Fenerbahçe BEKO eksik kadrosuyla çok büyük bölümünü önde götürdüğü, çok iyi mücadele ettiği maçın sonunu getiremedi ve son toptan da yararlanamayarak Partizan’a deplasmanda 85-84 kaybetti.
Dysahwn Pierre, Nick Calathes, Marko Guduric, Sertaç Şanlı’dan yoksun kadroyla sahaya çıkan Fenerbahçe, Tyler Dorsey ve Nigel Hayes ile farkı 14 sayıya kadar çıkardı. Sakatlıklar nedeniyle dar rotasyonla oynayan Fenerbahçe’de yorgunluklarla birlikte Motley’in erken beşlemesi savunma düştü ve Partizan oyuna ortak oldu. İlk yarıda 56 sayı atan Fenerbahçe ikinci yarıda 28 sayıda kaldı. Dar kadroyla oynanan maçta Fenerbahçe yönetiminin neden ve hangi şartlarla alındığını araştırması gereken Nathan Sestina da hiç katkı vermedi (20 dakikada 4 sayı, 0/5 üçlük, 2 ribaund)
Oyun dengede başladı, 5. dakika James Nunnally ve Tyler Dorsey’in 8’er sayısı ile 12-12 beraberlikle geçildi. Partizan’ın top kayıpları sonucunda Fenerbahçe 12-0’lık seri yakaladı ve skoru 8. dakika içinde Motley ile 24-15 lehine çevirdi. Periyod sonunda savunma konsantrasyonu düşen Fenerbahçe ikinci çeyreğe 27-23 önde girdi.
Nigel Hayes’ten gelen 5 sayıyla Fenerbahçe ikinci periyodun 3. dakikasında farkı 11 sayıya (36-25) çıkarınca Obradovic’in molası geldi. İlk 14 dakikada 10’da 7 üçlük atan Fenerbahçe skoru 39-29’a getirdi. Nigel Hayes’in 21 sayılık olağanüstü hücum performansıyla soyunma odasına 56-47 önde giden Fenerbahçe 9 üçlük isabeti buldu.
Dorsey ve Motley ile Fenerbahçe üçüncü çeyreğin 3. dakikasında farkı 14 sayıya (61-47) çıkardı, 4. dakikada kolay düdüklerle 4. faulünü alan Motley kenara gitti. Motley kenardayken Partizan hücum ribaundlarını toplamaya başladı ancak sayıya çeviremeyince 6. dakikada fark 65-54 ile devam etti. Fenerbahçe hücumda sorun yaşayıp top kayıpları yapınca fark 4 sayıya kadar geriledi, son periyoda 69-63 ile girildi. Fenerbahçe bu çeyrekte iki sayı bölgesinden isabet kaydedemedi: 0/8.
Uzun süre kenarda oturan Motley fark 2 sayıya (71-69) düşünce oyuna girdi. 6 dakika kala Frank Kaminsky skora eşitlik getirdi: 73-73. Motley 5:36 kala sorumsuzca faul yaparak 5 faulle maçı tamamladı. 4 dakika kala Kaminsky’nin fast break sayısı ile Partizan çok uzun aradan sonra öne geçti: 79-78. Scottie Wilbekin ile Fenerbahçe son 2:40’a 80-79 önde başladı. 1:19 kala Wilbekin Kaminsky’ye karşı daha çabuk ayaklarını kullanıp bitirdi: 82-79. Savunma hatası sonucunda 58 saniye kala boş kalan Kaminsky smaçladı: 82-81. Yam Madar’ın basit top kaybından sonra 38 saniye kala Smailagic smaçla Partizan’ın yeniden öne geçmesini sağladı: 83-82. Tribünlerin maç boyunca aleyhte tezahürat yaptığı Yam Madar 15 saniye kala bomboş atışı kaçırdı, Danilo Andjusic 11 saniye kala çizgiden farkı 3 sayıya 85-82 çıkardı. 7 saniye kala Wilbekin çizgiden farkı 1 sayıya (85-84) çekti. Partizan ön sahada top kaybı yaptı, 5.1 saniye kala hücum sırası bize geçti. Dorsey’in uzak üçlüğü sayı olmayınca maçı Partizan kazandı.
