Cumartesi, Temmuz 27, 2024
spot_img

BSL’de 14. Haftanın Analizi (Erdi Özten)

YUKATEL MERKEZEFENDİ BELEDİYE BASKET: 107 – PINAR KARŞIYAKA: 94

  • Wright 4, Berke 5 rotasyonu ile oyuna giren Denizli, sahanın iki tarafında da istediği başlangıcı yapamayarak farkın açılmasını engelleyemedi. Hücum sahasında yüzdeli dış atışlarla agresif bir başlangıç yapan Karşıyaka farkı çift hanelere çıkartarak oyunu kontrolüne aldı. Hudson/Muhaymin’in oyuna girişi ve Vrenz’in 4’e geçişi ev sahibinin hücumlarını biraz olsun toparlayıp özellikle serbest atış çizgisinden ve Hudson’un çember atakları üzerinden skora dönüştürürken, Karşıyaka’da 4 numara ikili oyunlarını kullanarak Vitto’nun yüzdeli oyunuyla etkili olmaya devam etti. Pecarski’nin oyuna girişi ve Vrenz’in yönlendirici pozisyonuna geçmesi, Denizli’nin alan paylaşımını ve hücum verimini bir seviye daha yükseltirken; Karşıyaka rotasyonlar sonrası boyalı alanı korumakta zorlandı. Karşıyaka’nın Vitto’yu kullanmaya devam etme çabasına karşı Denizli 4 numara ikili oyunlarında adam değişip Pecarski ile topun karşısında iyi kalırken, Wright’a yapılan ataklardan elde edilen verim ve McCollum’un 1×1 üretimi deplasman ekibinin devreye önde girmesini sağladı.
  • İkinci yarıya iyi başlangıç yaparak başlayan Denizli, kısa sürede geriden gelerek öne geçti. Rakibin erken adam değişmelerine karşı kısalarının kuvvetli tarafı olan 1×1’lerini kullanma fırsatı bulan ev sahibi, Mason&Hudson ikilisi ile oyunu kontrolüne aldı. Karşıyaka hücumda çalışır aksiyonları bulamayıp Vitto&Hakan ikilisine dönerken, yay gerisi denemeleri istedikleri sonucu vermedi. Bununla beraber kısalan rakibi karşısında, fiziksel avantajını ciddi boyalı alan hakimiyetiyle skora dönüştüren Wright fark yaratmaya devam etti. Vernon’un oyuna dahil olarak boyalı alanda kullanılması Karşıyaka’nın üretkenliğini arttırsa dahi deplasman ekibi savunmada kolay yenilmeye ve eksilmeye devam ederek oyunu dengeleyemedi. Hücumda kısa sekanslı ivmelenmeler Karşıyaka’yı hareketlendirirken, pres ve kombine savunma gibi denemeler yapmasına rağmen istediği dönüşleri alamayan deplasman ekibi skora yaklaşamadı. Denizli içeriden Wright dışarıdan Hudson&Mason ile etkili olmaya devam ederken, Karşıyaka’da Hakan’ın skor katkısı ile cevap verdi ve oyunun fotoğrafı değişmedi. Savunma sorunlarına çözüm bulamayan Karşıyaka, Wright&Mason&Hudson üçlüsünden 83 sayıya izin vererek sahadan mağlup ayrıldı. İlk çeyrekte ki rotasyon arayışı dışında oyunu kontrol eden ve ikinci yarıda 60 sayı bulan Denizli ise özel hücum performansıyla galibiyete ulaştı.

