Haftaya 8 galibiyetle başlayan takımların mücadelesinde Bursaspor, Bahçeşehir’i 80-67 yendi ve 114 gün sonra ilk deplasman galibiyetini aldı.
Bahçeşehir ısrarla topu içeri indirip 5. dakikayı 13-9 önde geçti. Fark 8 sayıya kadar çıktıktan sonra Erick Neal’in üçlüğü periyod dkorunu belirledi: 23-18
İlk yarıda Bursaspor hücum ribaundlarında 6-1, Bahçeşehir üç sayı isabetinde 6-3 üstünlük sağladı. Tony Taylor 11 sayıyla ilk yarının skoreri oldu.
İkinci periyodda da Bahçeşehir küçük farklarla önde gitti, oyunu zaman zaman Mutaf kardeşlerin mücadelesi renklendirdi. Muhammed Baygül’ün üçlüğü ile Bahçeşehir devreyi 40-33 önde tamamladı.
Bursaspor çok iyi savunma yaparak 6. dakikada skoru boyalı alan sayılarıyla 50-48 lehine çevirdi. Anthony Brown bir dakika sonra farkı 4’e (53-49) çıkardı, son dakikaya girilirken fark 6 oldu: 58-52. Bursaspor son periyoda 60-53 önde girdi.
Dördüncü periyodun ilk dakikasında fark çift hanelere geldi, 8:31 kala ise skor 66-53 oldu. Bahçeşehir, Jerry Boutsiele dışındaki bütün hücum opsiyonlarını cebine koyunca üç buçuk dakika kala fark üç buçuk dakika kala 16’ya (75-59) yükseldi.
Necip Kapanlı’nın notu: Koç Dejan Radonjic’in göreve geldikten sonra savunmayı toparlamaya çalışmasını anlayabiliyoruz ancak bu operasyonun temeli şu ana kadar savunmayı sertleştirmekten ve daha iyi birebir-takım savunması yapmaktan ziyade, hücum yani top sayısını düşürmek olarak gözüküyor. O zaman da gerçek bir savunma operasyonundan söz etmek imkansız. Bu sırada takımın hücum potansiyeli ciddi şekilde geriledi.
Bahçeşehir Koleji’nin en büyük eksiği oyuncuların sahaya rakipleri kadar enerji koyamaması. Bu sorun sezon başından bu yana sürüyor. Hiçbir oyuncu için kötü demek mümkün değil ama her zaman iyi oyunculardan iyi takım çıkmıyor. İki takımı yan yana koyup oyuncuları karşılaştırdığımızda Bahçeşehir tarafı ağır basıyor ama takım olmak başka bir şey…
Bahçeşehir FIBA Eurocup’ta şampiyonluğu hayal ederken, ligde de ateş hattının hemen üzerinde, tehlike sınırında bulunuyor. Savaşmayan oyuncuları bulamadığı taktirde
Bahçeşehir’in işinin kolay olmayacağını söylemeliyiz. Oyuncuların da bu kulübün kıymetini bilmesi lazım.
Serhan Kavut ise bu ligin en yeni koçu ama son derece sakin, takımına hakim. Bu maça da harika bir hazırlık yapmış. Tebrikler…
Öne çıkanlar…
Bahçeşehir Koleji: Jerry Boutsiele 10 sayı, 10 ribaund, Tony Taylor 13 sayı, 3 ribaund, 6 asist, Tyler Cavanaugh 11 sayı, 4 ribaund
Bursaspor: Michael Young 19 sayı, 8 ribaund, 3 asist, David Michineau 16 sayı, 6 ribaund, Anthony Brown 17 sayı, 5 ribaund, 4 asist
Şimdi geçen hafta Karşıyaka maçında yayıncı kuruluş yorumcusu Cüneyt erden bir yorumcuya yakışmayacak şekilde Bursaspor’un genç antrenörünü neredeyse kovun ben geleyim demeye getirecek kadar deyimleri! Şimdi yeni bir genç antrenör olan Serhan Kavut henüz üçüncü maçındayken bir yorumcu tarafından bu ülkede bu ifadeleri kullanabiliyorsa biz hangi genç antrenörleri kazanacağız ? Bugün en skorer oyuncusunu kadroya almayıp müthiş maç kazanan Serhan Kavut için hangi sözleri söylememiz gerekiyor ? Şu ulaşamadığı ciğere murdar demekten ne zaman vazgeçeceğiz! Hepmi birileri birilerinin kuyusunumu kazacak bu artniyetli zihinden ne zaman kurtulacağız ?
Bence Cüneyt Erden hiçbir basketbol maçını yorumlamamalı. Kendisi farkında mı bilmiyorum ama gerçekten itici bir tarzı var. Yorum ve tespitleri isabetli olsa “Doğru ve haklı olan bazen itici görünebilir.” diyeceğim ama maalesef o da yok.
Erden, karar vermeli: Koçluk mu yapacak -ki görebildiğim ve bildiğim kadarıyla kendisinin pek de talibi yok- yoksa basketbol maçlarını mı yorumlayacak? Elbette kişilerin hayatlarını idame ettirebilmeleri için kendilerine maddi gelir getiren bir iş yapmaları gerekiyor ama o işin gerektirdiği üslup ve yeterliliğe sahip olmaları değillerse bile bunları kazanmaya çalışmaları da görmezden gelinmeyecek bir zorunluluk olarak kabul edilmeli.