Federasyon Başkanı Hidayet Türkoğlu, Milli Takım ve devşirmelerle ilgili olarak 20 Ağustos’tan sonra açıklama yapacağını söylemişti. Elenmemiz hepimizin canını sıktı, elbette o sorumlu kişi olarak daha da fazla üzülmüştür. Bu nedenle yapması gereken açıklamayı onun adına ben üstlendim… Bununla idare edin… (Necip Kapanlı)
Bildiğiniz gibi dünyanın parasını vererek İstanbul’a aldığımız Olimpiyat Ön Elemeleri’nden önce devşirmelerle ilgili süreç konusunda maçlar bittikten, yani 20 Ağustos’tan sonra açıklama yapacağımı söylemiştim. İşte sözümde duruyor ve Ağustos ayı bitmeden açıklamamı paylaşıyorum… sadece devşirmeler değil, kamuoyunun ilgi duyduğu diğer konulara da değineceğim…
Şu bir gerçek ki devşirmelerle ilgili süreci iyi yönetemedik. Wilbekin’le hiç karşılaşamadık, belli noktadan sonra Larkin de kontrolümüzden çıktı. Yahu, voleybol milli takımlarını seyrediyorum. Devşirmeler sanki diğer oyuncuların çocukluk arkadaşı… Ne güzel havaları var.
Herşeye rağmen Ön Eleme Grubu’ndan birinci olarak elemelere katılma hakkını elde etmeyi bekliyorduk. Beceremedik. Demek ki biz Amerika‘da incelemeler yaparken, basketbolumuzda ciddi bir düşüş olmuş. Bundan dolayı basketbolseverlerden özür dileriz.
Beceremediğimiz başka birçok konu var. Göreve geldiğimizde Türkiye‘nin çok yerinde basketbol oynanırken, salonları voleybola kaptırdık, Ankara’nın doğusunu tamamen bitirdik. Çok önem verdiğimiz liglerin marka değeri azaldığı için liglerin isim hakları, TV yayınları konusunda tatmin edici sponsorluk anlaşmaları yapamadık ve kulüplerin gelirlerinin düşmesine neden olduk.
Altyapılarda doğru projeler hazırlayamadık, milli takımlarımızı ekonomik nedenlerle geçmiş yıllara göre yeterince hazırlayamadık, U16 Kız Takımımız B Ligi’ne düştü. Düşeceğimizi bilsek şampiyonayı İzmir’e alır mıydık? Takıma o yaş grubunu bilen antrenörleri mi getirmeliydik? Kadın basketboluna o kadar uzağız ki… Ne bilelim?
Her kararı kulüplerle birlikte verdiğimi söylüyorum ama bazen yukarılardan gelen talimatları uygulamak zorunda kalıyor ve kulüplerin düşüncelerini alamıyorum. Zaten Milli Takım antrenörü konusunda da emir yukarıdan gelmişti. Göreve ilk geldiğimizde bugünkü milli takım antrenörüyle her konuda anlaştıktan sonra da başka çevrelerden tepki almış, o tarihte fikir değiştirmiştik? Beni anlıyorsunuz, değil mi? En azından anlayanlar anlamayanlara anlatsın…
Bir ara camiayı bir araya getirdik, camiadan imkanı olmayan hastalanmış kişilerle ilgilendik ama baktık ki bunu başaran arkadaşımız BİDEV’den birileriyle görüşüyor… Birlikteliğimizi sonlandırdık…Herşey bizim kontrolümüzde olmalı… Bu BİDEV de nereden çıktı? Yoksa bize rakipler mi?
Bahis konusunda hakemler, oyuncular, antrenörlerle ilgili duyumlar alıyoruz. Yetkimiz yok ki? Acaba savcılığı göreve mi çağırsak? Ne dersiniz?
Kaynak bulmadan Abdi İpekçi’yi yıkmamızın yanlış olduğunu sonradan anladım. Aradan 4 yıl geçtikten sonra konuyu formüle ettik ve inşaata başlandı. En büyük hayalim Basketbol Gelişim Merkeziydi. Ama asıl konu, modern tesis, otel, harika çalışma ortamı değil… O binaya ruh verip en iyi çalışmaların yapılacağı ortamı donanımlı insanlarla sağlamak. Eski mahalle arkadaşlarımdan ve birlikte basketbol oynadığım jenerasyondaki kardeşlerden ricam şu: Sizi ne kadar kolladığımı biliyorsunuz ama Gelişim Merkezi’nde görev almak için beni sıkıştırmayın.
Çok pahalı danışmana, çok pahalı hukukçulara karşın neredeyse bütün kararlarımız Tahkim’den dönüyor. Acaba nerede hata yapıyoruz?
Federasyonun ekonomik durumu iyiyken yurt dışı organizasyonlarına özel uçakla girmemizin, camianın dışından kişileri götürmem eleştirildi. Ben federasyon başkanı olarak istediğimi yapma hakkına sahip olamayacaksam neden seçildim ki…
Göreve ilk geldiğimizde ne kadar hevesli ve istekliydik. İyi işler de yaptık, BSL’de yabancı sayısını azalttık, yabancı antrenör kriteri getirdik, BGL’yi kurduk. Ama işler kötü gitmeye başlayınca moralimiz bozuldu, enerjimiz azaldı. Benim paraya pula ihtiyacım yok. Canım çok sıkılırsa tamamen Orlando’ya yerleşirim.