REEDER SAMSUNSPOR: 70 – GALATASARAY EKMAS: 72

  • Rakip ikili oyun savunmasına karşı topu çevirerek pozisyon üretmede başarılı olan Galatasaray, organizasyon açısından maça daha iyi başlayan taraftı. McCormack boyalı alanda topla buluştuğunda yine etkili performans verirken, yay gerisinden Sadık dışında ritimli isim bulunamaması deplasman ekibinin oyunu kontrol altına almasını engelledi. Samsun ise düzenler sonucu pozisyon elde etmede istediği verimlilikte başlamasa ve çok sayıda top kaybı yapsa dahi 1×1’ler üzerinden etkili olduğu çeyrek sonunda skora ortaktı. Ev sahibi organizasyon anlamında zorlanmaya ve top kayıpları yapmaya devam ederken bu durumu kolay sayı fırsatlarına dönüştüren Galatasaray farkı açtı. Rakibin hatalarını cezalandırarak bu farka ulaşan deplasman ekibi, yarı sahada ise ilk çeyrekte ki akıcılığı yakalamayı başaramadı ve rakibine benzer kolay top kayıpları yaptı. Rakibinin avantajını büyütecek sekansları değerlendirememesi ile oyunun içerisinde kalan Samsun; pozisyon seçme kalitesini yükselterek hücumda biraz olsun toparlandı ve devre sonunda skora ortak oldu.
  • Samsun kısa sekanslarda hareketlense dahi hücumda ikili oyunlar sonrası topu elden çıkarıp, rakip savunmayı rotasyona sokacak hareketlenmeleri istediği ölçüde sağlayamadı. Topsuz katların ve sırtı dönük oyunların hücuma yön verdiği bölümde ise ev sahibi ritmi ele geçirirken, skor dengede gitmeye devam etti. Galatasaray’da iniş çıkışlı kararlarla hücumda sürekliliği yakalamada sorun yaşarken, Walden’ın organizasyon katkısı ve McCormack’in boyalı alan etkinliği ile önde kalmaya devam etti. Halilovic’i 4’e atma denemesi deplasman ekibi adına negatif sonuç verirken, ev sahibi çember atakları ve hücum ribaundları ile oyunun içinde kaldı. Galatasaray savunmada Henry ve Crawford’un penetre savunmasında sorun yaşadığı bölüme karşın Prepelic ve McCormack’in sayılarıyla son bölüme avantajlı girdi. Kısa devrilmeleri kullanarak çembere yakın sayı üretmeye devam eden ve savunma enerjisini yükselten Samsun oyunun kontrolünü ele geçirerek öne geçmeyi başarırken, iki kez maç topu kullanma şansı yakaladı. Bu noktada Radebaugh oyununun değerli kısımlarından olan savunmacı kimliğiyle takımına maçı kazandırdı. Son çeyreğe kadar 18 top kaybı yapan Samsun; topun kıymetini daha iyi bildiği ve daha iyi pozisyon seçtiği son çeyreğe karşın, Mooney&Crawford ikilisinin 14 sayıda kalmasını tölere edemeyerek galibiyete ulaşamadı.

MANİSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE SPOR: 65 – ÇAĞDAŞ BODRUMSPOR: 79

  • Oyuna Ahmet’in ikili oyunlarıyla, dengeli hücumlarla başlayan Bodrum; uzun oyuncunun bitiriciliğini kullanarak ve topun dönmesi sonucu Luther’a karşı yüzü dönük ataklarıyla fark yaratan Alibegovic’le kontrolü ele geçirdi. Savunma sahasında da ikili oyunlarda Ahmet’i topa agresif çıkartan ve 1×1’lerde topun karşısında kalarak iyi bir başlangıç yapan deplasman ekibi Manisa’ya kolay atış şansı vermedi. Ahmet’in yorgunlukla düşen ikili oyun savunması performansı sonrası oyuna giren Moore’dan da katkı alan Bodrum topu paylaşmaya devam ederken, Manisa tarafında organizasyondan uzak 1×1’ler ile top paylaşımı sınırlı kalmaya devam etti. Manisa istediği yüzdeleri bulamamasına karşın savunmaya adapte olup topu dolaştırma ve boşu bulma açısından ivmelenirken, uzunlarının kısa devrilmelerle denkleme girdiği bölümlerde iyi hücum etmesine karşın kısalarından skor katkısı alamayan Bodrum hücumu çeşitlendirmede sorun yaşadı. Bu noktada Can Uğur’un organizasyona ve skora yaptığı destek deplasman ekibinin farkı yeniden çift hanelere çıkarmasını sağladı. Manisa oyunu istediği tempolara getiremeyip devre sonunda %15’lik dış atış yüzdesiyle, 4 asiste kaldı. Dengeli hücumlarla geri koşuda sorun yaşamayan ve yarı saha savunmasında başarılı olan deplasman ekibi ise ilk bölümü önde geçti.
  • İkinci yarıya Cruz başta olmak üzere hücumda daha agresif ve hareketli başlayan Manisa, savunmada da enerjisini ve yardım kalitesini yukarıya çekerek farkı kısa sürede tek hanelere çekti. Luther’ın Cruz’a destek olarak farklı parametrelerde skora verdiği katkıyla oyun dengeye gelirken, Moore’un pas istasyonu olup ikinci aksiyonun devamını sağlaması ve Can’ın organizasyon adına doğru kararlar vermesi Bodrum’un ritmi kaybetmesine karşın dengeli hücumlarla devam etmesini sağladı. Manisa 4 numara ikili oyunlarını kullanmaya devam ederek pozisyon üretmesine karşın, Cruz&Luther dışında skora destek verecek 3. ismi bulamadı. Hücumda sürekliliği yakalayamayan rakibi karşısında geçiş oyunları ve 4 numara ikili oyunları sonrası Alibegovic’in opsiyonlarıyla hücumda hareketlenen Bodrum yeniden kontrolü ele geçirdi. Can’ın dinlendiği bölümde Warren sorumluluk alarak takımına liderlik yaparken, Manisa’nın son hamlelerine karşı yine kritik isabetleri ile takımını galibiyete taşıdı. Maçın genelinde kararı savunmasıyla veren Bodrum; Can’ın organizasyona, uzunlarının skora verdiği değerli katkılarla galibiyete ulaştı. Russell&Anderson&Terry üçlüsünün 22 sayıda kaldığı günde hücumda iç sahada ki temposuna ve üretkenliğine ulaşamayan Manisa ise sahadan mağlup ayrıldı.

