Türkiye Basketbol 2. Ligi’nde (TB2L) mücadele eden Ege Üniversitesi Daçka, bu sezon dikkat çeken bir çıkış yakaladı ve ligin en başarılı 6 takımının bulunduğu Final grubuna kalmayı başardı.
Bir yanda Darüşşafaka Spor Kulübü’nün 110 yıllık köklü basketbol geleneği, diğer yanda 70 yıllık Ege Üniversitesi’nin dinamik potansiyeli… İki kurumun vizyonu ve kaliteli insan kaynağı sonucu ortaya çıkan Ege Üniversitesi Daçka’nın bu başarısını işin mutfağındaki isimlerden biriyle, Eray Doğan Mutlu ile konuştuk. Darüşşafaka Spor Kulübü yöneticisi ve Ege Daçka projesinin İdari Koordinatörü olan Mutlu, bu projeyi uzun vadeli bir vizyonun parçası olarak tanımlıyor.
Bu sezonki performansı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizim için önemli olan bu başarılı sezonların istikrarlı devam ediyor olması. Geçtiğimiz sezon çeyrek final görmüştük. Bu sezon hedeflerimizi biraz daha ileriye taşıdık ve son 6 takım arasına kaldık. Yaklaşık üç sezondur üzerine titizlikle çalıştığımız, adım adım tuğlaları koyduğumuz bir yapının sonucu bu.
Final Grubu, TBL‘ye giden yolun son aşaması. Bu noktada takımın şansını nasıl görüyorsunuz?
Sezonun bu aşamasında oyuncu arkadaşlarımız ve teknik ekibimiz herseyin farkında. Her sezon başında söylediğimiz gibi sonuna kadar oynayıp, gidebildigimiz ve gelişebildiğimiz yere kadar gelişeceğiz. TBL? Neden olmasın.
Ege Üniversitesi ve Darüşşafaka Spor Kulübü iş birliği ile kurulan bu yapı, Türkiye’de örnek gösterilecek bir model. Bu birliktelik nasıl doğdu?
Bu birliktelik güçlü bir vizyonun ürünü. Ege Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Necdet Budak’ın eğitime ve spora verdiği önem, Darüşşafaka Spor Kulübü’nün gençlere yatırım yapma hedefiyle örtüştü. Darüşşafaka Spor Kulübü Başkanı Sayın Abdurrahman Saruhan’ın destekleriyle bu model somut hale geldi. Ege Üniversitesi’nin akademik gücü ile Darüşşafaka’nın sportif geleneği bir araya geldi ve “Ege Daçka Modeli” bu sinerji sonucu ortaya çıktı.
Takımın teknik yapılanması kadar, saha dışındaki vizyonu da dikkat çekiyor. Biz buna “Ege Daçka Modeli” diyoruz. Sadece sportif başarıya odaklı değil, aynı zamanda altyapı gelişimi, sosyal sorumluluk ve iletişim üzerine kurulu bir yapı. Takımımızın bünyesinde 250’nin üzerinde lisanslı sporcu var. Altyapıya büyük önem veriyoruz, çünkü sürdürülebilir başarı oradan geçiyor. İzmir basketbol altyapıları icin güçlü bir alternatif olduk.
Altyapı üst liglerinde mücadele eden takımlarımız için sıkı bir çalışma müfredatı uyguluyoruz. Burslu sporcularımız ve yetiştirmek üzere istihdam ettiğimiz genç ekip arkadaşlarımız var. Onlara doğru yolu işaret edecek Milli Takımlarda görev almış deneyimli antrenörlerimiz burada büyük emek veriyor.
İzmir gibi büyük bir şehirde bu projeye olan yerel destek nasıl? Ege Üniversitesi’nin ötesinde bir sahiplenme var mı?
Kesinlikle var. Biz aslında sadece İzmir’i değil, tüm Ege Bölgesi’ni kucaklamak istiyoruz. Tribünlerde sadece üniversite öğrencileri değil, çevre illerden gelen spor severleri ve kulup yetkililerini de görüyoruz. Bu fotoğraf bizim icin çok değerli. Türkiye’nin en bilinçli ve spor kültürüne sahip yerlerinden birinden söz ediyoruz. Ege Üniversitesi Türkiye’nin en önemli Spor Bilimleri fakültelerinden birine sahip. Çok deneyimli ve kaliteli akademisyen kadrosu mevcut. Ege Daçka Modeli’nin içini doldurmak ve örnek hale getirmek için birçok akademisyen hocamızla beraber iş birliği yapıyoruz.
Ege Daçka önümüzdeki yıllarda nerelerde olacak sizce?
Hayallerimiz büyük. Ege Daçka Modeli’ni büyütmek ve sınırlarını genişletmek istiyoruz. Şu an İzmir’in kalbinde Bornova’da çalışmalarımızı harika bir kampüs içerisinde gerçekleştiriyoruz. Misyonumuz gereği sporda firsat eşitliği yaratmak için farklı lokasyonlarda hizmet verme arayışlarımız var. Bizim tek odağımız A Takım değil, altyapı.
En büyük arzularımızdan biri, Ege Daçka altyapı takımlarımızdan yetişecek oyuncuların sahada sorumluluk ve liderlik yapabilecek isimler olmasını sağlamak. Buradan yetişecek antrenör arkadaşlarımızın Türk basketboluna katma değer yaratmalarını sağlamak.
Bu yapı içerisinde Daçka Akademi nasıl bir rol oynuyor?
Daçka Akademi, bizim için sadece bir spor okulu organizasyonu değil; bir değerler sistemi, bir eğitim modeli. Burada sporcularımıza sadece basketbolun nasıl oynanacağını öğretmiyoruz. Takım ruhunu, paylaşmayı, disiplini ve sorumluluk almayı öğretiyoruz. Akademi çatısı altında yürüttüğümüz çalışmalarla, Ege Daçka kültürünü 6 yaşından itibaren benimsetiyoruz. Biz işimizi profesyonel anlamda eksiksiz ve sporcularımızın ihtiyaçlarını ön planda tutarak, her birinin gelecekte en iyi istatistiklere sahip olmasını sağlayacak şekilde planlıyoruz. Örneğin, her yıl düzenli aralıklarla sporcularımızın atletik performans ölçümleri yapılıyor ve bu veriler, sporcularımızın gelişimlerini izleyebilmek adına kayıt altına alınıyor. Kendi Akademi sporcularımızdan yetiştirdiğimiz sporcularımız lisanslı şekilde resmi TBF maçlarında başarılar elde etmeye başladılar.
Sahada yer alan antrenör ekibimizin nitelikleri , çocuklarla iletişim kurabilme becerileri ve temsil ettikleri değerler bütünü bizim Akademi organizasyonumuzun temel yapısını oluşturuyor.
Önümüzdeki süreçte Ege Daçka için iş birliklerine yer vermeyi planlıyor musunuz?
Uzun soluklu, karşılıklı faydaya dayalı her iş birliğini değerlendirmeye açığız. Dolayısıyla bu vizyonu ve bizim temsil ettiğimiz etik değerleri paylaşan herkesle yol arkadaşlığı yapabiliriz.