Moskova’da bulunan Beşiktaş Fibabanka başantrenörü Dusan Alimpijevic, Sırbistan kaynaklı Mozzart Sport’tan Bojan Brezovac’ın sorularını yanıtladı.
* 28 yaşındayken Vojvodina’nın başantrenörü oldum, şu an başantrenörlükteki 10. senemi geçiriyorum. İlk antrenörlük tecrübemi ise 22 yaşında, asistan koç olarak yaşadım. Dolayısıyla tecrübe bakımından artık genç bir antrenör sayılmam, yine de hala bu iş için yaşım genç.
* Türkiye‘de kendimi inanılmaz derecede iyi hissediyorum, tabii ki Sırbistan’da da öyle. Hem Bursaspor‘da, hem de Beşiktaş’ta inanılmaz bir destek gördüm. Bu beni hep harika hissettirdi. Ayrıca aramın iyi olduğu profesyonel yönetimlerle çalıştım.
* İnsanların sanki yarınlar yokmuş gibi alınan her mağlubiyeti ‘hayatın sonu’ olarak görmeleri beni rahatsız ediyor. Hayat bundan çok daha farklı, hayat canınızı mağlubiyetlerden yüz kat daha farklı ve sert şekilde acıtabilir. Oyuncularıma hep şunu söylüyorum, basketbol oynarken yaşadıkları stres onlar için bir ayrıcalık. Güzel hayatlar yaşıyorlar ve iyi paralar kazanıyorlar. Asgari ücretle çalışan dul bir annenin hayatı streslidir, bizim değil. Elbette bizim de üzerimizde baskı var ama bu pozitif bir durum, basketbolda başarılı olabilmek için baskı hissetmek zorundasınız. Bu baskı giderek artıyorsa belki o zaman basketbol sizin için doğru iş değildir. Dediğim gibi sporda bir miktar baskı ve stresin olması normal. (Eurohoops)
o zaman maaşına indirim yapıp, kalan kısmı tesis çalışanlarına dağıtsın. YOksa tek kişilik şovunun bir parçası olarak devam eder. OYuncularının yaşadığı stres molalarda çok bağırmasındandır
O sırada her deplasmanda ceplerinden para ödeyen C klasman hakemler 🙂