Pazartesi, Ekim 7, 2024
spot_img

Fenerbahçe Salladı Ama Deviremedi!

- Reklam-
a href="https://weekendcup.com.tr/">
a href="https://weekendcup.com.tr/">

maç içinde çift haneden dönüp son çeyreğe 9 sayı önde girdiği mücadelede Monaco’ya 93-88 yenildi. Temsilcimizde Sertaç, Monaco’da ise John Brown sakatlanarak maça devam edemedi. Roller Coaster’ı andıran mücadelede iki takım lehine de fark ilginç noktalara geldi ama oyundan iki takım da kopmadı. İlk maçın aksine ilk beşe Strazel rotasyona ise Mam Jaiteh’i alan Monaco bu tercihlerinden büyük kazanç sağladı. Fenerbahçe kariyerinin en iyi maçlarından birini oynarken takımını en kritik yerlerde oyunda tuttu.

Öne çıkanlar…
Monaco: Elie Okobo 16 sayı, 3 asist, 14 sayı, 5 ribaund, John Brown 11 sayı, 3 ribaund, Donatas Motiejunas 18 sayı (3/4 üçlük), 2 ribaund, 2 asist, 8 sayı, 7 ribaund, 7 asist
: Scottie Wilbekin 23 sayı (6/16 üçlük), 1 ribaund, 3 asist, Tyler Dorsey 25 sayı (6/8 üçlük), 1 ribaund, Nigel Hayes 10 sayı, 6 ribaund

Maça korkunç başladık. 9-0’lık seriye ilk maçta oynamayan Strazel neden olurken Fenerbahçe toparlanabilmek için alternatif aradı. Bu dönemde bir de Sertaç’ın sakatlanıp maçı kapatmasıyla işler olabildiğince kötü gitti. Müthiş hücum eden ve Motiejunas ile etkili olan Monaco’ya direnen isim tek başına Tyler Dorsey oldu. İlk 11 sayımızı Dorsey üretirken nefes almamızı da sağladı. İlk çeyrek sonunda 31-21 Monaco üstünlüğü bulunuyordu.

İkinci çeyrekte çok daha derli toplu bir Fenerbahçe izledik. Oyun kontrolünü ele aldıktan sonra skorda da yaklaşmaya başladık. Farklı oyunculardan bulduğumuz isabetler rakibin önlem almasının da önüne geçti. İki takımdan gelen mini seriler arasında Calathes yine takımı iyi yönetti. Mike James de ilk çeyrekte faul sıkıntısı yaşayınca pek etkili olamadı. Devre sonunda Wilbekin şahsi 6-0’lık seri yakalayınca 54-50 geride gittik devre arasına.

Üçüncü çeyrekte Fenerbahçe rakibini adeta sahadan sildi. John Brown hariç kimseden katkı alamayan Monaco’ya karşı maçın yıldızı Dorsey üst üste üçlükler ile farkı kapadı. Altı denemesinde de üçlük isabetini bulan Dorsey farkı 4 sayıya çıkardı. John Brown farkı ikiye indirip sakatlanıp oyundan çıktı. Bu dakikadan sonraki 4 dakikada Monaco sadece 1 sayı bulabilirken son çeyreğe 9 sayı farkla 74-65 üstün girdik.

Son çeyrek başında sanki Fenerbahçe gitti ve kariyerlerinin ilk maçına çıkmış bir takım geldi. Topu potaya atmakta dahi çok zorlanırken 7-0’lık seri üç dakikaya yayıldı. Wilbekin’in teknik faul isabeti hariç yine sayı bulamayınca ilk 5 dakika sonunda 77-75 geirye düştük. Nigel Hayes-Davis ve Dorsey’den gelen sayılar hayat belirtisi göstermemizi sağladı. Monaco’dan 7-0’lık bir seri daha gelince bütün molalarımızı yaktık. Wilbekin muhteşem bir üçlük isabetiyle farkı 2 sayıya indirdi. Motiejunas’ın çok net sportmenlik dışı faulünü yakalayamayan hakemler şiddetli itiraz eden Saras Jasikevicius’a teknik faul çaldı ama izleyip doğru kararı verdi. Karşılıklı serbest atışlar sonrası fark 1 sayıya indi. Guduric skoru eşitledi ama dönüşte üst üste kötü hücumlar ypaınca fark 39 saniye kala 5 sayıya çıktı. Wilbekin 32.7 kala farkı 2 sayıya yine inanılmaz bir üçlükle indirdi. Loyd olağanüstü bir üçlük sokarak maçı kopardı. Karşılaşmadan Monaco 93-88 galip ayrıldı.

YouTube video
- Reklam-

9 YORUMLAR

  1. Ya ayıptır, böyle bir yorum olabilir mi? “Motiejunas’ın çok net sportmenlik dışı faulünü yakalayamayan hakemler şiddetli itiraz eden Saras Jasikevicius’a teknik faul çaldı ama izleyip doğru kararı verdi.” İnsaf, arada 1 sayı ve hücum hakkı gitmiş, bunun neresi doğru? Gerçekten hayret ki ne hayret, arada belki potansiyel 3 sayı gitti. Bunca emek böyle bir haksızlıkla sonuçlanacaj üstelik yıllarca hakemlik yapmış bir kişinin sitesinde… Yazık.

