Pazar, Mayıs 18, 2025
spot_img

Ben Tarzan’ın Manyağıyım (İnan Şefkatli)

- Reklam-

Sanırım yıllardan ya 1981 ya da 1982 olmalı. Bir Cumartesi sabahı. Biz gene spor çantamızı alıp atmışız kendimizi yollara. İstikamet SPOR VE SERGİ SARAYI. Maçımız akşam saati. Biz sabahtan itibaren oynanacak Altyapı – 2. Lig- Kadınlar maçı ve tabii ki 1. Lig Erkekler maçları dahil olmak üzere tüm maçları seyredeceğiz. Hepimizde tek bir ortak duygu var. BASKETBOLU ÇOK SEVİYORUZ.

Salona o gün gelen herkesin farklı bir motivasyonu daha var ama büfeye gidip tostumu alırken o iki adamın konuşmasını hiç unutamam. “Oğlum biz takımımızı desteklemeye geldik. Bizde var, zaten seyirciyle boğucaz. Maçı kesin alırız. Sen niye geldin?” diye sorunca karşısındakinden o tarihi cevabı duydum: “BEN TARZAN’IN MANYAĞIYIM abicim. Onu seyretmeye geldim” dedi.

Tarzan Hikmet Türk basketbolunun gelmiş geçmiş en ikonik hakemlerinden biriydi. Maçı yönetirken kendine küfür eden birine, tribüne çıkıp dövmüşlüğü bile vardır. Ona MERTLİĞİ – DÜRÜSTLÜĞÜ – HAKKANİYET’li duruşu ve tabii ki o kaslı yapısından dolayı TARZAN derlerdi. Salona gelen taraftar – oyuncu – yönetici herkes şunu bilirdi: TARZAN HİKMET yönettiği maçta iyi düdük çalar veya pozisyonu atlar, hata yapar ama bilerek ve isteyerek hiçbir takımı kayırmaz, haksızlık yapmaz. Nur içinde yatsın.

Senelerce federasyonunun başlattığı adına GELENEKSEL uluslararası altyapı milli takımlar turnuvası düzenlendi.

Cuma günü 43 sene önceki ruh halimle tasımı tarağımı toplayıp Ahmet Cömert Spor Salonu’nda oynanacak olan, spor – final serisindeki ikinci maça gittim. Hayatımda çok az olmuştur ama bunu da öyle hissettim: Keşke gitmemiş olsaydım. Tarzan Hikmet abi eminim yattığı yerde ters döndü. Onun o meşhur tabiri ile söyleyeyim: Sahada 3 adet ‘hakemcik’ vardı. Kazananın Süper Lig’e çıkacağı bu seride demek ki birileri sahada o nefis mücadeleyi veren oyuncu ve coachlara işi bırakmadan kararı vermiş. Hiçbir pozisyondan tek tek bahsetmeyeceğim çünkü basketbolu bilenler bilir ‘ sana göre – bana göre ‘ diye bir kavram vardır. Hiçbir düdük standartı olmayan bir takıma siyah diğerine de beyaz muamelesi yapan ‘hakemcikler’ gün gelir, bunun vicdan muhakemesi ile baş başa kalırlar. Hakemlik öyle yüce bir şey ki herkes senin hakkında konuşur – bağırır ama sen tek bir laf etmeden sahanın içinde o kuralları ve adaleti uygulayarak kazananı kaybedeni belirlersin.

Her neyse o ‘yüce !’ gönülleri bu sefer böyle istemiş, varsın öyle olsun diyelim. Hiç mi haklının kaybettiği haksızın kazandığı bir maç olmadı, tabii ki oldu. Bu da tarihe öyle geçti ama Hikmet abimi çok üzdüğünüzü unutmayın.

Seri 2-0 Eroksporun lehine. Pazartesi Ankara’da 3. maç oynanacak. Seyircisiz !! İyi ki mi diyelim, bilemedim. Ankaragücü’nün daha önce aldığı bir cezaya istinaden oluşmuş bu durum belki de olası çok sıkıntılı geçmeye aday maçı biraz daha yumuşatacak. Benim hep inandığım o doğru veya yanlış da olsa adil bir yönetim gösterecek güzel ‘HAKEM’lerin yöneteceği salonda son kararı oyuncu ve coach’ların vereceği beyaz bir maç oynanacaktır. Bizler de yeniden o içimizdeki saf ve temiz duygu ile maçı seyredeceğiz: BASKETBOLU ÇOK SEVİYORUZ

Kalın sağlıcakla…

BİR ANI

- Reklam-

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

33,250TakipçilerTakip Et
37,816TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

En Son Haberler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi
online terapi