İş hayatında ister şirket ol, ister gerçek kişi her dönemin sonu geldiğinde bilanço çıkar.
Buna göre hesabını verirsin.
Yaptığın işin performansı oraya yansır.
Bilançoyu değerlendirirken “yalnızca” sonuç dip toplama, yani kar zarara bakmazsın.
O sonucu nasıl aldığını, sana neye mal olduğunu da görmek istersin.
Aynı zamanda öz kaynaklarına, aktif büyüklüğüne, borçluluk oranlarına, alacak ve borçların devir hızı gibi geleceği gösteren verilere bakarsın.
Sonra son dönem bilançosunu geçmiş dönemler ile karşılaştırır, gidişin ne yöne doğru olduğunu görürsün.
Şimdi Olimpiyatlar bitti.
Sıra geldi Kadın Milli Takımının 2016 karşılaştırmalı Olimpiyat bilançosuna.
2015 Yılında Avrupa Şampiyonasında 5. olmuştuk.
2011 ve 2013 Madalyaları ardından ilk 4’e girememek burukluk getirse de Olimpiyat şansının devam etmesi teselliydi.
2016 Rio’da çeyrek finalde kaldık. 2012 Londra’da bıraktığımız yerde.
Ekrem Memnun yönetiminde 10 maçlık 2015 Avrupa Şampiyonasında 5. olurken takımda 20 dakika üzerinde süre alanların yaş ortalaması 30.2ydi.
6 Maçta sona eren 2016 Olimpiyatlarında 20 dakika üzerinde süre alan oyuncuların yaş ortalaması 31.5 oldu.
Sözün özü yaş ortalaması +30 olan Şebnem, Işıl, Birsel, Nevriye, Sanders ve Bahar’la oynadık. Bu altılıya 14 dakika ortalaması ile 23 yaşındaki Olcay Çakır katıldı.
Olcay rakamsal olarak (3s,2.2 as,2rb,0.7to) kötü değildi. Ama sert maçta momentuma etkisi nötr seviyesinin üzerine çıkmadı.
Ekrem Memnun diğer beş oyuncuya yalnızca 2.44’er dakika süre verdi.
Bu beş oyuncudan yalnızca Tilbe Şenyürek 22 yaş barajının altında kalarak “genç” tanımlamasına dahil.
Tilbe Rio’da maç başına 3 dakika ile, 2015 Avrupa Şampiyonasında aldığı kadar süre aldı.
Diğer 4 oyuncu, 34 yaşında Şaziye İvegin Üner, Lig’de 4. transferini yapmış 23 yaşındaki Ayşe Cora, 25 Yaşındaki pivot Esra Ural ve 26 yaşındaki Tuğçe Canıtez.
Bu oyuncu grubu tecrübesiz isimler değildi. Buna rağmen;
Hem Şaziye, hem Tuğçe hem Ayşe Rio’da 2015 Avrupa Şampiyonasında aldığı süreden daha az süre aldı.
Sonuç olarak;
Çeyrek finale 7’li rotasyonla geldik. İspanya‘yı iyi savunma ve daha kolektif hücum ile bozduk.
- Gündeki 6. maçın son 3 dakikasında 8 sayı öndeydik. Yarı finale gidiyorduk.
Sonra bittik. Enerji bitti. Hatalar arka arkaya geldi.
Faulü yapmadık. Maç bittiğinde havadaki top basket oldu.
Bu jenerasyonun son büyük savaşında bir kez daha çeyrek finalde kaldık.
Kötü sonuç mu?
Hayır.
İyi sonuç mu?
Hele nasıl kaybettiğini düşünürsek; Hayır.
Yani zarar yok ama kazanç da yok.
Bu durumda bilançonun öz kaynaklar bölümüne bakalım.
Yani 2017 Avrupa Şampiyonasına 1 yıldan daha az süre varken geleceğe işaret eden verilere.
1980 Jenerasyonunun ardından gelen jenerasyona güvenmedik.
Bu isimlere Olcay Çakır dışında süre vermedik. Ortaya konan ortalama performans aşağıda;
Tuğçe Canıtez, 26 yaşında, ortalama 4 dakika, O sayı.
Ayşe Cora, 23 yaşında, ortalama 1 dakika 0 sayı.
Esra Ural, 25 yaşında, hiç oynamadı.
Tilbe Şenyürek, 21 yaşında, ortalama 3 dakika.
Bu durum başta 2017 ve daha sonrası için risk oluşturuyor.
Unutmayalım;
Bu yılın Şubat ayında İsrail deplasmanında 63-62 kaybettik.
İsrail dünya sıralamasında değil Avrupa sıralamasında bile yeri olmayan konumda.
O yenilgide Nevriye, Birsel ve o dönem hazır olmayan Şebnem yoktu.
Bir de Ekrem Memnun.
İsrail yenilgisi ardından maç sonu açıklamasında Aziz Akkaya FIBA‘da yayınlanan maç sonu değerlendirmesinde şunu söylemişti.
“After three wins we started the game well and my girls thought the story was over and I am guilty that I wanted to share court time with all of them and all of them were in the game”.
Tercüme edersek;
“(eleme turunda alınan) …Üç galibiyetten sonra maça iyi başladık, oyuncular maçın bittiğini düşündü ve tüm oyunculara yer ve süre verdiğim için hatalıyım”.
Oysa o İsrail maçında da 7 oyunculu rotasyonla oynamıştık. Kalan 5 oyuncudan 3 dakikadan fazla oynayan olmamıştı.
İşte oyuncudan performans alma anlamında yeteneği elde ettiği başarılar ile kanıtlanmış Ekrem Memnun’un artık bir yana bırakması gereken düşünce bu olmalı.
Hele Milli Takımın yenilenme dönemi kaçınılmaz şekilde önümüzde dururken.
İşin Türkiye Basketbol Federasyonu yönünü bir sonraki yazıda değerlendireceğiz.
Twitter: @hayripekergin
(28-08-2016)