Pazar Basketbolu (Necip Kapanlı)

Hidayet Türkoğlu ilk TBF Başkanlığı’na seçildiğinde basketbolumuzun geleceği açısından ne kadar da ümitlenmiştik. 15 yıllık NBA kariyeri ona çok şeyler katmış, basketbolu en iyi oynayan ülkenin organizasyonundan çok şeyler öğrenmiş olmalıydı. Buna bir de Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlık görevinin getirdiği güç eklenince basketbolumuzu uçuracağını ummuştuk.

Aslında ilk dönemlerine kötü başlamadılar. Kafa yorup projeler ürettiler ama ekip olarak yöneticilik deneyimleri olmadığı için BGL‘den başka bir projeyi de hayata geçiremediler. Projelerinden biri Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği içinde okullara saha yapmaktı, hikaye oldu. Bir diğeri de ülkeye üçe üç basketbolu yaymaktı. Basketbolun temeli olan üçe üç basketbol hepimizi heyecanlandırmıştı ama maalesef lafta kaldı. Basketbolun ileri gittiği, Amerika, Sırbistan, Litvanya gibi ülkelerde her sokakta, hem mahallede mutlaka bir pota vardır. Çocuklar, anneler, babalar tek potada üçe üç oynar. Bu oyunda top herkesin eline değer, herkes hücum ve savunma yapmak, üstelik çabuk oynamak zorundadır. Bu da oynayanın fundamental ve şut olarak gelişimini sağlar.

Üçe üç basketbol adına hiçbir şey yapılmaması üzerine federasyondan birilerini arayıp, “Hiçbir şey yapmıyorsanız, belediyelerle işbirliği yapın. Üstü kapalı pazar yerlerinde kolonlara monte edilecek potalarla, onlarca saha kazandırabilir. Üstelik masrafsız…” demiştim. Ses çıkmayınca da bu defa Çankaya Belediyesi’nde spor Dairesi’nin başındaki kişiye aynı öneriyi yaptım. Onlar bu öneriyi uygun buldular ve pazar yerlerine potalar kurmaya başladılar. Haftanın en az 4 günü, aydınlatma olduğu için akşamları da semtin çocukları pazar yerlerinde basketbol oynayabiliyor. Bu iş gelişirse, belki ileride belediyeler Pazar Ligi dahi kurarlar…

Darısı diğer belediyeleri başına…