avusturya’ya adım attırmadı. TOPA YAPTIKLARI İKİLİ SIKIŞTIRMA VE İLK PAS KANALINA GİREREK AVUSTURYA’YA SAHAYI DAR ETTI. HÜCUMDA İSE ÇİZGİLERE YAYILIP ALANI GENİŞ TUTUNCA RAKIP SAVUNMAYA COK ZOR ANLAR YASATTI.
Milli Takımımız çok yetenekli çocuklardan kurulu, antrenörümüz de komplekssiz ve bu kimyaya uygun bir kişi. Takımımızı gerçekten desteklersek veya maçlar bitene kadar köstek olmayıp üstlerinde baskı yaratmazsak bu çocuklar Hollanda‘yı da geçerler.
Tabii tatminsiz futbol eskileri ve saçlarını boyatıp yorumcuyum diye ahkam kesen egoistler turnuva sonuna kadar sabredebilirse… Hiç zannetmiyorum ya…
Yarın kesin “MERT SON TOPU KURTARMASAYDI” diye başlayıp milleti kandırmaya çalışacaklar.
BENCE SİZ AYNAYA BU İŞİ BIRAKIN VE MİLLİ TAKIMI, ANTRENÖRÜ, SAHADA SAVASAN BU ÇOCUKLARI BIR KEZ OLSUN GÇNÜLDEN DESTEKLEYIN.
AMA SIZE BU GALİBİYET KAPAK OLSUN.
EMİNİM KI BU MAÇI KAYBETMEMİZİ BEKLİYORDUNUZ. .
HADI ÇOCUKLAR, BIR GALİBİYET DAHA… HER BİRİNİZE YÜREKTEN İNANIYORUM.
Tebrikler çocuklar… Bu galibiyetlere tek sevinemeyen bahsettiğiniz kişiler ve yalı çocuğunun tayfası… Kendi çıkarları için her türlü kaos ve kargaşaya muhtaç olanlar yine kaybetti… Umarım bunlar dışında kalanlar, birlik ve beraberlik içinde omuz omuza olanlar hep galip gelir.
Galibiyetimiz hayırlı olsun. Şükürler olsun ki basketbolumuzda böyle akbabalar yok :-))
DAHA HALİL ÜNER YAZISI YAYINLANMADAN “Avrupa Futbol Şampiyonası’nda Çeyrek Finaldeyiz” BAŞLIKLI YAZININ ALTINA YAZDIĞIM YORUMDUR, YARASI OLAN GOCUNSUN… “26 Haziran tarihinde Erman Kunter bir yazı kaleme almıştı, yazının başlığı: Hiç ders almıyoruz. Alıntılar: “Belki de görmüşsünüzdür; sosyal medyada dolaşan bir yazı var. Rahmetli Hıncal Uluç, Portekiz maçında Arda’yı oynatmadığı için Milli Takım’ın teknik yönetimini yerden yere vuruyor. “Tövbeler tövbesi… Hıncal Ağabey bu turnuvayı nereden gördü, nasıl yazdı?” diye kafamı kaşıyordum ki, bir baktım altında 2008 tarihi var. Rakip aynı, sonuç yine kalp kırıcı olmuş… Oynatılmadığı için kıyamet koparılan yetenekli gencimizin adı bile aynı. Pes! Ülke sporunda hiçbir şey değişmiyor, başka bir deyişle hiç ders almıyoruz. Euro 2008’de Portekiz yenilgisiyle başlayan maceramız, bize unutulmaz anlar yaşatıp yarı finale kadar sürmüştü. Sonrasında ilk gün yerden yere vurulan teknik direktör Fatih Terim turnuva dönüşü çiçeklerle karşılanmıştı.” Devam ediyor Kunter: “Aradan 16 yıl geçmiş ama biz başladığımız noktaya geri dönmüşüz. Bravo bize! Yine antrenörün kellesini isteyenler çoğunlukta. Halbuki turnuva devam ediyor. Bugün en önemli maçımıza çıkıyoruz. Kadromuz genç, potansiyelli ve yetenekli ama buna karşın tecrübesi az. Montella elemelerde takımı son derece zorlu bir süreçten alnının akıyla çıkarıp buralara getirmemiş miydi? Adama “Futbolu bilmiyor” diyeceğiz neredeyse…” Buralarda bana hakaret ettiğini sanıp aslında bilgiye, bilime, tecrübeye, deneyime savaş açmış cühela takımını tarif etmiş Erman Kunter, çünkü bu kalıptan çıkmış balık hafızasıyla sporu, futbolu, basketbolu anlık cehaletleriyle yorumlayanlar mütevazice 50 yılını basketbola adamış biri olan bana da aynısını söylediler: Sen basketbolu bilmiyorsun… Ama internet devriminin yarattığı bu korkak, ödlek asalaklar ordusu bulabildikleri her alanda laf üretmeye, ürettikçe rezil olmaya, yerle bir olmalarına aldırmadan klavye kalkanının yardımıyla bu ülkenin başına asalak gibi çullandılar. Her fırsatta o oynamamalıydı, antrenör kovulmalı gibi ezber palavralarla spor çöplüğümüzü büyütmeye çabalıyorlar. Bu zavallı zihniyet bugün yine rezil oldu, bu ne ilk ne de son olacak ama ben de kendi çapımda bu acuzlarla sonuna kadar mücadele etmeye, cehaletin bayrağını paçavra etmeye yeminliyim. Aynı hatayı bilerek, ısrarla, aynı ezberle, sonuç ne olursa olsun aynı bahanelerle yorumlamak cehaletin ulaşabileceği son noktadır. Türk sporu sizin gibiler evde kendilerini klavye oyunları şampiyonu ilan edebilirler ama gerçek hayat bu çok bilmişlere öyle dersler verecek ki ne yazık bizlerin haberi bile olmayacak. Helal olsun çocuklarımıza bu sosyal medya denen asıl pisliği ve içindekileri yendiler ya, Hollanda vız gelir tırıs gider.”