Basketbol oyunculuğunun ardından 20 sene profesyonel basketbol hakemliği, TV yorumculuğu, köşe yazarlığı gibi farklı bakış açıları ile sporun içinde olan biri, bu arada altyapı ve lig oyuncusu bir voleybolcu velisi olarak “Sporcu Velisi” kavramına madde madde açıklık getirelim…
Sporcu Velisi nedir? Nasıl olmalıdır? Nasıl olmamalıdır?
1-Sporcu velisi olmak, seyirci olmaktır. Çünkü bu oyunu çocuğunuz oynuyor siz de tribünde seyrediyorsunuz. Siz bu oyunun bir parçası değilsiniz, sadece destekleyicisisiniz. Sadece çocuğunuzun değil oynayan her çocuğun destekleyicisi olmalısınız. Rakip takımdaki çocuğu tribünde belinize kadar sarkarak yuhalamak çocuğunuzu desteklediğiniz anlamına gelmez sadece sizi gülünç duruma düşürür. Böyle davranışlar ilerde çocuğa da model olacaktır. Lütfen yapmayın.
2-Altyapıda tecrübeli ve bilgilerini aktarabilen bir antrenör belli bir yaşa kadar etiket bir kulüpten çok daha fazlasıdır. Belli bir seviyeye geldikten sonra etiket kulübe gitmek zaten kaçınılmaz olacaktır. Ama çok küçük yaşta bu tercih edilmemelidir. Tabii ki tercih edilebilir ama her an fiziksel olarak erken gelişmiş, boyu daha uzun, motorik hareketleri daha gelişmiş bir çocuk gelip sizin çocuğunuzun önüne geçebilir veya antrenör benzer kabiliyette 2-3 çocuktan sadece birine de şans verebilir bu onun seçimidir doğrudur veya yanlıştır. Bunu zaman gösterecektir. Böyle bir durumda sahada olabileceği bir kulüp onun için en iyi seçenektir. Eğer antrenör tarafından tercih edilmiyorsanız orası sizin için yanlış adrestir. Oyuncu olmanın en önemli yanı oynamaktan geçmektedir. Ama günümüzde birçok velinin /oyuncunun etiket kulüpte olalım tercihi oyuncu adayının şansını her geçen gün azaltmaktadır.
Unutmayın ki altyapıda kazanılan madalyalar sadece güzel bir hatıradır. Lig oyuncusu olmak istediğinizde kimse kazandığınız madalya sayısına bakmayacaktır.
3- Üst düzey oyuncu olmak bir projedir. Etiket takıma gitmek üst düzey oyuncu olacağınız anlamına gelmez. Buradaki en önemli soru; çocuğunuzun üst düzey oyuncu olmasını siz mi istiyorsunuz yoksa çocuğunuz mu istiyor olmalıdır? Bunu sadece siz istiyorsanız bilin ki sonucu hüsran olacaktır. Farzedelim bunu çocuğunuz da istiyor, o zaman çocuğunuzun deneyimli bireysel bir antrenörü, güncel bilgilere sahip bir performans koçu, fizyoterapisti, diyetisyeni ve mental koçu olmalıdır. Siz sadece sağlayıcı olmalısınız. Türkiye‘de bu söylediklerim olanakların hepsini sağlayacak bir kulüp yok. Yapmaya çalışanlar var ama yetersiz, yüzeysel yapılan çalışmalar var ama takibi yok.
Bu olanakları sağlayamıyorsanız çocuğunuzun üst düzey oyuncu olma şansı yok gibidir. Bu arada bu tempoda akademik bir okul okumanın mümkünatı yoktur. Türkiye’de sistem buna uygun değildir çünkü bir yerden sonra bir yol ayrımı olacak ve birini seçmek durumunda kalınacaktır. Bunun için altyapının kulüp bazında değil okullar bazında devamlılığı sağlanmalıdır.
4-Sporcu velisi olmak antrenör gibi düşünebileceğinizi göstermez. Siz öncelikle kendi çocuğunuza konsantresiniz onun hataları size batmaz ama diğer çocukların en ufak hatası hele çocuğunuz oynamıyorsa size batar. Ama size hata gibi gelen bu durum antrenör için önemli olmayabilir. Ayrıca antrenörlerin sadece 2 gözü vardır bu sebeple takımdaki 14 oyuncunun bütün hatalarını göremeyebilir görse bile her seferinde düzeltemeyebilir. Bir oyuncuya daha fazla tolerans gösterebilir. 2-2.5 saatlik bir idmanda sadece temel hatalar üzerinde durabilir oyuncu bazında yapacağı düzeltmeler için vakti olmayabilir ve öncelikle majör hatalar üzerinde durabilir. Ya da bu eksikleri söyleyecek tecrübesi de olmayabilir.