Öne çıkanlar…
Partizan: Alen Smailagic 13 sayı, James Nunnally 13sayı, 3 ribaund, 2 asist, Frank Kaminsky 15 sayı, 3 ribaund, 3 asist
Fenerbahçe BEKO: Johnathan Motley 11 sayı, 5 ribaund, Nigel Hayes 23 sayı (3/4 üçlük), 6 ribaund, 3 asist, Tarık Biberovic 10 sayı, 2 ribaund, 2 asist, Tyler Dorsey 18 sayı (4/8 üçlük) 4 ribaund, 5 asist, Scottie Wilbekin 9 sayı(1/7 üçlük), 2 ribaund, 3 asist
Senelerdir düzenli olarak takip ettiğim Euroleague maçlarını geçen sezon ve bu sezon , maç özetleri de dahil olmak üzere hiç izleyemiyorum. Basketfaul ve bazı başka yabancı basketbol siteleri sağ olsun haber , istatistik takibi yapabiliyorum ve bunlara bakarak gelip burada utanmadan gevezelik yapıyorum. Maçın devre arasında istatistiklere bakınca FB’nin kaybedeceğini hissettim. Şimdi ; özellikle son senelerde değil FB taraftarı arasında , Yunan basketbol kamuoyunda dahi antipatik bir hale gelse de Itoudis bu işlerden anlamayan bir adam değil, basketbol bilgisi ve tecrübesi yeterli, çalışkan birisi. Sonuçta geçen sene malum Sloukas ve Clyburn son saniye üçlükleri olmasa FB her iki kulvarda hedeflerine ulaşabilirdi. Tereddütle karşılanan transferlerin çoğunluğu ( Motley, Hayes Davis,Papagiannis,Madar) verimli ; ileride bu oyuncuların daha iyiye gitme ihtimalleri de var. Takım kurarken her şey istediğin gibi olmayabiliyor, Eurocup’ta başarılı olan Motley gelir gelmez Euroleague’de dominant oynadı mamafih Eurocup’ta finale çıkan Telekom’da katkı veren Sestina kötü durumda. Veya eski takımlarında görev adamı olan Nigel Hayes ve Papagiannis FB’de maç kazandıran oyunlar oynuyorlar vs vs. Diyeceğim şu ki devre arasında istatistiklere bakınca Nigel Hayes Davis’in yüzde yüz şut isabetiyle mükemmel performansı yanında Mahmutoğlu,Hazer hatta Mestoğlu’nun süre alamadığını görünce , maçın tamamında Hayes Davis’in süpermen gibi oynayamayacağı, yorulacağı belli olduğundan maçın sonunun istenildiği gibi bitmeyeceği aşikardı. Türk oyuncuların süre alıp alamamalarıyla ilgili komplo teorilerine , yabancı koçlara ya da menajerlere yönelik salvolara katılan birisi değilim, M. Mahmutoğlu ve Şehmuz Hazer’e de eleştirel yaklaşımlarım olmuştu geçmişte… Fakat Fb kadrosu bir dolu sakatla revire dönmüşken de oynatılmıyorlarsa da artık bunun açıklanabilmesi kolay değil. Oynamaya hazır değillerse de teknik yönetim onları hazır hale getirmeli yoksa bu işin sonu geçen seneler gibi olacak, üstüne çok yük binen oyuncular en kritik zamanlarda sakatlanacak. Yarın Motley,Nigel Hayes sakatlansalar ne yapacaksınız ? Maçın skoru belli olduktan sonra bu sefer özeti de izledim. Son pozisyonda pas alsa neredeyse turnikeye gidecek Tarık Biberovic’e pas vermeyen Wilbekin,Dorsey ikilisi de takım oyunundan, oyun okumadan , kritik anlarda doğru karar vermekten ne kadar uzak olduklarını maalesef göstermişler. Dar rotasyon tercihi ve özellikle Dorsey’e çok insiyatif verilmesi FB’nin kendi ayağına kurşun sıkmasına neden olabilir.
