İstanbul Voleybol İl Temsilciliği tarafından Burhan Felek Atletizm Sahası’nda Mini Voleybol Şenliği yapıldı.
1-2 Haziran 2024 tarihlerinde düzenlenen şenliğe; 360 takım ve 3960 minik sporcu katılım gösterdi.
Kurulan mini voleybol sahalarında gerçekleştirilen şenliğe katılım sağlayan minik sporcular, aileleriyle bir voleybol günü yaşadılar.
Necip Kapanlı‘nın notu: Basketbola gönül vermiş bir insan olarak voleybol organizasyonunu takdir ediyorum ama kıskanıyorum da… Voleybol Türkiye‘nin tamamını eline geçirdi… Branşlarını daha da sevdirmek için sayısız etkinlikleri var… Nitekim Kadın Milli Takımı evlerimizin kızları oldu… Erkek voleybolcular dünyada 14. sıraya yükseldi… Basketbolda ise büyük başarısızlıklara karşın en ufak bir proje yok… Gelirler düştü… Altyapılarda bazı gruplar takım olmadığı için oynanamadı… Basketbol, kulüplerin sırtında çırpınıyor… TBF ise basketbolun geleceğini İstanbul’daki tesise bağlamış… Evet… Voleybolu kıskanıyorum ve basketbolu bu noktaya getirenleri de sizlere havale ediyorum…
Basketbolumuzun rezil halinin baş sorumluları federasyon ve iki üç kulüp harici basketbolu yük gören, sponsorluk,reklam vs derdindeki kulüp yöneticileri ile iş ve para uğruna bunların dümen suyundan giden Türk koçlardır. A milli takım başarısız ama abd vatandaşı ve vaktinin çoğunu orada geçiren, suçlularla poz veren,dopingden kariyeri bitmiş kişinin başkan olduğu betoncu ve paragöz federasyon ile Türk oyuncuların yetişmesi ve gelişmesine katkısı olmamış, yabancı oyuncularla doldurduğu takımlarda başarılı olabilmiş koç hala görevlerinde, nüfus ve altyapılara oranla oyuncu yetişmiyor, Türk basketbolunun geleceği karanlık, federasyon koltuk uğruna kolayı seçip 4+3 gibi abuk sabuk bir kural getiriyor kulüpler böyle istedi diyor, kulüp yöneticilerinin ve hazırcı, kötü oynasalar dahi sahada tuttukları yabancı oyuncu parlatma hastası Türk koçların oyuncu yetiştirme ve geliştirme gibi dertleri yok. Türk çocuklarının şevkleri,hevesleri kırık, en ufak bir hatada yabancı hoş görülüyor ama Türkler anında kenara alınıyor,yerden yere vuruluyorlar, ne yapsak oynayamayız düşüncesindeler aradan sıyrılabilen 1-2 oyuncu ya oluyor ya olmuyor.
Türk basketbolunun içinde en baştan en sona kim varsa sorunun da parçasıdır ve bir an önce ciddi,radikal önlemler alınmazsa basketbolumuz daha da kötüye gidecektir…
Bu yazı Gençlik ve Spor Bakanlığına suç duyurusudur aslında. Sayın Dr. Osman Aşkın BAK, işi ehline vermek gerektiği kanaatinde değil misiniz? “Maddi, manevi” bu eziyeti basketbol severlere neden reva görüyorsunuz? Mevcut kişilerle olmadığını, işlerin düzgün yürümediğini, en yetkili kişiye iletmek bu kadar mı zor.