Daha doğru bir yorumlama Kerem Kuthan Konan’ı çıkış yapanlarda değilde yeni doğanlarda yazmak olabilirdi. Her ne kadar altyapı milli takım turnuvalarında önemli bir oyuncu olacağının sinyallerini bolca vermiş olsa da, bizler o sıçramanın Türkiye Basketbol Liginde o kadar kolay olmadığını çok iyi biliyoruz. Bu sene yaptığı inanılmaz atakla birden Beşiktaş takımının pek çok parametrede vazgeçilmez bir parçası oluverdi.
Bu yaşta, bu pozisyonda bir oyuncu için bu sıçramayı konuşurken pek çok durumu akıllara getirmek gerekiyor. Ligin yapısı, yabancı oyuncuların hakim süresi ve rolü, Kerem’in yaşı ve daha önce bu sıçramayı gerçekleştirmesine yardımcı olacak tecrübesinin olmaması, Kerem’in pozisyonu ve fiziksel durumu… Buna benzer pek çok parametre daha sayabiliriz ama şimdilik yazıyı bu düzlemde tutmakta fayda var.
Kerem’in bu geçiş zamanını birkaç yıldır takip ediyoruz ve 3 olması gerektiği konuşulurken, 4 numarada gördük, bir ara 5 numarada yaşından çok büyüklere karşı avantaj yarattığını izledik. Bütün bunların bizde yarattığı fikir değişikliğinin hiçbir önemi yok. Bu durum oyuncunun konsantrasyonunu ve hedef belirlemesini, buna göre çalışmasını etkileyen faktörler. Düşünsenize kendinize rol model olabilecek oyuncu bile bu kısa zamanda sürekli değişebiliyor. Gelişim ve adaptasyon senelerinde bazı oyuncuların yaşadığı bu durum ile Kerem’de yüzleşmek zorunda kaldı. Bununla baş edebilmesinde en önemli rolü kendisinden sonra, koç Alimpijevic ve ekibi oynadı. Bu sene ekibin hakkını özellikle geçen seneki yaklaşımla kıyaslayarak misliyle vermemiz gerekir. Bu kadar hızlı gelişme gösterebilen bir oyuncunun geçtiğimiz yıl yaklaşım kurbanı olduğunu düşünüyorum. Yine de kendisi ekibin ilgisine iki kat reaksiyon vererek arayı kapatmak adına büyük hamle yaptı.
Kerem’in istatistiklerine baktığımızda çok etkilenmeyebiliriz. Burada en çok etkilenmemiz gereken değerin, süresi olduğunu düşünüyorum. Lig’de ve Eurocup‘ta 14’er dakika ortalama tutturdu. 12 kişi ile oynayan ve takımdaki en az süre alan oyuncunun 10 dk ortalama ile oynadığı bir takım için gayet iyi bir süre bu. Bu süre herhangi bir garantilenmiş maçın kalan kısmında veya gelişi güzel değil. İlk beş başladığı ve çok önemli maçların çok önemli yerlerini oynadığı bir süre ortalaması. Özellikle Ocak ayı ile artmaya başlayan süre ortalaması son oynadığı lig maçı Bahçeşehir maçında 31 dakika, Eurocup’ta son oynadığı maç (Bourg) 29 dakikaya kadar ulaştı. Bu yükselme bize onun hangi hızda adaptasyon gösterdiğini belgeliyordu. Unutmamak gerekir Kerem gerçek ilk sezonuna balıklama daldı ve üstesinden şu ana kadar gayet iyi bir şekilde geliyor. Bütün bunların bir hediyesi olarak, performansı ile dikkat çekerek A Milli takım aday kadrosuna seçildi.
Peki, neden istatistikleri çok gözümüze batmıyor ve Kerem bu süreleri alabiliyor? Kulübün proje oyuncusu olduğu için mi? Bu sorunun cevabını bilmemekle birlikte tabii ki Kulüp adına geçiş dönemi Beşiktaş ürünü Kerem Konan’ın üst seviye de bir oyuncu adayı olması ve gelişme göstermesi son derece motive edici. Benim ilgilendiğim kısmı ise Kerem’in koç ve kulübün beklentilerinin çok çok üzerinde mücadele vermesi. Genç oyunculara sabır etmek gerektiğini hep konuşuruz fakat Kerem bu sürece inanılmaz şekilde yardım ediyor ve herkesin elini güçlendiriyor. Genç bir oyuncu olarak kredi istemiyor veya genç oyuncu kadar değil diğer oyuncular ne kadar sorumluluk alıyorsa, o da o kadar sorumluluk alıyor ve en fazla mücadeleyi vermeye çalışıyor.
