Kadın Milli Basketbol Takımı Olimpiyatlara Katılıyor.
Üst üste 2. kez.
2011 – 2016 Arasında elde edilen çıkışın son basamağı.
Biz çabuk unutan bir milletiz; Kısaca özetlersek;
Ceyhun Yıldızoğlu’nun teknik yönetiminde, 80 jenerasyonunun tecrübeli isimleri ile muhteşem bir 2011-2014 dönemi yaşadık.
Muhteşem diyorum çünkü o tarihe kadar Avrupa’da hiç ilk sekize girememiştik.
2011 Avrupa 2.liği
2012 Olimpiyat oyunlarına direkt katılarak Londra’da çeyrek final
2013 Avrupa 3.lüğü
2014 Dünya 4.lüğü
Daha sonra Ekrem Memnun dönemi başladı…
2015’te Avrupa’da 5. olduk.
2016’da Rio olimpiyatlarına katılım hakkı elde ettik.
Bu katılım 80 Jenerasyonu ile, yatırım yapan kulüpleri ile Türkiye‘nin en başarılı olimpik takım sporu olan kadın basketbolunun hakkıdır.
Ayakta alkışlanmalı.
Olimpiyat, Dünya Şampiyonası demek, ülkemizde her kadın basketbolcunun daha iyi şartlara ulaşması, gelişmesi için kapıların yurt içinde ve dışında daha çok açılması demek.
Evet; Olimpiyat elemelerinde rakiplerimiz güçlü ya da tecrübeli değildi.
Evet; çok farklı galibiyetlere rağmen zaman zaman iyi oynamadık.
Bunun gayet anlaşılabilir nedenleri var;
İlki, basketbol biraz tenis gibidir;
Oyununuz rakibin kalitesi ve tecrübesinden etkilenir.
İkinci neden ise yorucu bir sezonun ardından, sporcuların form durumlarının inişte olduğu bir dönemde turnuvayı oynamak durumunda kalmamız.
Burada ortaya konan performans ve oyun kalitesi kaliteli rakiplerin katılacağı Rio olimpiyatları için ölçü olmayacaktır.
Ama şunu da unutmayalım;
Basketbolu bilen, uzun zamandır takip eden spor insanları ve basketbol basını kadın basketbolunda elde edilen bu başarıların devamı konusunda endişeli.
Bu endişenin de gayet anlaşılabilir nedenleri var.
İlki; Herkes yabancıların domine ettiği KBL’de fark yaratacak kalibrede yeni yerli oyuncu gelmediği görüyor.
İkincisi, milli takımın yerli çekirdeği giderek yaşlanıyor. Bu yıl Nevriye 36, Birsel 32, Işıl 30, Şaziye 34, Şebnem 33, Bahar 28 yaşında.
Basketbolu bırakan Esmeral Tunçluer ve Tuğba Palazoğlu çekirdek kadrodan ilk ayrılanlar.
Üçüncüsü ise altyapıda kulüplerin ilgisizliği nedeni ile kan kaybı hızlanarak sürüyor.
Artık U18 Türkiye finalleri U16 seviyesinde, U16 Türkiye finalleri U14 seviyesinde oynanıyor.
U18 Kız Milli Takımının Avrupa’da B klasmanına düşmesi bu anlamda önemli bir alarmdı.
Altyapının temeli olan U16 Milli Takımının son yıllarda sürekli Avrupa’da B klasmanı düşme tehdidi ile karşılaşması ise işin diğer bir boyutu.
Karşı karşıya olunan riskleri dışarıdakiler görüyor. TBF görmüyor mu ?
Elbette TBF’de görüyor.
TBF içinde görmeyenler de 2016’da Avrupa elemelerinde Dünya 45. İsrail önünde alınan 62-63 skorlu deplasman yenilgisi ile görmüş oldu.
Sezon içinde oynanan eleme maçlarında Nevriye Yılmaz ve Birsel Vardarlı forma giymemişti.
Ekrem Memnun’un göreve getirilmesinin ardında geçiş döneminin, bir duraklama ya da gerileme dönemi olmaksızın yönetilmesini sağlamak planı bulunuyor.
Bundan sonra alınacak sonuçlar ve ortaya konan bireysel performanslar, kadın basketbolunda geçmişte elde edilen başarıların sürdürülebilirliği, yeni oyuncuların Euro seviyesinde fark yaratan konuma gelip gelmediği bize gösterecek.
Önce Olimpiyatlarda alınacak sonuca bakacağız.
Daha sonra ise 2017 Avrupa şampiyonasındaki konumumuza.
Twitter:@hayripekergin
(18-06-2016)