Türkiye’de sporcular soyadı ile değil ön adları ile anılır. Yani Mahmutoğlu, Hazer hatta Mestoğlu denilmez Melih, Şehmuz ve Yiğit Hamza olarak bahsedilir.
Ağzınıza sağlık, muhteşem bir yorum, bu maçta bile süre alamayan yerli oyuncular oturup biraz düşünsünler
Yav maç kötü, oyuncular kötü, koçlar kötü, spiker kötü, yorumcu hepsinden kötü…Tek bir gurur duyduğumuz olay var o en son!!! Bu sezonu Ataman’a atfedilen sözü değiştirip “Allah herkese İtoudis şansı versin sezonu” ilan etmiştim.Amma velakin o bile kurtaramadı İtoudis ‘i… Obra kızgındır ama niye!?! çünkü ; “Ataman’ın Efes’i kendini sürklase edince” son parıltısı sönmesin diye kaçtığı dönem aklına geliyordur.Bir kendi benchine bakıyordur bir fener benchine…La maçı Kamil kazandırdı KAMİLLLL!!! Obra bile şaşırdı bu işe… İtoudis’e bakıp iç geçiriyordur şu kadroya bak oyuna bak deyu!?!? Şimdi , İki veya üç maçını izledim Obra’nın…İyi okuyun Viçseverler; kabaca 3 planı var 1-Smailagiç ile oyunu açmak 2-Bugün olmayan Punter yaratıcılığı 3-Andusiç veya Avromoviç ile ikili oynamak burda takıma katkısı var bolca… Bu kadar oyun planı… Maçı kazandıran oyun ne? Kamil!!! Yav Obra bile inanamadı, son iki Wilbekin oyununa kadar Kaminsky’ın ayaklarına hücum ettirmedi İtoudis…Böylece oyunda daha fazla kaldı ve hücum da aynı setten en az 5 kez pota altından bomboş atış buldu!?!?Zaten Obra son 1.30 hücum savunma değiştirdi sadece uzunları!?!? Son topu da çok hatalı şekilde tam saha yerine yarı sahadan oyuna sokup, hediye etmek istedi maçı!?!?Beceremedi… Dönelim Çırağına!?!Elini öptü mü ustasının göremedim ama yine o kadar şansa rağmen maçı verdi ya la!?!!! Eyy İtoudis!!! yine aynı şeyleri yazmaya gerek yok… Ataman ‘ın Efes’ine uyguladığın taktik ilk yarı kusursuz işledi ama yine yine yine ikinci oyun planı kuramadın!? Burdan İbrahim ‘e gelelim.Eyyy Kutluay; biraz Ahmet Çakı’yı izle…Skora göre yorum yapıyorsun, tam eyyamcı yorumcusu…İlk yarı Hayes dışındaki , tüm aslında olmayan organizasyonlar (topu getir pas ver 3lük at ) başarılı olunca nasıl övüyordu oyunu!?!? Hatta asist sayısı çok iyi bile dedi ya la!?!? 3.periyot aynı oyun sürünce ama şutlar girmeyip 0 asist çekince takım, oldu mu sana bu ne biçim oyun!?!?! Üstüne maç başabaş olunca oldu mu hakemler tukaka!!! İbrahim yapıyorsun bu işi!?!? Spikerimiz ise habire Sertaç eksik diyerek 1.7 sayı, 1 ribaund, 0.7 asistle sezonun en iyi Fb’lisinin eksikliğinden bahsederek bizi gururlandırdı!?!??!!??? Yav İtoudis, adamlar maçtan ümidi kesmiş, sen gittin ilk yarı yıldızına -Hayes- tek set cizmedin , ATAMAN’ın Euroleague armağanı 3 top yönlendiricisi ile oynadın ikinci yarı sadece 4 asist yaptın, habire birebir oynatıp ya girerse diye şutlar attın, 3 kısa varken bu kadar 3luk üzeri oynarken Melih’i yine oynatmadın. seni iki kere kurtaran Papa tepeye çıkamayıp 3lük bulamayınca, aldığın maçı altın tepside sundun.Geçen hafta Oly, ortanı gole çeviremedi ama bu kez partizan ortandan golü