TOFAŞ: 88 – BAHÇEŞEHİR KOLEJİ: 86

  • İkili oyunlar sonrası yüzdeli şut performansı ile beraber Cavanaugh’un Sakic eşleşmesinde kurduğu üstünlükle hücumda etkili başlangıç yapan Bahçeşehir, skor üstünlüğünü ele geçirdi. Savunmada Sakic’in düşük performansı sonrası O’Brien’ı 4 numaraya atıp enerjisini arttırarak rakibi maç başına göre daha zor ve yüzdesiz atışlara iten Tofaş tempoyu arttırıp dengeyi yakaladı. Oyun yüksek tempolarda, erken denemelerle şekillenmeye devam ederken bu tercihler çok sayıda top kaybını beraberinde getirdi. Geriden gelerek momentumu lehine çeviren Tofaş, adam değişme savunmasıyla rakibin hücumda organizasyonunu zorlaştırmaya devam ederek skorda öne geçti. Rotasyonla beraber geçmiş haftalara benzer şekilde ritmini kaybeden Bahçeşehir tekrar ivmelenmeye çalışırken, Tofaş O’Brien’ı 5’e atarak tempoyu arttırma ve yarı sahada oyunu genişletme çabasına devam etti. Kısalan rakibi karşısında Bahçeşehir’de Boutsiele’yi kullanmaya çalışırken, sıkıştırmalardan dolayı boyalı alan üretimi düşük seviyede kalıp oyun dış atışlara kalmaya devam etti. Çeyrek genelinde iç dış dengesini daha iyi bulan ev sahibi ekip devre sonunda soyunma odasına önde gitti.
  • Bahçeşehir; ikili oyunlar üzerinden yüzdeli hücumlarla oyunu ve tempoyu kontrol ettiği bölümde ilk yarıya benzer şekilde yeniden öne geçti. Tofaş ise savunmada rakibi bozamayıp tempoyu arttıramadığı ve oyunun yarı sahaya kaldığı bir sekansta daha istediğini elde edemedi. Skoru bir süre daha geriden takip eden ev sahibi ekip, adam değişme savunmasıyla ve topun üzerinde ki agresiflikle momentumu yeniden ele geçirdi. Bununla beraber Winston’un çember atakları, fiziksel avantajlı eşleşmelerin kullanıldığı sırtı dönük oyunlar ve Tolga’nın skorer oyunu ev sahibini yeniden kontrole geçirdi. Tofaş’ın savunma enerjisi beraberinde rotasyon kalitesini de yükseltirken, Bahçeşehir pas sayısını arttırmak zorunda kaldıkça pozisyon seçme kalitesi düşüş gösterdi. Winston’un penetre savunmasında sorun yaşamaya devam eden deplasman ekibi, savunmada kolay yenilmeye ve skoru geriden takibe devam etti. Son bölüme ciddi farkla önde giren ev sahibi arka arkaya yaptığı top kayıplarıyla avantajını kaybetti. Kısa sürede ciddi farkı kapayan ve arka arkaya bulduğu sayılarla maç topunu kullanma şansı yakalayan Bahçeşehir ise son hücumu değerlendiremeyerek sahadan mağlup ayrıldı.

