Fenerbahçe Koçu Dimitris Itoudis, Sırbistan kaynaklı Meridian Sport’a açıklamalarda bulunurken transferi Partizan’ın tepkilerine neden olan Yam Madar süreci sırasında Zeljko Obradovic ile konuştuğunu söyledi.
Itoudis şöyle konuştu:
“Yam Madar bizimle sözleşme imzalamadan önce serbest oyuncu statüsündeydi. Fenerbahçe’de oynamayı çok isteyen bir oyuncu olarak bize önerildi, ben de bunun üzerine Zeljko ile konuştum. Ona eğer Madar gerçekten serbest durumda değilse transferden vazgeçeceğimizi söyleyen ilk kişi bendim. Aslında Madar’ın Partizan ile sözleşmesinin devam ettiğini düşünüyordum, zaten Zeljko‘yu arayıp orada neler olup bittiğini öğrenmek istememin sebebi buydu. Sonuç olarak ben bir basketbol antrenörüyüm, bu transferi hukuki yönden değerlendirmek benim işim değil.
Yam Madar basketbolu çok seven ve bu oyuna çok büyük saygı duyan bir oyuncu. Bence gelişime çok açık, ayrıca Zeljko Obradovic’le çalışmış olması takıma adaptasyon sürecini kolaylaştırdı. Madar çok akıllı bir oyuncu, sahada olup bitenleri çok iyi şekilde gözlemleyebiliyor. Bazen çok hevesli davrandığı zamanlar oluyor ama savunmada her daim çok iyi mücadele ediyor. Bizimle sözleşme imzalamadan önce bu yaz Madar’a ‘Partizan gibi çok başarılı ve harika bir koç tarafından çalıştırılan bir kulüpten ayrıldığını, ayrıca Fenerbahçe’de kendi pozisyonunda çok ciddi bir rekabet olduğunu’ söyledim. O da bana ‘umrumda değil, takım arkadaşlarıma çok büyük saygı duyuyorum ama gerçekten önemli bir oyuncu olduğumu kanıtlayacağım’ dedi. Bu da Yam Madar’ın karakterini ortaya koyuyor.”
Kendisinin ve Zeljko Obradovic’in basketbol anlayışından bahseden Itoudis, bu sistemlere adapte olmanın kolay olmadığını belirtti:
“Zeljko’nun kafası sürekli çalışıyor, aynı şey benim için de geçerli. Zeljko’nun takımlarında her zaman yeni ve farklı detayları görürsünüz, önemli olan oyuncuların bu detaylara nasıl adapte oldukları. Mesela PJ Dozier henüz Zeljko’nun oyun anlayışını tamamen benimsemiş midir? Bence bu sorunun cevabı hayır. Mesela Yam Madar’ın bizim oyun sistemimize adapte olması çok zor olmadı çünkü bizden önce iki yıl boyunca Zeljko Obradovic ile çalıştı. Sertaç Şanlı için ise durum daha farklı, tıpkı Partizan’da Frank Kaminsky örneğinde olduğu gibi. Zeljko takımlarında bazı ‘numaralar’ görürsünüz, mesela mola dönüşlerinde sahanın iki kısmında tamamen farklı hareket edebilirler. Ayrıca kısa beş veya uzun beş gibi birçok farklı strateji görebilirsiniz. Partizan’ın EuroLeague‘de Kızılyıldız ile oynadığı maçı izledim, maça harika başladılar ama sonrasında Kızılyıldız geri döndü ve öne geçti. Son çeyrekte ise Zeljko, o ana kadar hiç denemediği bir beşi sahaya sürdü. Bu sayede maçı kazandılar. Baskonia karşısında da farklı stratejiler denedi ama bu sefer kazanamadılar.” (Eurohoops)