attı. Haaaa gurur duyduğumuz olay ise ikinci çeyrek Ataman’ın 5 yıl süren döneminin etkilerini görmemiz.Obra’nın şutu olan 5 numarası ile oyunu açıp, skorda tutunması, İtoudis ‘in ise 3 yaratıcı kısayı aynı anda sahada tutması… Aman!!! Bu maç Şarköy İdman Yurdu’nun sezon başı hazırlık maçı yaptığı takımın futbolda Feneri yenmesi yüzünden çok konuşulmayacak ama Bugünkü Zalgiris-Efes maçı gibi üzerinde çok durulması gereken bir maç hatta klinik?!?!?! Efes yarın inşallah şimdi geç oldu…
Sestina gibi oyuncular kısıtlı bütçeleri olan takımların görev oyuncusu, Telekom gibi baskının olmadığı, rahat ortamda başarılı oldu diye her takımda ki Fb gibi beklentinin çok yüksek olduğu bir takımda başarılı olacak veya isteneni verecek diye bir şey yok zira kumaş belli. O’nun yerine mesela Brady Manek alınabilirdi, kısa sürede Tofaş’ta kalitesini gösterdi ve sezon başında da Kaunas’a transfer oldu, hem bütçeye uygun hem de dış şutu iyi, savunma yapabilen, basketbol zekası yüksek bir oyuncuydu ama sanırım menajer oyunlarıyla O veya benzerleri haricinde Sestina gibi bir oyuncu Fb’ye pazarlandı. Bunda tabii ki koçun da payı var, belki de menajerleri aynı kişidir kim bilir. Yönetim nedense ipleri olduğu gibi onun eline vermiş, Türk oyuncuların onun sayesinde göz göre göre değersizleştirilip, silinmelerine göz yumuluyor. Takım 4 önemli eksik ve Motley’in hakemler sayesinde erken faul problemine girmesine rağmen yine de başa baş oynadılar da Madar ve Wilbekin’in kaçırdığı şutları Melih kaçırsaydı ne tepki görürdü acaba? Elde öyle bir şutör varken kullanılmaması akla zarar da kulüpte Melih ve diğer Türk oyuncuların oynatılmamasını dert eden ve bu durumun hesabını soracak kimse yok ne yazık ki. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü ölüm yıldönümünde sonsuz saygı ve özlemle anıyorum, ruhu şad olsun…
Halil E.Ataman hangi takımın koçu? Dünkü maçta saha kenarında mıydı?
Ooooo ihtiyar nerelerdeydin…Açıyor musun sezonu…
Bu takımda Türk oyuncu olmak suç mu?Sırf Türk diye kesilen neredeyse pas tutan Şehmuz Melih sanki Yunan takımında oynuyor .Bu takım İtudis in çiftliğimi hiç hesap vermeyecek mi ?Djordjevic zamanında başarısız diye gonderildi,Tarihin en mücadeleci ve en adil forma dağıtılan takimiydi. Bir Fenerbahçeli olarak en mutlu olduğum maçlar onun zamanıydı.Herkes takım olarak savaşıyordu .Oldu olacak kulübün anahtarını da versinler İtudis e .Resmen geldiğinden beri Türk oyunculara yapmış olduğu sistematik yok etmeye, silmeye artık tahammülüm kalmadı.
Türk oyuncu olmak suç mu?Sırf Türk diye kesilen neredeyse pas tutan Şehmuz Melih sanki Yunan takımında oynuyor ?Djordjevic i zamanında başarısız diye gonderdiler,Tarihin en mücadeleci ve en adil forma dağıtılan takimiydi. Bir Fenerbahçeli olarak en mutlu olduğum maçlar onun zamanıydı.Herkes takım olarak savaşıyordu .Türk oyunculara yapilan sistematik yok etmeye, silmeye üzülmemek elde değil.Neredeyse maçların çekiciliği de kalmadı.