Fenerbahçe BEKO’nun farklı kazandığı TOFAŞ maçını 2008 doğumlu U16 oyuncusu Ömer Ege Ziyaettin‘in performansı renklendirdi.
Ömer Ege Ziyaettin oyun kurucu pozisyonunda oynuyor. Basketbola Fenerbahçe altyapısında başladı. 20.5.2008 doğumlu ve 1.86 m boyunda, solak bir şutör. Üsküdar Amerikan Koleji’nde iyi bir öğrenci. Fenerbahçe U16 ve BGL takımlarında oynuyor. Zaman zaman Fenerbahçe A takım antrenmanlarına çıktı. Altyapı milli takımlarında da yer alıyor.
Ömer Ege ilk devrede oyuna girdiğinde tribünlerden çok büyük alkış aldı ancak alkışlanan performansını ikinci yarıda gösterdi.
Fenerbahçe’nin altyapı oyuncularının tezahüratları arasında ikinci kez oyuna giren Ömer Ege ilk iki şutunun sayı olmamasına karşın geri adım atmadı ve maçın sonlarında 2 üçlük isabeti buldu. Ömer Ege 10:19 dakikada 6 sayı (2/4 üçlük, 0/2 ikilik), 1 ribaund, 1 asist üretti.
Genç oyuncuyu bazıları babası yaşındaki takım arkadaşları maç sonunda havaya atarak kutladı. Maç topu da Ömer Ege’ye hediye edildi.
Maç sonunda Ömer Ege, ““Öncelikle çok mutluyum, karşılaşmanın başında çok heyecanlıydım. Oyuna girdikten sonra hemen alıştım çünkü açıkçası çok uzun zamandır-aşağı yukarı 6-7 yıl- Fenerbahçe altyapısında oynuyorum. Bu takımda oynamak, yer almak benim için çok büyük bir hayaldi. Çok mutluyum.” dedi.
İLK BASKETİ…
ÖMER EGE HAVALARDA…
Potansiyelli,öz güveni yüksek, gelecek vaat eden aynı zamanda da iyi bir öğrenci olan genç kardeşimize kariyerinde ve hayatında başarılar dilerim.Umarım böyle gençlerimize gereken ilgi gösterilir onlar da çok çalışırlar basketbolumuz istenilen seviyeye gelir…
Fenerbahçe tüm zorlukları aşıp Euroleague şampiyonu olduğunda yalan üretme makineleri durmadılar ve hemen çare ürettiler; Türk oyuncu yetiştirmiyor, sırpsever gibi yalanlarla bu başarıyı değersizleştirmek için bir kakafoni korosu yarattılar. Geldik bugüneee, önce Biberovic, Ekşioğlu ve sonra Ziyaettin 16 yaşında bir “çocuk” ama bunun çok ötesi de var, önce seyirci ardından tüm takımın inanılmaz desteği ve röportaj sonu Saras’ın durduramadığı göz yaşları… Hala yorumlar yapmaya devam eden yalan makineleri utanıpta “bunca yıl laf ettik ama” diye söze başlayıp zerre kadar onurlu bir duruş gösterecekler mi merak ediyorum? Yoksa hala yalanlar çöplüğünden geri dönüşüm sağlayacaklarını düşünüp bildiklerini yapmaya devam mı edecekler? Merak ediyorum, içlerinde “TEK BİR” yürekli çıkıp gerçekleri söylemeye cesaret edecek mi? Hayır etmeyecekler… Çünkü üç tane ezber ve milyonlarca yalanla karanlıkta yaşayanların bir şey görebilmesine olanak yoktur. Maç esnasında Ziyaettin gibi aynı duyguları yaşamış biri olarak gözyaşlarımı tutamadım, umarım sakatlıksız, sağlıklı ve uzun bir kariyeri olur ve kendisini son ana kadar görmemeye çalışacak yalancılar ordusunu da Milli Takım formasıyla gururlandırır. Jasikevicius’a ise kendi adıma bir teşekkür borçluyum. Yukarıdaki “masumiyetin” resmine bir daha bakın belki şimdi UTANIRSINIZ…
abileri de destek oluyorlar kardeşlerine bravo
Bir Karşıyakalı olarak bu dekikanliyla gurur duydum. Bahtı ve yolu açık olsun 👏👏👏