Siz de kabul edersiniz ki iyi oyuncuydum. Yıllarca NBA‘de üst düzey oynadıktan sonra elde ettiğim birikimle federasyon başkanı olarak başarılı olacağımı düşünmüştüm. Belki de yanılmışımdır…
Saygılarımla…
Güzel bir ironi yazısı ama eksik:
Takımların menajerlerine, koçları bizim istediğimiz kişiler olmadığı için takımları ligden düşürdük,
Hakemlerin menajerlik şirketleri ile içli dışlı olmalarına izin verdik,
Yayın hakkını başka bir kuruluş kazanmasına rağmen, üstten gelen baskılarla başka bir kuruluşa verdik (geççmişte Tivibu’nun alması).
Hiciv,Nükte,Yerme,Germe(ay pardon yaa,dilim pardon elim yazıverdi,)Alay hepsi vallahi çok güzel uymuş..Gerçi uymasa da uydururduk daaa…Bir tek başlığa takıldım ben ammaa!!Bence “HEDO&ÖMER şti.”daha uygun düşerdi
Necip bey, lütfen haksızlık yapmayın..konu sadece devşirme oyun kurucunun bu takıma gelmemesi veya oynayamaması elenme sebebimiz olduğunu düşünmek hata olur. basketbol milli takımının 12 kişilik kadroyu seçen belirleyici Asrın lideri mi? hido mu ? yoksa iki avrupa şampiyonu apoletli GERGİN mi? hele bu saatte çıkıp fiba ya; bu turnuvayı Türkiye ye para karşılığı aldığını beyan etmek ; komple YANLİŞ?..Ayrıca U14+U16…vdiğerleri 6+ümit milli takım seviyesinde her Dünya/avrupa şampiyonalarına katıldığımız veya çağrıldığımız zannedip; başarı veya başarısızlıkların temeli altyapıdaki hiç bir çocuğumuz kulüpler seviyesinde hiç bir takımda oynatılmıyor.Türkiye de bütün zaferler kazanılan bir maçla başladığını zannediyor ve sonraları hüsran ve gençler tecrübe yapamadan antreman oyuncusu olarak hayatlarını devam ediyor yada 2.lig e düşüyor ve oraya ait olduğunu hissediyor ve bir daha sıçrama göremiyor.. bu oyuncuların adlarının saysam bitmez..Acaba Hido/Kerem tunçeri nin gençlik yıllarında(15/16 yaşları) EFES /GS da oynatılırken farkı bulursanız bu işi çözersiniz..basketbolsuz kalmayalım
Ülke nasıl yönetiliyorsa basketbolda o şekilde yönetiliyor.Bir problem yok.Turkiye her noktada çökmüş durumda.Bu ekonomik krizde bu kadar gereksiz paralarin harcanmasi cok saçma.Tbl de 3 4 takım sezon ortasına gelmeden paraları odememeye başlayacak.Digerleri de geç ödeyecek.Körler sağırlar birbirlerini ağırlar ülkesi burası.
Sevgili Necip Kapanlı,
BSL’de hakem faciaları, sonucu etkileyen yönlendirmeler vs daha pek çok konuda çok daha fazlası var. Ama bu kadarıyla bile çok güzel bir yazı olmuş. Tebrik ediyorum.
Merak ettiğim, bu yazı üzerine Federasyon yetkilileri utanmışlar mıdır? Utanmış olmalarını umuyorum. Saygılar
Malumun ilanı.. Bu da bir şey…
Ligimizin kalitesinin üst düzey olması Türk basketboluna bir şey kazandırıyor mu onu düşünüyorum. Ligimizin kalitesi gereğinden fazla mı yüksek? Genç oyuncularımız neden bu ligde süre alamıyor? Bence bu konuyla başlamalıyız. Yabancı sayısını 4’e düşürmeliyiz. Bakın voleybolda kulüp takımları ve milli takım paralel büyüyor, başarılar elde ediyor. Ama basketbolda bunu yapmayı başaramadık. Peki bunu istemiyorsak yapmamız gereken nedir? Euroleague şampiyonları çıkarmamızın milli takıma pozitif bir etkisi oldu mu? O halde neden başka bir yol denemiyoruz?
Evet başa geldiğinizden beri basketbol geriye gitmeye başladı basketbolun sadece istanbul da oynandığını sandınız hata yaptınız düzelttiniz mi hayır, anadolu da gençlere hedef takımlar olarak kurulan bölgesel ligi bitirdiniz u18 e gelen gençler basketbolu bırakıp başka taraflara yöneliyor geleceği olmadığı için, bir de üstüne geçen sene 30 bin olan katılım parasını 100 bin yaptınız elinize sağlık sıvamaya devam
Yaşadıklarımıza teknik yorum luks gelir. Bu biraz da kişilik ve vicdani bir durum. Yıllar önce uykusuz kaldığım NBA maçları için üzülüyorum. Hayat insanı ummadıklarını gösteriyor.