Hakem taraf tutar mı?
Ben tutardım. Zayıfı ezdirmemek için yalandan düdükler çalardım. Minik maçında sahanın en küçük oyuncusuna mutlaka sayı attırırdım, eve mutlu gitsin, basketbolu sevsin diye. Hatta, çocukları bellerinden yukarı kaldırarak, serbest atış attırmışlığım da vardır, resmi maçlarda.
Birinci Lig maçlarında da taraf tutardım.
İşte size bir örnek.
Kayseri’de Kayseri Meysu-Konya Kombasan maçı. O hafta Kayseri’nin bütün yabancıları kaçmış ve maç sadece Türk oyunculara kalmış.. Kombassan’ın kadrosu ise oldukça güçlü.
Oyun başladı.. 8-0.. 14-2.. Kombasan attıkça atıyor.
Durum 28-6 olunda dayanamadım ve daha sonra Fenerbahçe‘ye geçen Konya Kombasanlı Amerikalı Jeff Sanders’ı yanıma çağırıp, ayağına baktım ve oyuncu değişikliği işareti verdim.
Bir şey anlamadı ama kenara gitti.
Kombasan Antrenörü Murat Didin sordu: “Abi N’oldu?”
“Ayağı kanıyor” dedim.
Sanders’ın ayağını inceledi, bana döndü: “Abi ben kan göremiyorum.”
Murat’a cevap verdim: “Sen göremezsin, iç kanama var. Bu durumda bir daha da oyuna giremez.”
Durumu anladı, güldük.. Maç da 90-60 gibi bir skorla bitti. Sanders’in ayağındaki iç kanamayı görmesem, 150’ye 20 filan olacak. (Necip Kapanlı)