Merkezefendi’nin BSL’ye yükselişi sancılı olmuş, hakettiği verilmeyince BSL’ye çıkmak için fazladan bir yıl daha mücadele etmek durumunda kalmıştı… Belki de bu süreç Merkezefendi’nin savaşçı ruhunun, vazgeçmeyen, inatçı kimliğinin kaynağı olmuştu.
Denizli ekibi ligdeki dört sezonunda da düşmeme mücadele verdi, planlı ya da plansız oyuncu kayıpları sonucunda yarı yolda kadrosunu neredeyse yeniden kurmak zorunda kaldı… Planlı kayıplar, burada parlayıp lig devam ederken Avrupa kupalarında oynayan üst düzey takımlara giderken kulübe para kazandıranlardı… Plansız kayıplar ise sakatlık geçirenlerdi… Takımın temel taşlarını kaybeden hangi takım olsa bundan çok etkilenirdi, Merkezefendi ise koç Zafer Aktaş’ın deneyimi ve yönetimin direnci ile her defasında hamleler yapıp düzlüğe çıktı. Merkezefendi Belediyesi‘nin sezon ortasında yaptığı hamlelerden biri de Egehan Arna oldu.
Egehan Arna’nın son 4 maçtaki istatistikleri bir yerli için çok alıştığımız verilerin çok üzeride… 17.5 sayı, yüzde 64.2 üçlük, 6.7 ribaund, 2.7 asist
İSTATİSTİKLERİ
Türk Telekom maçı… 20 sayı (6/10 üçlük), 5 ribaund, 1 asist…
Fenerbahçe maçı… 20 sayı (6/8 üçlük), 10 ribaund, 6 asist, 2 top çalma…
Anadolu Efes maçı… 8 sayı (2/6 üçlük), 6 ribaund, 2 asist…
Manisa Basket maçı… 22 sayı (4/6 üçlük), 6 ribaund, 2 asist…
Egehan Arna 18-23 yaş arasında 5 sezon Fenerbahçe’de oturdu. Kimileri Zeljko Obradovic‘in antrenmanlarına çıkmanın, başka bir takımda oynayıp süre almasından iyi olduğunu söylese de gerçek öyle değildi. Açıkçası Egehan yerinde saydı oysa büyük bir potansiyeli vardı. Sonrasında Beşiktaş’ta iyi oynamaya başlayınca yine bir kariyer planlama hatası ile Anadolu Efes’e geçip oturdu. Beşiktaş’a döndü, yine fena oynamadı ancak devamında Bahçeşehir’de sakatlığın da etkisiyle yeterli süre bulamadı. Şimdi ise Merkezefendi’de kariyerinin en parlak günlerini yaşıyor ve artık Milli Takım için önemli bir aday.
Diyeceğimiz odur ki, Türkler de basketbol oynar… Doğru takım ve en önemlisi ona güvenini esirgemeyen koç… An itibariyle Egehan Arna, Merkezefendi’de sadece koçundan değil, takım arkadaşlarından da aldığı güvenle kritik anlardaki en emin ellerden biri…
Egehan 27 yaşına geldi, çok genç olmasa da önünde daha çoook uzun zamanı var… Ama filmi geri sarıp 10 yıl öncesine dönsek ve Egehan’a sorsak: Kariyer planlaman aynı olur muydu?
Yalovaspor‘una bu haftaki Darüşşafaka maçını izlerken Yiğit Onan ile Boran Güler de bu maç özelinde iyi süre aldı ve etkili yerli performanslarıyla içimizi ısıttı. Elbette büyük oyuncu çıkaramayışımızın başka birçok nedeni daha var… Kariyer planlaması da bunlardan biri… Doğru takım, doğru koç…
Her oyuncu her seviyede basketbol oynayamaz. Egehan kendisi için doğru seviyeyi buldu…
Her oyuncunun hangi seviyede
oynayabileceğini,limitlerini ancak sürekli oynatılırlarsa bilebiliriz ki öyle bir şey yapılmıyor…
Egehan ve diğer potansiyelli Türk gençler ve tecrübeliler para için büyük takımlarda figüran olmayı kabulleniyorlar bu da onların gelişimini ciddi şekilde etkiliyor. Kulüplerin para için hemen başarı talep etmeleri,Türk koçların sadece kendilerini düşünmeleri, menajerlerin her şeyde söz sahibi olmaları, ebeveynlerin çocuklarını para kazanma makinesi olarak görmeleri,
başta vasat veya potansiyeli olan gençler olmak üzere yabancılara neredeyse sonsuz kredi verip Türk oyunculara adil rekabet ortamı yaratılmaması da Türk oyuncu geliştirememe konusunda en önemli faktörlerden.
Her sezon sonu ilgili manejerin ayrıcalıklı oyuncuları için Türkiye pazarına uyguladığı pazarlama taktiği! Oyuncu parlatma ve pazarlama ayakları…. “Değerli basketbol severler şu elimde görmüş olduğunuz alet limondaki suyun tamamını eksiksiz bir şekilde çıkarmaya yarayan ve her evde olması gereken çok kullanışlı bir alettir. Dilerseniz portakal ……..” Ve bu taktik her seferinde tutuyor….😆
Yıllar önce Guduric ile kıyasladınız Guduricin bile tırnağı olamaz. Sert bir maçta asla performans veremez o fizikle
Efesin başında Çıvgın olsaydı, playoff da elenmezdi.
Erkan, Doğuş doğru zaman ve sürelerde oynar fark yaratırdı.
Rob Gray sakatlanınca Buğrahan final four’da 20 dk dan fazla süre aldı, takım maçta 15 sayı geri düşünce sadık emir attığı üçlükle takımı geri döndürdü,Efes havlu atmak üzereyken Erkan,Ercan ve Doğuş takımı seride tuttu ve son maçta biraz daha süre alsalardı belki de pana’yı eleyecektik!
Yani?… Eleştiriler Türk oyunculara değil. Ayrıcalıklı olanlara….