O kadar çok yan faktörden bahsettik ki bir türlü teknik durumuna gelemedik. Bunun sebebi kendi oyununda saklı. O da aslında sahanın içerisinde böyle. Nasıl ki rakamlarını önemsemeden çıkış yapan oyuncular arasında görüyorsak saha içerisinde de kimseye rakamlarını düşündürtmeden oynuyor ve kimsenin dokunmadığı her şeye dokunuyor, saha içerisinde her şey ile mücadele ediyor. İşte böyle oyuncular çok özeldir. Sahadaki eksilerini en fazla 24 saniye hatırlarsınız, sizi yeni bir artı faktör ile şaşırtır ve en son hatırladığınız sahne bu olur. Sahada olması her zaman bir artı denge yaratır. Kerem koçun ona çizdiği doğrular listesini tamamlıyor ve üzerine bir de maç bitmeden bunları adeta 2. turuna çıkıyor. Genel olarak oyuncularda enerji ve iştah sahadaki çoğu zaman en büyük eksik. Buraya sürekli atak eden, bu konuda agresif olan Kerem teknik pek çok şeyi çöpe gönderiyor. Bunları söylerken teknik becerilerine bir eksi göndermiyorum tabii ki. Aksine yakın zamanda zaten düzgün olan şut mekaniği ve olgunlaşması ile üç sayı dışından da ne kadar etkili olduğunu hep beraber seyredeceğiz. Elleri gerçekten çok becerikli ve oyun aklı gelişime çok açık. Her şeyi su an çok süslemeden yapıyor. Bu şimdilik doğru yol olabilir. Sahada doğru şekilde katkılı bir şekilde kalması su an birinci önceliği. Hangi pozisyonda oynadığına da hiç takılmıyor. Burada sezon başında zaman zaman 5 numara da oynasa da koç onu 4 numara olarak kullanmak ta çabaladığını görüyorum. Bu onun adına büyük avantajken oda takımı adına ne yapılması gerekiyorsa buna açık olduğunu gösteriyor.
Ribaund konusunda özel sezişi, çabası ve zamanlama yeteneği olduğunu düşünüyorum. 40 dk’lik istatistik çarpanları ile ribaundu şu anki değerler ile 8,5 civarında ve bunu daha da yükseltme görüntüsü veriyor. 40 dk’lik istatistikte değil de olgunluğu ile ulaşacağını düşündüğümüz sürelerde, mesela buna 25 dk civarı dersek, oralarda bu ortalamaya ulaşmalı. O zaman her lig de çok çok önemli bir oyuncu olacaktır. Ligde 8 ribaunda ulaştığı 3 maç var, bunların ortalaması 24 dakika. Bu düşüncemizi destekleyici bir görüntü. Bu onun için bir standart olacaktır. Daha yüksek rakamları zorlamayı kafasına koymalı.
Fiziksel olarak yeterliliği oldukça iyi. Ayak çabukluğu şu an için çok yeterli olmasa da, çalışkan bir oyuncu olduğunu bildiğimiz Kerem’in bu konuda gerekli çalışmaları yapacağına eminim. Su an bu çabukluk yaşının normallerinde, ligimizin gerekliliği ise çok çok ileride. 2.07 m boyunda ve 2.22 m kulaç uzunluğuna sahip çok özel bir fizik. Böyle bir fiziksel yapının doğru çalışma ve ilgi ile kısa zamanda bu kadar kolay ilerleyebilmesi onun gelebileceği yer hakkında gerçekten büyük hayaller kurdurabilir. Aslında soyadının başka bir anlamı olsa da, özellikle bizim jenerasyonumuz Kerem’in soyadından bir savaşçı anımsar. Kerem’i, bu kimlikte görmek gerçekten çok keyifli.
Yolu açık olsun! Gelecek vaad ediyor! Alperen’den sonra ikinci NBA basketbolcu olacak gibi görünüyor! Başarılar dilerim!..
Çok çok yetenekli Kerem konan Beşiktaş’a çok katkı sağlayacaktır inşaAllah Fener’e efese gitmezde yurtdışında oynar.