  2. Gençler aynı saatte görüntüsü futbol ama bir basketbol maçı kadar şut atılan harika bir maç izlediğimden dolayı bu maçı kaçırdım.Sonrasi Oly-Barca maçı denk geldi ki kameramana tebrikler öyle görüntüleri yakaladı ki bu İspanya-Yunan rekabeti psikopat bir hal almış onu anladım!!! Neyse, bazıları gibi işkenbe-i kübradan atmamak için bu maçın, ikinci yarısının tamamını izledim. Farklı bir açıdan gidelim, spor müsabakaları çok nankör bir oyun; Pana serisinin ilk maçta son topa kadar 13 asist ve 0 top kaybı olan Sloukas son topu kaybedince , takımı da kaybetti. Fb-Monaco eşleşmesinde ise seri 2-0 Monaco ‘da olsaydı skor yazarları şimdi Jasi ‘ye ne atıp tutacaktı!!!.Ne yazık ki FB’nin de en kötü maçlarından birini oynadığını kimse yazmadı maç kazanılınca!!! Haaa bende rakip koç Obradoviçlerden Sasa o kadar kötü maç yönetti ki bunun üzerinden Jasi’nin başarısını yazdım espirili bir şekilde ehhh yenmişiz dalgamızı geçelim dedik.Ama o gün çok daha uzun yazı yazsak Jasi’ye de dokunduracaktık. Misal; 1-İlk maç, Yam Madar resmen maçta liseli çocuk gibi kaldı savunma da zaten onun yaptığı fauller , Monaco’nun önde gitmesini sağladı.(Sasa üzümlü kek gibi bunun bile farkında değildi o ayrı) Halbuki bu kadar yaratıcı Monaco kısalarına Şehmus niye kadroya alınmaz hadi ilk maç bilemedin , bu maç 0 dk süre verdiğin Madar yerine niye almadın!?? 2- Son periyotta üşenmedim bir daha (yani ikinci kez ) izledim ilk 5dk tüm şutlar dışarıdan kullanıldı eee yuh sonra yorumcu amigo hakemlere sarıp yukarıdaki gibi sazanları avlıyor ama bunu bir kez dile getiremedi. 3-Sasa yanında hakkaten Jasi ordinaryüs neredeyse o ayrı ama bence iki maçta Noua daha çok süre almalıydı, hele bu Papagiannis’i gördükten sonra.4- Maç sonu yine Papagiannis’e çaktı koç; bir ribaund bir gereksiz faul maçı belirledi deyu…5-Eee ama son 1.30 niye alırsın oyuna Papa’yı!?!?! Sonuçta Jasi , Sasa’nın yanında dev kalsa da seride bazı hatalar yapıyor doğal olarak ama Sasa’yı anlatsam sayfa yetmez; çakma Ataman’ın Efes sistemi ile kör topal gidiyor Okobo-James-Loyd yani üç yönlendirici ile veriyor coşkuyu.Hatta size nasıl formsuz koç olduğunu tel örnekle açıklayalım; Aynı Erdem Can gibi sakatlıklar ona yaradı, Brown sakatlanınca aklına Jaiteh geldi ki maçı onun savunması ile kazandı. Motiejunas gibi oyuncular adam kandırır!!! Mesela Ziziç, mesajla Papagiannis v blabla ;niye çünkü attığı kadar yedirirler, FB’nin başına gelen biraz da bundan!!! Hakemler şuan ki serideki en başarılı hakemler , Pana maçı hırsızlıktan tut siyasete kadar uzandı, bugün Oly maçında; Oly koçu iyi tuttu kendini ki bu maçlar da kemik sesleri geliyor!!! Bu maç ise çok ender görülen hatayı kabul edip oyunun en kritik yerinde ekran sayesinde Fb’ye hakkını verdiler…Bir deplasman takımı için müthiş bir saygı…Tabi bunu anlayabilene,… İlk maç sonu yazdım ister sakatlık olsun seri en kötü 3-1 fenerin deyu.Tek tehlike kafadaki bir sorundan (tilkiden) dolayı galiba dalga geçen M.James!!! Çünkü hiçbir şey oynamadı DİKKAT!!! Fb ilk buna sonra da stres ve baskıya dikkat etsin turu geçer.Haaa unutuyorum hep; Donte Hall adamım niye oynamaz!?!?Merak etmeyin Sasa zaten farkında değil ama top içeri girmediği müddetçe FB elini kolunu sallayarak f4e gider.

  3. Wılbekin tek başına oynamaya kalkınca maçı verdik. 6/16 şut atmak da ne oluyor be arkadaş? Yanında hiçbir arkadaşı yokmuş gıbi aldığı her topu , atmak değil fırlatmakla maçı bu hale getirdi. Oysa Dorsey çok iyi bir günündeydi. Topu onla paylaşabilirdi.

