Her ülkenin farklı dinamikleri, gelenekleri vardır. Bazı ülkelerde, oyunculara Milli Takıma katılmama özgürlüğü tanınmıştır. Bizde ise Milli Takım, ay yıldızlı forma her şeyin üzerindedir, kırmızı çizgimizdir ve Anayasa’nın değiştirilemeyecek ilk 4 maddesi gibidir, yani tartışılamaz dahi. Milli Takım’a mazeretsiz katılmamanın cezası ise, Ömer Faruk’a verildiği gibi 8 maçtır.
Hal böyleyken, Macaristan’la iki maç oynayacak Milli Takım’da Fenerbahçeliler’in çağrılamadığını üzülerek takip ediyoruz. Belli ki Ataman gerginliği yüzünden federasyon, Fenerbahçe ile ters düşmemek, yani oyuncularına ceza vermemek için aday kadroya almamış. Ataman’ın Fenerbahçeliler’i kadrosunda görmek istediğinden eminiz. Sertaç Şanlı’yı, Melih Mahmutoğlu‘nu, Shane Larkin‘in sakatlığı nedeniyle oynamayacağını varsayarak, İzlanda maçını son saniyede kurtaran devşirme Tarık Biberovic’i Ergin Ataman kadroya almaz olur mu?
Yarın Efes, Galatasaray, Beşiktaş, diğer kulüpler Milli takım’a oyuncu göndermek için şart koşarlarsa, biri çıkıp, “Hidayet Türkoğlu federasyon başkanı olduğu sürece Milli Takıma oyuncu göndermiyoruz.” derse, şimdi yaşadığımız bu olay emsal oluşturmaz mı?
Fenerbahçe’yi diğer bütün spor kulüplerinden ayrılan en önemli özelliği futbolun dışındaki branşlara da yatırım yaparak, sporcuların yetişmesinde, gelişmesinde oynadığı büyük roldür. Nitekim son Paris Olimpiyatları‘nda birçok Fenerbahçeli sporcu madalya kazanarak hem kulüplerine, hem ülkemize büyük onur yaşattı. Bundan dolayı Fenerbahçe’ye teşekkür borçluyuz…
Ancak aynı Fenerbahçe, Ergin Ataman nedeniyle federasyona rest çekti, “Ataman varsa, Milli Takımda Fenerbahçeli oyuncu olmayacak.” dedi ve sözünün arkasında durdu. Bizce bu, amacını aşan tepki, Fenerbahçe’nin Milli Takımlara bakışıyla örtüşmedi.
Fenerbahçe, derbideki 3-1’lik skoru parmaklarıyla Galatasaraylı taraftarlara göstererek, Fenerbahçe’nin hassasiyetini inciten Ergin Ataman’a tepki göstermekte haklıydı.
Milli Takım antrenörünün bir kulübe gönül vermesini anlayabiliriz ama Milli Takım antrenörü, amigo gibi davranamaz… Gönül verdiği kulübün taraftarınca alkışlanırken, başkalarını kıramaz…
Ancak ne olursa olsun, Fenerbahçe’nin tepkisi Milli Takıma oyuncu göndermemek şeklinde olmamalıydı.
TBF de çok tehlikeli akım başlatabilecek bu tavizi Fenerbahçe’ye vermemeli, oyuncularını kadroya davet etmeliydi. Görüyoruz ki, ilkeleri olmayan TBF oradan buraya savruluyor ve gelecekte olabilecekleri düşünmeden günlük manevralarla işi idare etmeye çalışıyor…
Ergin Ataman’a gelince… İstediği isimleri kadroda göremeyince acaba herhangi bir tepki gösterebildi mi? Gereğini yapabilecek mi? Ya da bütün bu gelişmelerden sonra ve TBF Yönetim Kurulu üyeleri, Shane Larkin’i affettiklerini, podcasti yayınlayan medyadan öğrenmişlerken (!), Ataman’dan ne kadar memnunlar?