İşte bu yüzden deneyimli bireysel antrenör ile yapılacak kaliteli tekrar oyuncunun gelişimine çok faydası vardır. Eğer bu bir proje ise kulüp ve bireysel antrenör, performans koçu, diyetisten hepsi ortak bir payda altında çalışmalıdır. Kulübün beyaz dediğine bireysel antrenör siyah derse hiçbir fayda sağlamaz. Bu projeyi hayata geçirecek bir kulüp tercih edilmelidir. Birkaç sene içinde olacak gelişimden sonra bu etiket kulüpler zaten çocuğunuzun peşinde koşmaya başlayacaktır. Tabii ki etiket kulüpten çıkan oyuncular vardır ama bu oyuncular çıkana kadar elenen, gözardı edilen, küstürülen bir çok çocuktan biri sizin çocuğunuz olabilir. Bunun için ya kalıp savaşmak tabii ki bir çözümdür. Ama oynama şansı bulamıyorsanız zaman kaybıdır.
5-Sporcu adayı konfor alanından çıkmalıdır.
Sporcu velisi olmak çocuğu idmana, maça götürmeyi gerektirebilir ama bu sizin seçiminizdir. Kendisi de bunu becerebilmelidir. Konfor alanından çıktıkça bu sporu gerçekten yapmak isteyip istemediğini daha net göreceksiniz. Yıllarca bunun için mi buraya gidip geldik konusu kimseyi bağlamaz. Ya da sizin çocuğunuza bir öncelik sağlamaz.
6-Torpil günümüzde her yerde var. Kulüp başkanının oğlu, bilmem ne partisinin başkanının kızı veya yeğeni, eski milli antrenörün, federasyon yöneticisinin torunu gibi birçok örnek karşınıza çıkacaktır. Bu kişiler yeterli veya yetersiz olmasına karşı sizin çocuğunuzun önüne geçebilir ama siz güçlü ve iyiyseniz bu uzun sürmez. Sürüyorsa orda durmamalısınız.
7-Sporcu velisi çocuğuyla maç hakkında konuşmamalıdır. Hele maç esnasında tribünden antrenör gibi devamlı kaş, göz işareti yapmak, bağırmak, çağırmak, kendini duyurmaya çalışmak çocuğun daha çok dikkatini bozar. İnanın ona destek değil köstek olursunuz. Bu sadece sizin şovunuz olarak tribünlerde konuşulur. İçiniz içinizi yese bile sakin kalmanız gerekmektedir. Eğer çocuğunuzun gözleri maçta devamlı sizi arıyorsa bu bir felakettir. Sizden göreceği olumsuz tepkiler onu daha çok baskı altına alacak ve daha çok hataya sürükleyecektir. Siz tabii ki çocuğunuzu izleyeceksiniz ona konsantre olacaksınız ama ona bunu maç içinde hissettirmemelisiniz. Çocuğunuz performansı ile ilgili bir yorum isterse yüzeysel konuşmalı ve detayları için antrenörü ile konuşması daha sağlıklı olacaktır. Sen neden az oynadın, neden şut atmadın, pas vermedin yorumları çocuk için güven sarsıcıdır ayrıca antrenörünü sorgulayan sorular çocuğun takım arkadaşlarına, antrenörüne ve kulübüne saygısının kaybolmasına neden olur.
Dediğim gibi mutlu olunmayan yerde kalınmamalıdır.
Sonuç olarak Sporcu velisi olmak zordur, oyuncu adayı velisi olmak çok çok zordur. Eğer denklem doğru kurulursa ve sabredilirse başarılı olmamak için bir sebep yoktur. Çok fazla fedakarlık gerekir. Karşılığı olmayabilir.
Sporcu velisi olmanın en güzel yanı; çocuğun ile beraber güzel anılar biriktirmek, çocuğunuzun spor yaparak mutlu olduğunu görmektir. Göreceksiniz ki hayatında sporla kazandığı dostluklar çok daha sağlam olacaktır. Herkes sporcu olmak zorunda değildir ama spor yapması hem sağlık, hem arkadaşlık ilişkileri, baskı altında karar verme gibi kişisel gelişime etkisi olan yönlerin gelişmesinde çok önemlidir.
En önemli kazanımlar da bunlardır.
Harika, tam aradığım bir yazı olmuş, tebrikler dostum.