  4. Sportmenlik dışı faul kararı verilmediği için tepki veren koça teknik faul veriliyor sonra talep üzerine pozisyon izleniyor ve sportmenlik dışı faul kararı geç de olsa çıkıyor ama koça çalınan teknik faul iptal edilmiyor. Madem koç haklıydı o zaman teknik faul de iptal edilmeliydi ama öyle bir kural yok. Eurolig yönetimi bununla beraber diğer bazı saçma kuralları da düzeltmeli. Maça gelirsek de farklı geriden gelip öne geçmek de son çeyreğe 9 sayı farkla girip maçı vermek de koça yazar zira maçı koparacaklar diye son çeyrekte başta Wilbekin olmak üzere bazı oyuncuların zorlama bireysel oyunlarını bizim gibi izledi. Oyuncular maçı bitirmek istediler tamam da hücumun 11. veya 12.saniyesinde üçlük denemek de başıboşluğa girer. Koç kadrodaki Madar ve Noua’yı alabilirdi Madar oyunu yavaşlatır Noua da savunma katkısı verebilirdi o bölümde ama yapmadı. Klasik olacak ama madem Madar’ı oynatmayacaksın niye kadroya alıyorsun yerine Şehmuz’u almıyorsun? Atletizmiyle Okobo’yu yavaşlatabilirdi ve içeri drive etme özelliği ile rakibe ciddi sorunlar çıkarırdı ama yine olmadı elimize gelen fırsatı geri çevirdik. Bakalım koç ne zaman anlayacak veya birileri ne zaman ona soracak veya anlatacak neyin ne olduğunu ya da öyle bir şey olacak mı? Takım seyirci desteği ile buradan Berlin’e gidecektir eğer abuk sabuk hatalar olmazsa tabii…

  5. Yukarıda her yönüyle ele alındı maç, öyle veya böyle. En çok hayret ettiğim şey: Fransız reji bir ara tribüne yöneldi, bu yıl Avrupa tarihini alt üst eden gerçek bir efsane basketbol insanını zomladı, saniyelerce. O ana dek patır patır konuşan ve işini çok iyi yaptığından ve bildiğinden emin olan sunucu ile yanındaki ünlü mü ünlü yorumcusu kalakaldılar sus pus. Bilemediler, anlamadılar kim ? Voleyboldan, yelkenden bokstan masa tenisinden sözetmiyorum, bir yaşayan basketbol efsanesinden sözediyorum – güya – “kendi alanlarından” yani. Bazı insanlar odaklandıkları işi çok seri yerine getiriyor görünseler de bu onları asosyal varlıklar olmaktan alıkoyamıyor.

      • Takımı sezon açıldıktan sonra devralan, kadrodaki oyuncuların hiçbirini kendisi seçmemiş olan, çıtası 2023 Euroleague ve 2023 Türkiye ligi şampiyonluğu olan, bırak çıtayı geçmeyi, daha da yükseğe koyan, yani bu ünvanlara aynı sezon içinde Avrupa Süper Kupası ile Türkiye Kupasını da ekleyen, bununla yetinmeyip ülke içinde bütün maçlarını kazanarak lig şampiyonluğunu tekrarlayan, ülkesinin dışına sadece Fenerbahçe’de – ikinci kez – antrenörlük için çıkmış, ülkesinin milli takımının antrenörü, kendi milli takımının oyuncularının içinde bulunduğu ülkesinin bir takımına karşı finalde fark atarak kazandığı EL şampiyonluğundan sonra gözyaşlarını tutamayan, ülkesi Fransa’nın ve artık doğal olarak FB kulübünün gözünde azize Jean D’arc mertebesine ulaşmış, Fener kulübünün bayrağı olmuş bu insan çok doğal olarak kendi ülkesinin en iyi takımı ile kendi kulübü arasındaki kritik erkek maçında tribünü şereflendirmiş, renk katmış… ama sen ki aynı kulüp tarafından eski sembol sporcusu diye bağırlara basılmış, yayıncı kuruluş da yayın daha popüler olsun diye yorumcu olarak seni koymuş oraya… bir resmini bile görmemişsin meğerse onun !!! Kadın basketbolunu ciddiye almayan erkek basketbolcu çoktur, farketmez, zevk meselesi, ama kulüp de taraftar da yayıncı da seni koymuşsa bir yerlere, onların değerlerine ve yaşananlara saygı göstermek zorundasın, yani branşın kadın tarafını izleme ama şu kadarcığını da bil. Bu bile senin keyfini aşıyorsa, in oradan o zaman, çok sayıda eski basketbolcu var sunucuya yorum yapacak, sen gerekli değilsin. Gerçekten üzüldüm kırıldım, ben de ses kısacağım üçüncü maçta sizin gibi galiba, eğer korsandan yabancı yayın bulamazsam.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

33,250TakipçilerTakip Et
37,453TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

popüler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi
online terapi