ALİAĞA PETKİMSPOR: 99 – ONVO BÜYÜKÇEKMECE: 95

  • Büyükçekmece’nin 5 numaranın ikili oyun savunmasında tercih ettiği kaleci savunması ile beraber top tarafından getirdiği agresif yardımlara karşı bulduğu dış şut fırsatlarını yüksek yüzdeler ile cezalandıran Petkim, oyun başında skor üretmekte problem yaşamadı. Buna karşın Perez’in 1×1’lerini kullanan ve ters eşleşmeler sonrası uzunlar üzerinden pozisyon üreten rakibi karşısında savunmada istediğini alamayan ev sahibi ekip oyunu kontrolüne alamadı. İki takım adına hücum performansları yüksek, savunma performansları düşük seyretmeye devam ederken oyun dengede kaldı. Çekmece forvet ikili oyunları ve 1×1’ler üzerinden pozisyon üretmekte başarılı olurken, Perez&Ray&Reed üçlüsü farklı sekanslarda devreye girmeyi başardılar. Petkim tarafında ise hem farklı isimlerden alınan skor katkısı hem de yakalanan geçiş oyunu fırsatlarında ki agresiflik onlar adına hücumda ki üretimin devamını sağladı. Efianayi dışında ki kısalarının yönlendiriciliğinden çok yüksek pozisyon kalitesi elde edemeyen ev sahibi ekip, takım halinde yay gerisinden yakaladığı yüzdelerin sayesinde bu sorunu çok fazla hissetmedi.
  • İlk devrede yay gerisinden etkili oynayan Petkim, 3. çeyrekte Simmons’un boyalı alan etkinliği sayesinde iç dış dengesini bulmayı başararak hücumda üretken kalmaya devam etti. Bununla beraber başta geçiş oyunlarında olmak üzere çembere yapılan ataklar neticesinde faul çizgisine gelmeyi başaran Petkim öne geçmeyi başardı. Çekmece tarafında ise adam değişme savunmasına karşı topu dolaştırma hızı ve beraberinde asist sayıları önceki haftalara nazaran düşüş gösterirken, hücum bireysel yetenekler üzerinden şekillenmeye devam etti. Oyunun esas sorununu ise savunmada yaşayan deplasman ekibi rakibi pozisyon seçmeye zorlamada istediği geri dönüşü alamadı ve skorda geri düştü. Ek olarak son bölümde verdiği kritik hücum ribaundları Çekmece’nin direncini düşürürken, son çeyrek bulunan 27 sayıya rağmen deplasman ekibi skora ortak olmayı başaramadı. Yay gerisinde ki yüzdeleri ve Simmons’un etkili oyunuyla hücumda sorun yaşamayarak Thomas’ın düşük performansını tölere eden Petkim, 22 asist ürettiği günde iç sahada bir galibiyet daha elde etti.

