Sezon sonunu çok zor şartlarda getiren Büyükçekmece‘de Cihan Mumcuoğulları, çok duygusal bir gün geçirdiklerini belirtip “Burası bizim evimiz gibiydi. Salona 3’te geldik, boş salona bakıp ağladık.” dedi.
Ekonomik sorunlar nedeniyle son 3 ay çalışma düzenini kaybetmesine karşın tarihinin en iyi sonucunu alarak normal sezonu sekizinci sırada bitiren ancak önce Galatasaray, sonra da Türk Telekom yenilgisiyle play off şansını kaybeden Büyükçekmece’nin Genel Menajeri Cihan Mumcuoğulları şunları söyledi:
“TBL‘den BSL‘ye çıkarken bu takımın oyuncusuydum, daha sonra da yıllarca genel menajer olarak çalıştım. Bursı benim için, koç Özhan ve stafftaki arkadaşlar için, Türk oyuncular için evimiz gibiydi. Biz bir aileydik. Bu aileye katılan yabancılar da bizden birileri gibi oldular. Telekom maçının sonunda soyunma odasında hepimiz çok üzgündük ve birlikte ağladık.
Büyükçekmece kolay bir süreçten geçmiyor ama inşallah bir şeyler olur ve kulüp devam eder. Ne tuhaf ki sportif açıdan en iyi sezonumuzda, en sıkıntılı günlerimizi geçirdik. Allah’a şükürler olsun ki düşme potasından uzak durduğumuz gibi, altıncı sırayı dahi zorladık.”
Siyasete hakim güç her muhalif belediyeyi baskıladikça bu ülkede basketbol bu hale çok düşer.
Halka basketbol oynatamadiginiz sürece halka basketbol oynamak imkanı yaratmadiginiz sürece işten böyle yabanci oyuncularla yabancı hocalar la final göuo kupaları para ile yabancılara kaldirtirken bir de gurur duyuyoruz. Bu ülkenin spor seviyesi nedir neden yukarı cikkaritlmaz bu düşünün.krallar ve onların çocukları yetenekleri olmasa da .gelsin biz onu YETİŞTİRİTİZ.derler diğer çocuklar insanlar aileler de sokaklarda …bi düşünün.halimizi ..
Basketbol sponsorlar üzerine kuruludur.
Sponsor bulamıyorsanız bari AKP belediyesi seçin. Onlar spora önem verir
Ölüler seçilmez, çünkü onların bir tek sporu var onun da adı basketbol değil tabutta rövaşata. Ölüler başka spor yapamaz Rifat efendi.
Büyükçekmecelilerin antreman boykotu haaberine yazdığımı aşağıya alıyorum: (“Ağlayanı çıkmaz” yazmışım, çıkmış, ama kendi içlerinden)
“Banvit gibi altyapı fabrikasının gözünün yaşına bakmayan fanatik liberalizm KSK basketbol şubesini bile yutma hazırlığında, Büyükçekmece’ye gelince, onun ağlayanı bile çıkmaz. Büyükçekmece, Aliağa kulüpler bileklerinin gücüyle süper lige çıkmış, Avrupa Kupalarına girecek dereceler yapmış, Efesleri yenmiş kulüpler, basketbolun iç dinamiğinden doğmuş doğal halleri yani, basketbol branşı bunlarla yürüyor iyi-kötü. Futbol kulüplerinin basketbol eklentilerini, Trabzonspor’ları yukarı ittirmekle yürümüyor. Büyükçekmece ve etrafında Türkiye’nin en ünlü markalarının üretim yaptığı sanayiler ve bir sürü avm ve şirket merkezi bulunuyor. (Tıpkı KSK’nın yanıbaşındaki Çiğli ve Atatürk Organize Sanayisindekiler gibi) Hepsinin de yöneticileri arasında akşam olunca Avrupa ve Türkiye futbol maçlarını iştahla izleyenler muhakkak vardır. Ancak bu kişiler gerçekte spordan anlamaz tipler. Spor ülkesi olsaydık bu kulübün yönetimini ya da en azından sponsorluğunu Onvo’dan kapmak için birbirlerine girerlerdi. O ihracat yaptıkları ülkelerdeki partnerleri arasında futboldışı branşlarda ülkemizin adını duymuş olanlar olasılıkla vardır, kimbilir belki de Avrupa’da temsil ettiği sezon Büyükçekmece Basketbolu duymuş bile olabilirler. Ama kendi aralarında, yanıbaşlarında böyle bir süper lig basketbol kulübü olduğunu duymuş olan kişi büyük olasılıkla yoktur. Eh, bu ülke Aziz Nesin’in ülkesi. Haaa onu da bilmezler, Nesin Vakfının köyü oralara yakın bir yerde, Çatalca’da galiba.”