İki maç üzerinden oynanan 2023-2024 sezonu Kadınlar EuroCup finalinde temsilcimiz Beşiktaş BOA ilk maçta elde ettiği 7 sayılık avantajı koruyamayarak, Büyük Britanya temsilcisi London Lions’a deplasmandaki maçta 11 sayı farkla yenildi (75-68, 70-81) ve Kadınlar EuroCup’ı ikinci sırada tamamladı.
Son yıllarda Büyük Britanya’da basketbolun gelişimi adına önemli adımlar atılmaya başlandığını ve bu çerçevede gerek Büyük Britanya Basketbol Ligi’nin gerekse de özellikle London Lions kulübünün bu konuda öncülük ettiğiniz biliyoruz. Bu açıdan baktığımızda gerek erkekler gerekse de kadınlarda Büyük Britanya temsilcisi London Lions’un Avrupa Kupaları’ndaki başarılarının tesadüf olmadığı da bir gerçek. Büyük Britanya basketbolunun gelişimi adına yapılan çalışmaların ve projelerin sadece kulüpsel anlamda kısa vadeli başarılar olmadığını da rahatlıkla görebiliyoruz. Çünkü, kulüp takımlarına baktığımızda kadroda yer alan ve maçlarda süre-sorumluluk açısından da ön planda olan oyuncuların birçoğunun yerli oyuncular olduğunu görüyoruz.
Kadınlar EuroCup finalinde temsilcimiz Beşiktaş BOA’yı iki maç sonucunda sayı averajı ile üstünlük kurarak şampiyonluğa ulaşan London Lions kadın basketbol takımının final son maçında yerli oyuncu istatistikleri ile temsilcimiz Beşiktaş BOA’nın yerli oyuncularının istatistiklerine baktığımızda, Büyük Britanya temsilcisindeki yerli oyuncuların elde edilen şampiyonlukta ne kadar önemli rol oynadıklarını da görebiliyoruz. Oysa temsilcimiz Beşiktaş BOA’da ise Elif Bayram dışında süre ve sorumluluk alan yerli oyuncu yoktu. Temsilcimizde üç yabancı oyuncunun beş faul ile oyundan çıkmasından sonra 4:05 dakika süre alan Melek Uzunoğlu dışında süre alan yerli oyuncumuz yoktu.
Finalin ikinci maçında her iki takımdaki yerli oyuncu istatistikleri:
- Beşiktaş BOA (Türkiye):
Süre alan yerli oyuncu sayısı: 2
Süre: 39 dakika 44 saniye (%19,87)
Sayı: 8 (%11,43)
Ribaunt: 12 (%36,36)
Asist: 0 (%0,00)
Verimlilik Puanı: 16 (%25,00) - London Lions (Büyük Britanya):
Süre alan yerli oyuncu sayısı: 6
Süre: 109 dakika 12 saniye (%54,60)
Sayı: 50 (%61,73)
Ribaunt: 23 (%57,50)
Asist: 7 (%41,18)
Verimlilik Puanı: 57 (%65,52)
Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim; Büyük Britanya basketbolunun gelişiminin desteklenmesi adına hakem desteğine ihtiyaç olmamalıydı, maç boyunca temsilcimiz aleyhine birçok hatalı ve yanlı düdük çalındığını da özellikle belirtmemiz gerekiyor. Bu konuda yetkililerin organizasyon düzenleyicilerine gerekli tepkiyi göstereceğinden eminim.
Biz yine asıl konumuza ve asıl sorunumuza dönelim! Yukarıdaki istatistiklere baktığımızda London Lions’un elde ettiği şampiyonluğun hem kulüpsel başarı anlamında hem de Büyük Britanya basketbolunun başarısını yansıtması anlamında bizlere çok önemli veriler sunduğunu görüyoruz. Çünkü gerek en kritik final son maçında gerekse de 2023-2024 Kadınlar EuroCup sezonu boyunca, London Lions takımının ana iskeletini yerli oyuncular oluşturuyordu. Bu da Türk takımlarımızın yerli oyuncularımıza yabancı kalarak ve sadece yabancı oyuncularla elde ettiği Avrupa Kupalarındaki başarılara nispeten (ki Beşiktaş BOA dün şampiyon olsaydı benzer bir durum yaşanmış olacaktı); London Lions’un yerli oyuncu ağırlıklı şampiyonluğunun sadece kulüpsel bir başarı değil, Büyük Britanya basketbolunun da başarısı olduğunu söyleyebiliriz.
Muhtemeldir ki, London Lions’un elde ettiği bu şampiyonluk hem Büyük Britanya’da kadın basketbolunun gelişimine katkı sunacak hem Büyük Britanyalı gençlerin yerli oyuncularıyla elde edilen bu başarı dolayısıyla örnek alacakları idoller bulmalarını sağlayacak hem de şampiyon kadrodan birçok oyuncunun Büyük Britanya formasıyla milli takım düzeyinde de bu özgüvenle önemli işler başarmak için yeni başarılara yelken açmalarını sağlayacaktır. Kısacası bu başarının, gerçek anlamda Büyük Britanya basketbolunun bir başarısı olduğunu ve Büyük Britanya basketboluna olumlu yansımalarını da çok yakın bir süreçte her açıdan göreceğimizden eminim.
Benzer durumum temsilcimiz Beşiktaş BOA için geçerli olmadığını söylememiz ise zor olmasa gerek! Temsilcimizde sadece bir tek oyuncunun gerçek anlamda süre ve sorumluluk aldığını üzülerek görüyoruz. Hatta final maçında temsilcimizde topların yarısına yakınını (bence çoğu da düzen dışı ve biraz da sorumsuzcaydı) tek bir oyuncu, Amerikalı Dana Evans’ın kullandığını da üzülerek gördük (31/71, %43,7).
Ayrıca, finallerin MVP ödülünü kazanan oyuncunun da Karlie Samuelson (Büyük Britanya, 1995, 183cm) olması da bu başarının gerçek anlamda Büyük Britanya basketbolunun başarısı olarak değerlendirileceği ve Büyük Britanya basketboluna olumlu anlamda yansımalarının olacağı da muhtemeldir. Bizim kulüp takımlarımızın hemen her sezon Avrupa Kupaları’nda elde ettikleri başarıların ülke basketbolumuza faydadan çok zarar getirmesinin temelinde de kulüp başarılarının ülke basketbol başarımızı temsil etmemesi hatta ülke basketbolumuzun başarısını arka plana atarak, kulüp başarılarını ön plana almaktan kaynaklandığını görüyoruz.
Özetle şunu söylememiz gerekiyor ki; Birkaç kulübün ve kulüp yöneticisinin isteklerine ve bencilliklerine boyun eğerek ve kulüp fetişizmine yenik düşerek, ülke basketbolumuzun bir arpa yol alamadığını artık görmemiz gerekiyor.
Çözüm ise çok basit: TBF başta olmak üzere, ülke basketbolumuzu yöneten ve yönlendirenler (TBF Eğitim Kurulu, TÜBAD, basın ve diğer paydaşlar) ülke basketbolumuzun gerçek başarısı adına öncelikler hiyerarşisini belirleyecekler ve kulüpsel başarı ile ülke basketbol başarısını aynı anda sağlayacak olan uzlaşı ortamını bulacaklar. Aksi halde ülke basketbolumuzun mevcut olumsuz durumdan kurtulması pek mümkün gözükmemektedir.
Her şey Türk basketbolu için, her şey A Milli Takımlarımız için. Mübarek Ramazan Bayramı’nı en içten dileklerimle kutlarım. Saygılarımla.