BEŞİKTAŞ EMLAK JET: 77 – TÜRK TELEKOM: 66

  • Oyun kimliklerinde savunma direnci ve buna paralel yüksek tempo arzusu olan iki takımın mücadelesinde ilk bölüm hücum verimi düşük seviyelerde kaldı. İkili oyun üretiminde geçtiğimiz haftalara benzer şekilde üretken olamayan Telekom, kısalarının çembere yaptığı ataklar ve Enoch’un etkinliği ile skor buldu. Beşiktaş tarafında ise ikili oyun üretiminden oluşan pozisyon kalitesi bir seviye daha yukarıda seyrederken yine ağırlıklı olarak boyalı alandan bulunan sayılar ve rakibin faul hakkını erken doldurmasından oluşan serbest atış fırsatları ev sahibini skorda öne taşıdı. Karşılıklı şekilde organize olunmakta zorlanılan ve çok sayıda top kaybı yapılan hücumlardan sonra Beşiktaş forvetten köşeye oynanan ikili oyunlar sonrası Delgado’nun kısa devrilmelerini kullanarak üretkenliğini arttırırken, Telekom ise Okben’in bireysel çözümleri ile skora tutundu. Yine erken dolan faul hakkı ve özellikle hücum ribaundu mücadelelerinde yapılan faullerle rakibini serbest atış çizgisine getiren Telekom, çeyrek sonunda Matthews’in savunmasında yaşanan sorunlarla beraber dengede giden oyunda geriye düşerek farkın çift hanelere çıkmasını engelleyemedi. Metehan’ın sakatlığı sonrası daralan uzun rotasyonu ve takım halinde yay gerisinde ki düşük yüzdeler deplasman ekibinin ivmelendiği bölümleri uzun bloklara yaymasını engelledi.
  • İkinci yarıya savunmada çok agresif başlayan ve hücumda ikili oyunlar sonrası dış atışlarda arka arkaya isabetler bularak başlayan Beşiktaş farkı açtı. Kombine savunmasıyla ritmi değiştirmek isteyen Telekom bunda başarılı olup rakibi organizasyondan uzaklaştırarak farkı tek hanelere çekti ama hücumda yakalanamayan süreklilik deplasman ekibinin oyuna ortak olmasını engelledi. Ribaundlarda yaşanan sorun deplasman ekibi adına savunma değişikliğinin getirdiği ivmeyi nötrlerken, devamında Beşiktaş’ın yay gerisinden bulduğu isabetler ev sahibinin yeniden farkı açmasını sağladı. Okben’i 4, Saybir’i 5 olarak deneyerek dar rotasyon içerisinde çözüm arayan Telekom skorda geri gelmek için hamleler yapsa dahi Beşiktaş kırılma anlarında cevap vererek avantajını kaybetmedi. Deplasman ekibi savunmada ki isteğinden geri adım atmamasına karşın, hücumda %18’lik dış atış yüzdesinden kaynaklı bulunamayan iç dış dengesi ve hücum sürekliliği sorununu çözemedi. Organizasyon açısından çok üretken olmamasına ve 15 asistte kalmasına karşın, savunma standardını yakalayarak oyunu kontrol eden ev sahibi iç sahada hata yapmadı.

FENERBAHÇE BEKO: 97 – BURSASPOR INFO YATIRIM: 90

  • Fenerbahçe; Tarık ve Nigel hariç Efes maçında az süre verdiği oyuncularından oluşturduğu rotasyonla oynadığı maçta ilk bölümde kısa savunmasına sorun yaşarken, Bursaspor topu paylaşarak farkı isimlerden bulduğu sayılarla oyuna iyi giriş yaptı. Jasikevicius sonrası topu itme gayreti artan ev sahibi ekip rotasyonla beraber oyun enerjisini yükselterek çok sayıda geçiş oyunu opsiyonu yaratırken, bu geçiş oyunları sonucu ve yarı sahada düzenler sonrası bulunan isabetler çift haneli farklarla Fenerbahçe’yi öne geçirdi. Farkın kısa sekansta bu noktalara gelmesi Fenerbahçe’nin oyun konsantrasyonunu azaltırken, kırılma anında dirençli kalan ve ikili oyun savunmasında alttan geçilen Floyd’un isabetleri ile ivmelenen Bursa farkı yeniden tek hanelere getirdi. Sestina’nın varlığına Brown’ı 4’e atarak cevap veren Bursa, yay gerisinden yüksek yüzdelerle oynamaya devam etti ve devamında ikili oyun savunması değişmesine rağmen skor bulmaya devam eden Floyd’a, Brown ve Young’ın verdiği destekle geriden gelerek öne geçmeyi başardı. Çift maç haftası öncesi oyunu kendi adına kırma fırsatını değerlendiremeyen ve açtığı farktan yakalanan Fenerbahçe, rotasyonla tekrar ivmeyi ele geçirmeye çalıştıysa da istediğini elde edemedi.
  • Fenerbahçe uzunlarını yay civarına yükselterek kısaların yaratıcılıklarına alan yaratan yerleşimiyle tempolu ve verimli hücum ederken, özellikle çembere yaptığı ve savunma dengesini bozduğu ataklar neticesinde çokça fırsat yakaladı. Bursa’da genelde ilk 10-14 saniye içerisinde çözüm aradığı hücumlardan genel olarak istediğini alarak oyuna ortak kalmaya devam etti. Deplasman ekibi uzun süre Young-Metin ikilisiyle sahada kalıp dışarıya açılabilen uzunların avantajını kullanırken, Fenerbahçe’de Motley’in fiziksel avantajını ve ikili oyunlar sonrası oluşan ters eşleşmeleri kullanarak skor buldu. İki takımında penetre savunmasında kolay yenildiği bölümde; Bursa Hamilton, Fenerbahçe kısaları ile istenilen yüzdeleri yakalayamadı. Oyun son bölüme geldiğinde iki takımda kazanma şansına sahipken, Fenerbahçe Madar başta olmak üzere yay gerisinden yakaladığı yüksek yüzdeler ile galibiyete ulaşmayı başardı. Başta Floyd olmak üzere Brown ve Young ile son ana kadar oyunun içerisinde kalan ve hücumda değerli bir performans gösteren Bursa ise savunma sahasında ki direncini oyunun genelinde istediği noktalara getiremeyerek galibiyete yetecek hamleyi yapamadı.

ANADOLU EFES: 85 – DARÜŞŞAFAKA LASSA: 78

  • Oyunun başında Beauobois ve Bryant ile etkili olan Efes hücumda son derece üretken başladı. Aynı zamanda tam sahada topa yapılan ikili sıkıştırmalarla oyunun temposunu artırmaya ve rakibi hata yapmaya iten ev sahibi ekip bu bölümden istediğini almasına karşın kazandığı toplardan doğan fırsatları yaptığı top kayıplarıyla rakibine geri hediye etti. Tam sahada ki sürpiz sıkıştırmalara karşı organize olmakta zorlanan ve savunmada kolay yenilen Daçka ise rakibin top kayıplarına yüksek yüzdelerle ceza kesip, boyalı alandan bulduğu sayılarla skordan uzaklaşmamayı başardı. Bryant&Beaubois ikilisinden birinin dışarıda olduğu bölümde hücumda verimliliği düşen Efes, Daçka’nın bu ikili dışında ki oyuncu grubunun şutundan aldığı risklerle beraber alan paylaşımını ve pozisyon kalitesini istediği seviyeye çekemedi. Ev sahibi ekip düzenleri üzerinden pozisyon elde etme ve yay gerisi isabetleri açısından üretken olmadığı bölümde, boyalı alanı kullanarak skor üstünlüğünü korumayı başardı. Savunmada Bryant&Beabouis’in 1×1 savunmalarında sorun yaşamaya devam etmesine karşın diğer isimlerden aldığı risklerden istediği dönüşü alan Daçka tarafında ise hücumda organizasyon üzeri gelişen pozisyon sayısı düşük kalsa dahi Can ve Rahkman’ın bireysel performansları deplasman ekibinin devre sonunda oyuna ortak kalmasını sağladı.
  • Beaubois hem çıkış oyunları hem geçiş oyunları neticesinde yakalanan fırsatları özel performansıyla değerlendirmeye devam ederken, Efes ribaund sonrası tempoyu arttırabildiği bölümlerde farkı açmasına karşın bu sürekliliği uzun bölümlere yayamayarak oyunu kırmayı başaramadı. Rakibin topa agresif çıktığı ikili oyunlar sonrası topu çevirmede ve boyalı alan üretiminde etkili olamayan Daçka ise kısalarının insiyatif alarak şekillendirdiği hücumlar ve geçiş oyunları sonunda bulduğu dış atış isabetleri sayesinde oyunun içerisinde kalmayı başardı. Rakibin bazı isimlerinin şutundan risk almaya devam eden ve rakibi ritimden çıkararak öne geçen Daçka, bu bölümde arka arkaya verdiği kötü kararlar ve yaptığı top kayıpları neticesinde üstünlüğü yeniden rakibine verdi. Carlton’u faul probleminden, Can’ı sakatlığından dolayı kaybederek rotasyonu iyice daralmasına karşın özellikle Berk’in skorer performansıyla son bölüme oyuna ortak şekilde giren deplasman ekibi, kritik hücumlarda istediğini elde edemedi. Beaubouis&Bryant ikilisinin yeniden devreye girmesiyle galibiyete ulaşan Efes, bu ikili dışında yay gerisinde 3/15 ile kaldığı günde oyunu istediği noktalara getiremese dahi çift maç haftası öncesi galibiyete ulaşmayı başardı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

15,872TakipçilerTakip Et
36,695TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

REKLAMLAR

popüler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi