Cumartesi, Temmuz 27, 2024
spot_img

BSL’de 18. Haftanın Analizi (Erdi Özten)

GALATASARAY EKMAS: 90 – ALİAĞA PETKİMSPOR: 88

  • Galatasaray; ikili oyunlarda ki agresif çıkışlara karşı topu iyi çevirerek başladığı ve Halilovic’i çembere yakın topla buluşturdu hücumlarda skor bulurken, dışarıdan düşük yüzdelerde kaldı. Petkim ise tekli tarafa oynanan ikili oyunlarda, devrilen oyuncuya kontak yapan savunmanın köşeye rotasyona gitmesiyle ortaya çıkan 2×1’ler üzerinden pozisyon yaratırken, rakibine benzer şekilde isabet bulmakta zorlandı. Ev sahibi ekip ikili oyunlar sonrası oluşan 1×1’ler üzerinden yüzdelerini yükseltip öne geçerken, Mahir’in kısa devrilme opsiyonlarını kullanan ve iyi hücum ederek net pozisyonlar bulmaya devam eden Petkim şut ritmini yakalayamadı. Galatasaray hücumlarında ikili oyunlardan sonra akıcılığın azaldığı ve Halilovic’in kısa devrilmeler sonrası verdiği kötü kararlarla pozisyon kalitesinin düştüğü bölümde; deplasman ekibi aradığı şut katkısını Emre’den alarak ve hücum ribaundlarında etkili olarak skora ortak oldu. Ev sahibi hücumları uzunların pas istasyonu olamadığı bölümlerde istenilen pozisyon üretimine ulaşamayıp, çok sayıda dış atış denemesiyle şekillenirken; Petkim ribaund etkinliği, çembere atak kararlılığı ve buna paralel bulduğu serbest atış sayılarıyla oyunu dengede tuttu.
  • Ağırlıklı olarak Galatasaray’in dışarıdan, Petkim’in içeriden denemelere devam ettiği oyunda; ev sahibi ekip savunma enerjisini yükselmesine paralel tempoyu yükseltmeyi başardığı bölümle ivme kazanırken; Petkim, Simmons’un boyalı alan sayıları ve kısa devrilmeler üzerinden hücum akışına verdiği katkıyla cevap verdi. Normal sürenin son bölümlerinde, Efianayi’nin ikili oyunlar sonrası çember ataklarıyla fark yarattığı sekansla farkı açan ve son 40 saniyeye 6 sayı önde giren Petkim avantajını koruyamadı. Savunmada topun üzerinde ki agresifliğiyle uzatmaya giren deplasman ekibi, hücumda da rakibin ikili oyun savunmasında kısalara verdiği alanı skorer isimleriyle değerlendirerek tekrardan avantaj elde etti ve iki dakika kala farkı 7 sayıya çıkardı. Bu noktadan sonra ise fiziksel kontağı üst seviyeye çıkartarak rakibe sayı izni vermeyen Galatasaray; iç dış dengesini bulmakta zorlandığı günde, ribaundlarda yaşanan büyük soruna rağmen farklı sekanslarda yakalanan bireysel hücum performanslarıyla galibiyete ulaştı. 1-2 rotasyonunda üç yabancısını tercih ettiği günde, Thomas’ın çembere atak yapabilirliğini ve topsuz oyun katkısını arayan Petkim; boyalı alanı agresif kullanma çabasını düşük yüzdelerden dolayı skora yansıtamayıp, 48-27 lik ribaund üstünlüğüne sahip olduğu maçtan mağlubiyetle ayrıldı.

REEDER SAMSUNSPOR: 71 – MANİSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE SPOR: 77

  • İki takımında düzenler içinde topu iyi çevirerek tempolu hücumlarla ve iç dış dengesini bulmayı başararak başladığı oyunun ilk bölümünde denge hakimdi. İlerleyen bölümde kısalarının hem ikili oyunlar hem çıkış oyunları neticesinde savunma dengesini bozmasıyla pozisyon üreten ve rakibin yüzdelerinin düşüşüyle ortaya çıkan açık saha fırsatlarını kullanan Samsun yakaladığı sekansla beraber farkı açarken; maçın başından itibaren istediği savunma sertliğini yakalayamayan Manisa, önceki maçlara nazaran daha geniş rotasyonla oynamaya çalıştığı maçın bu bölümünde hücum ritmini kaybetti. Ana rotasyonuna dönerek savunma konsantrasyonunu yükselten deplasman ekibi, hücumda ikili oyunlar sonrası köşe yardımını ve adam değişme sonrası oluşan ters eşleşmeleri cezalandırıp arka arkaya bulduğu dış atışlarla skora yaklaştı. Hücum ritmini kaybeden Samsun, tempoyu ayarlamakta zorlandığı ve top kayıplarıyla rakibe kolay sayı izni verdiği bölüm sonunda farkı koruyamayarak devre sonunda oyunun dengeye gelmesini engelleyemedi.
  • İkili oyunlar sonrası uzunların bitirici ve pas istasyonu olarak hücumların akışına değerli katkı verdiği bölümle beraber denge devam ederken, tempoyu yükseltme çabası iki takım adına da top kayıpları ve isabetsiz atışlar neticesinde istenen sonucu vermedi. Samsun’da Washington’un, Manisa’da Russell’ın skora verdikleri katkı ve etraflarına yarattıkları pozisyon kalitesiyle etkili olduğu dakikalar sonunda oyun ortada kalmaya devam etti. İki takımında ikinci kısayı bulamadıkları oyunda, Luther perdeleme sonrası dışarı açılmalar sonrası verdiği katkı ve hücum ribaundlarında ki etkinliğiyle takımı adına faktör oldu. Savunma sahasında fiziksel oyun kalitesini yükselten Manisa, rakibin yakaladığı boş atışları değerlendirememesi sonucu son dakikalarda kontrolde kaldı. Asist ve hücum ribaundu sayılarında ki üstünlüğünü, ikinci yarıda ki savunma performansıyla anlamlandıran deplasman ekibi galibiyete ulaştı. Yüzdesel anlamda rakibinden önde olmasına karşın, çoğu sevdiği yüksek tempoları ararken yaptığı 19 top kaybı ile büyük sorun yaşayan Samsun ise sahadan mağlup ayrıldı.

BEŞİKTAŞ EMLAKJET: 88 – BURSASPOR INFO YATIRIM: 59

  • Bursa, rakibin uzunlarda ters eşleşmeyle başladığı ilk bölümde yüzü dönük 1×1’ler ile Young-Delgado eşleşmesini kullanırken, Beşiktaş adına ise Matthews’in sola atakları üzerinden gelişen opsiyonlar ve Delgado’nun hücum ribaundlarında ki performansı öne çıktı. Hücumda kısa yaratıcı problemi olan Bursa’da; Brown’ı 2 numaraya atıp, 3 uzuna dönülen bölümde organizasyon problemi daha da büyüdü ve oyunun ilk kırılım noktasında tempoyu yükseltme şansı yakalayan, yarı sahada 1×1’ler üzerinden yüzdeli atışlar bulan Beşiktaş kontrolü ele geçirdi. Hücumda ritmini bulamayan, 3 uzun ve Semih-Hamilton kombinasyonlarıyla arayışlarına devam eden deplasman ekibi; rakibin agresifliğinden kaynaklı oluşan serbest atış sayıları dışında çözüm üretemedi. Farkı elde ettiği bölümde Bursa’nın denediği kombine savunmasına karşı sorun yaşayan ve genel olarak devre boyunca organizasyon üzeri istediği üretkenliği yakalayamayan Beşiktaş ise savunmasıyla yarattığı açık saha fırsatlarına ek olarak sahada ki enerji farkının hücum ribaundlarına yansıması ve bireysel çözüm üretebilecek isimlerin rakibe oranla fazlalığı sayesinde kontrolde kaldı.
  • Bursa’nın savunmada ki istekli başlangıcına paralel Beşiktaş’ın yarı saha hücumlarında elde edemediği akıcılık, deplasman ekibine geçiş oyunu fırsatları yarattı ve bulunan dış atış isabetleriyle fark tek hanelere indi. Buna karşın Bursa adına yarı sahada ki yaratıcılık problemi devam etti ve hücum 1×1’ler ile topun dönmediği ikili oyunlarla şekillenmeye devam etti. Beşiktaş ikili oyun savunmasında; Floyd’a agresif çıkarak rakibin ana yönlendiricisinin karar verici olmasını engellerken, diğer isimlere daha aşşağıda konumlandırdığı ve 2×2 kaldığı savunmasıyla alternatif yaratıcı sayısı az olan rakibinin opsiyonlarını sınırladı. Bursa kombine savunmasıyla rakibin organizasyon kalitesini düşürdüğü ve yine tempoyu yükselterek bulduğu sayılarla farkı bir nebze azaltsa dahi bu dönemde özellikle Needham savunmasında yapılan kritik alttan geçme ve eşleşme hatalarını dış atış isabetleriyle cezalandıran Beşiktaş rakibinin direncini kırarak farkı açmaya devam ederek galibiyete ulaştı. Belli bölüme kadar savunma çabasıyla oyundan kopmayan Bursa ise hücumda yaşadığı sorunlara paralel son bölümde direncini kaybederek, 10 asistte kaldığı günde sahadan mağlup ayrıldı.

BAHÇEŞEHİR KOLEJİ: 105 – FENERBAHÇE BEKO: 110

  • Fenerbahçe, kısalarının gerek yarı saha gerek geçiş oyunlarında yakaladığı 1×1 ve ikili oyun opsiyonlarını kullanarak pozisyon üretmekte başarılı olurken; hem penetre savunmasında hem de ikili oyunlar sonrası ters taraf yardımlarında problem yaşayan Bahçeşehir, savunma sahasında yumuşak bir başlangıç yaptı. Hücum sahasında ise Scrubb-Boutsiele ikili oyunlarıyla, 4 numaradan süre alan Papagiannis’e karşı Cavanough’un çıkış oyunlarını ve perdeleme sonrası açılmalarını kullanmak isteyen ev sahibi ekip, yakaladığı geçiş oyunlarını da iyi kullanarak skoru dengede tuttu. Oyunun devamında; savunmada hem toplu hem topsuz oyunlarda ki perdelemelerde kontağı kolay kaybetmeye devam eden rakibine karşı; ilk aksiyonda bulduğu boşlukları kullanan ve ikinci üçüncü ataklarla çeşitlendireren Fenerbahçe farkı çift hanelere çıkardı. Taylor’un yokluğunda, Scrubb’ın da kenarda olduğu dakikalarda; Bouteille’in yönlendirici olduğu bölümler onun daha çok kendi şutunu bulmaya çalıştığı denemeler neticesinde, ev sahibi adına tempo ve akıcılığı aşşağı çekti. Papagiannis+4 kısa denemesiyle sahada kaldığı bölümde savunma performansını arttıran ve yüksek tempoyu daha kolay bulan deplasman ekibi, hem kolay sayılar bularak hem geçiş oyunlarında yakalanan ters eşleşmelere atak edip pozisyon üretmeye devam ederek farkı açtı ve devreye 16 sayılık farkla girdi.
  • Bahçeşehir adına ikinci yarı başında hücumda ana faktör Cavanough olurken, Fenerbahçe şutör ismin perdeleme sonrası açılma opsiyonunu ortadan kaldırmak için adam değişme savunmasını tercih etti. Bu savunmadan ötürü oluşmayan şut opsiyonunu 4 numaranın back screen yaptığı İspanyol ikili oyunuyla yaratan ve rakibin kısaldığı bölümde Guduric eşleşmesine karşı sırtı dönük oyunlarla Cavanough’u beslemeye devam eden ev sahibi farkı tek hanelere indirdi. Fenerbahçe hücumda bireysel tercihlerle çözüm aramaya devam edip kısa sekanslar hariç ritimsiz bir dönem geçirirken, geçiş oyunlarını isabetli şutlarla sonlandıran ve Bouteille’in ikili oyun sonrası isabetleri ile kontrole geçen Bahçeşehir skora ortak oldu. Uzunları ve ikili oyun savunmalarını değiştirerek arayışına devam eden ama 4 kısa düzeninden vazgeçmeyen Fenerbahçe kısa savunmasında ciddi sorun yaşadığı bölümde, Melih’in çıkış oyunları üzerinden oluşan opsiyonlar sayesinde oyunu dengede tuttu. Uzatma periyodunda çift uzun düzenine dönen ve Papagiannis ile adam değişen deplasman ekibi, Bouteille’in 1×1 savunmasında yaşadığı sorunlardan dolayı maçı koparamazken; kritik bölümlerde sıcak eli bulma konusunda daha doğru tercihler yapıp, Melih’in özel şut performansıyla galibiyete ulaştı.
    ÇAĞDAŞ BODRUMSPOR: 79 – TÜRK TELEKOM: 88
  • Hücumda yüksek pas sayılarına ulaşmasa dahi ana aksiyonu ve devamında tek pas üzeri oluşan pozisyonları özellikle dışarıdan yüksek yüzdelerle değerlendiren Telekom, 4 asistte kaldığı çeyrekte 27 sayı üretti. Palmer&Brown ikilisinin şut performansının dışında Saybir’in özellikle close out okumasında verdiği katkıyla üretken kalan deplasman ekibi skorda öne geçti. Bodrum tarafında ise geçtiğimiz haftalara benzer şekilde boyalı alan etkin kullanılıp uzunlar skorda öne çıkarken; Ahmet ikili oyunlar sonrası, Moore’da hücum ribaundu katkısıyla fark yarattı. İlk çeyrekte iki pozisyon denediği ve verim aldığı kombine savunmayı, ikinci çeyrekte ön alanda ki presle beraber tekrardan kullanan Bodrum yine istediğini alırken; Warren’ın çembere atak ederek bulduğu sayılara Alibegovic’in verdiği destekle öne geçti. Telekom yay gerisinde ki ritmini koruyarak dışarıdan bulduğu isabetlerle oyunda kalırken, Bodrum uzunlarını boyalı alanda besleyerek ve çembere gitmeye devam ederek cevap verdi. Dengenin hakim olduğu devre sonunda; Bodrum 2 sayılık atışlar ve serbest atış sayıları toplamında 33 sayı bulurken, Telekom 24 sayısını dış atışlardan kaydetti.
  • Telekom’un Alibegovic’e atak etmek, Bodrum’un Alibegovic’i kullanmak için çok sayıda 4 numaradan ikili oyun denemelerinin kullanıldığı oyun ilk yarıya benzer şekilde devam etti. Efes maçında kullanıp verim aldığı 1-3-1 üzeri eşleşmeye döndüğü kombine savunmasını yine kısa süreler kullanan ve verim alan Bodrum; hücumda uzunlarını etkili kullanmaya devam edip, açık saha sayıları bularak oyunun kontrolünü ele geçirmeye çalıştı. Bu sekansa Wallace’ın 1×1’leri üzerinden şut ve çember ataklarıyla cevap veren Telekom, bir kez daha direnç koyarak küçük farklarla skor avantajını korudu. Bodrum oluşan ters eşleşmeleri Alibegovic ile efektif kullanmasına karşın farklı isimlerden katkı bulmakta zorlanırken, Telekom tarafında Wallace skora ve organizasyona verdiği katkıyla takımının farkı açmasını sağladı. Telekom; 15 asistte kalmasına karşın, 1×1 performansı ve yakaladığı yüksek yüzdeler sayesinde galibiyete ulaştı. Bodrum ise uzunlarından skor alma noktasında etkili olmasına rağmen, 1-2 pozisyonundan oyuna etki edecek performansı önceki maçlara benzer şekilde bulamadı.

PINAR KARŞIYAKA: 99 – ANADOLU EFES: 81

  • Larkin savunmasında topa agresif çıkan ve pozisyon sonlandırmasını engellemeye çalışan Karşıyaka ilk dakikalarda istediğini alırken; hücumda Brown’un ikili oyunlar sonrası kendine ve etrafına yarattığı opsiyonlarla öne geçti. Efes tarafında ise Bryant’ın yönlendirdiği hücumlar sonrası Larkin’in bitirici rolde topla buluşması ve Beaubois’in çıkış oyunları deplasman ekibinin hücumda toparlanmasını sağladı. Kaleci savunmasına karşı top tarafından yardım gelmediğinde kısaların atakları ve devrilen oyuncu opsiyonu ile, yardım geldiğinde spot up ataklarla etkili olan Karşıyaka; 5 numarada ki ikili oyun savunmasını Jones ile topa agresif çıkarak revize eden rakibine karşı boş köşe ikili oyunlarında Vernon’un devrilmeleriyle ve 4 numarada ki gözük dön savunmasına Vitto’nun dışarı açılmalarıyla üretken kalmaya devam etti. Beaubois’in McCollum’un toplu ve topsuz savunmasında yaşadığı sorunu skorer isminin isabetleriyle değerlendiren ev sahibi, kontrolü tamamen ele geçirerek farkı 24 sayıya çıkardı. Oyunun geldiği noktadan sonra ikili oyunlarda adam değişmeye dönerek devre sonlanmadan üçüncü savunma değişikliğini yapan Efes; bu savunmayla rakibin topu dolaştırma hızını düşürürken, hücumda iyileşen pozisyon kalitesine karşın şut ritmini bulamayarak bu sekansı skora yansıtamadı ve Karşıyaka devrenin son bölümünü etkili oynayamamasına karşın farkı korumayı başardı.
  • İkinci yarıya 5 numara ikili oyun savunmasında McCollum karşısında adam değişip, skorer ismi 1×1’lere itmeye çalışarak devam eden Efes; rakibinin top paylaşımını ve skor üretimini sınırlandırmada başarılı oldu. Hücum sahasında da Willis’in çember atakları ve şut ile verdiği katkıya, başta Beoubois olmak üzere ritmini bulmaya başlayan kısalarının verdiği destekle skora adım adım yaklaşan deplasman ekibi farkı 10 sayıya indirdi. İlk yarı üretkenliğinden uzak kaldığı ve ritmini bulmaya çalıştığı bu bölümde, Vitto ve Vernon ikilisinin ters eşleşmeler sonrası sırtı dönük oyunlar üzerinden skora ve organizasyona verdiği katkı ev sahibinin farkı belli seviyelerde tutmasını sağladı. Maça çok kararlı başlayan ve Brown&Hillard tercihinden artıya geçen ev sahibi ekip, ilk yarıda ki oyunun ve farkın verdiği avantajı kullanarak galibiyete ulaşırken; takım halinde 27 asist yaptığı ve Vernon&Vitto ikilisinden 55 sayı bulduğu günde sahasında özel bir sonuç elde etti. Çift maç haftası öncesi, ilk devrenin genelinde geniş rotasyonla sahada kalan ve yerli isimlerden katkı almaya çalışan Efes bu bölümde oluşan farkı engelleyemedi. Oyunun devamında rotasyonu daraltarak skora ortak olmaya çalışan deplasman ekibi, ikinci yarıda ki mücadelesine rağmen farkı kapatamayarak sahadan mağlup ayrıldı.

TOFAŞ: 98 – YUKATEL MERKEZEFENDİ BELEDİYE BASKET: 77

  • İkili oyunlarda üçlü adam değişmeyi tercih eden rakibine karşı, kısaların deneme atışlarıyla sonlanan 1×1’ler ve statik hücumlarla maça başlayan Tofaş ritmini bulamadı. Bu bölümde tempoyu yükseltmekten çekinmeyerek geçiş oyunlarını agresif kullanan ve hücum ribaundlarında etkili olan Denizli farkı çift hanelere çıkardı. Ters eşleşmelere karşı uzunlarını ve kısaların atak ederek savunma dengesini bozduğu opsiyonları kullanarak toparlanan ev sahibi ekip ivmeyi ele geçirirken; rakibin artan isabet oranına paralel geçiş oyunu opsiyonları azalan Denizli, Pecarski’yi 5’e atarak onun perdeleme sonrası açılmaları üzerinden pozisyon yaratmayı amaçladığı bölümde istediğini alamadı. Momentumu ele geçiren Tofaş, 3 numaradan sırtı dönük oyunları kullanarak üretken kalmaya devam ederken; Denizli içeriden bulamadığı opsiyonların etkisiyle, rakibin maç başı tercihlerine benzer şekilde kısaların 1×1’leri ile şekillenen hücumlara kaldı ve yavaş yavaş ivmeyi kaybetmeye başladı. Sibande’nin bireysel çözümleriyle belli seviyede üretken kalmasına karşın topu hareket ettirmekte zorlanan ve çok düşük asist sayılarında kalan deplasman ekibi ritmini kaybetti. Tolga’nın sırtı dönük oyunlarında oluşan yardıma yardım pozisyonlarında ve ters eşleşmeler sonrasında uzunlarını beslemeye devam eden Tofaş, devreye önde girdi.
  • Denizli ikinci yarı başında yarı sahada kısaların ekseninde gelişen hücumlarda üretkenlik sorunu yaşamaya devam ederken, tempoyu yükseltme çabasının karşılığında da çok sayıda top kaybı yaparak rakibin kolay sayılarına engel olamadı. Kontrolü ele geçiren ve yarı sahada hem fiziksel avantaja sahip olduğu eşleşmeleri kullanarak hem de kısaların savunma dengesini bozduğu aksiyonlar sonrası topu iyi paylaşarak yüzdeli hücum eden Tofaş farkı açtı. Badzim’in çıkış oyunları sonrası yardımları üstüne çekerek pozisyon yaratmasıyla hücumu çeşitlendiren Denizli bulduğu dış isabetlerle farkı azaltırken, Tofaş’ın ana rotasyonuna dönmesiyle ikinci devre başına benzer bir sekans oluştu ve fark yeniden ciddi seviyelere geldi. Deplasman ekibi hücumlarının 1×1’lere kalarak verimini kaybettiği bu bölümde yine açık saha sayılarıyla etkili olan ev sahibi, oyunun devamında farkı koruyarak galibiyete ulaştı. Oyunun ilk bölümü hariç kontrolde olan ve 29 asiste ulaşan Tofaş, yüksek yüzdelerle iyi bir hücum performansı gösterdi. Wright’in ayrılığı ile içeriden yaratamadığı etkiyi dışarıdan denemelerle telafi etmeye çalışan ve istediğini alamayan Denizli ise 9 asistte kaldığı günde sahadan mağlup ayrıldı.

ONVO BÜYÜKÇEKMECE: 80 – DARÜŞŞAFAKA LASSA: 88

  • Daçka oyunun ilk bölümünde, Adams-Carlton ikili oyunları ve 4 numaradan Berk ile yaratılan perdeleme sonrası dışarı açılma opsiyonlarıyla etkili olurken; ev sahibi kısa savunmasında yaşadığı sorunla beraber içeride fiziksel uzunu olmamasının da etkisiyle çemberi korumakta zorlandı. Çekmece hücumlarında ise Reed ikili oyun, 1×1, çıkış oyunu gibi farklı parametrelerde skor bulup çok etkili bir çeyrek geçirirken, Daçka’da skorer ismin savunmasına çözüm üretemedi ve oyun dengede devam etti. Adams’ın başarılı ikili oyun okumaları ve verdiği kararlar sonrası, Can’ın da forvette boş köşe ikili oyunlarında verdiği organizasyon katkısıyla hücumu çeşitlendirmeye devam eden deplasman ekibi skorda öne geçti. Reed’in skoru sürüklediği ilk bölümden sonra, Perez’in üzerinde ki savunma konsantrasyonuna paralel diğer isimlere yarattığı pozisyonlarla belli seviye etkili olması dışında yarı sahada fark yaratacak faktör yaratamayan ev sahibi ekip; ribaund sonrası açık sahada etkili olduğu bölümler sayesinde skordan uzaklaşmadı. Yay gerisinden iki takımında düşük yüzdelerde oynadığı devre sonunda önde olan Daçka adına farkı yaratan unsurlar; çembere yakın skor üretiminde kurulan üstünlük ve top paylaşım kalitesiyle ortaya çıkan 13 asist oldu.
  • Çekmece’nin ikili tarafa oynanan ikili oyunlarda boyalı alanı kalabalık tuttuğu ve top tarafından yardımlarla yaptığı savunmaya yüksek yüzdelerle ceza kesen Daçka, küçük farklarla skor avantajını korumaya devam etti. Ev sahibi ise organizasyon içinde en verimli kullandığı isim olan Brunsima ile rakibin 4 numarada ki gözük dön savunmasına karşı atak edip, bulduğu sayılarla takipte kaldı. İlk devrede boş köşe ikili oyunları kullanımına benzer şekilde, çalışan aksiyonu bulduğunda işlemeye devam eden Daçka; bu bölümde de İspanyol ikili oyunlarını ve Muhsin-Carlton eşleşmesini verimli kullandı. Oyunu istediği ritme getiremeyen Çekmece, kısalıp Brunsima’yı 5’e atarak ve savunma değiştirerek yaptığı denemeden sonuç almayı başarırken; Erdi/Brunsima’nın dışarı açılmaları ve kısaların atakları üzerinden yarı sahada en üretken gözüktüğü bölümü oynadı. Buna karşın maç boyu avantaj yarattığı dengeli ve sabırlı hücumlara devam eden Daçka, birçok oyuncudan katkı aldığı günü galibiyetle kapadı. Savunma sahasında istediği sertliği yakalayamayan Çekmece; Reed’in yönlendirici olduğu aksiyonları genelde bitirmeye oynaması ve Thomas’ın kısa devrilme pozisyon üretiminin azlığıyla beraber, tek yaratıcı konumunda kalan Perez’in de skorunu bulamamasıyla uzun süreler hücumda ritim bulamadığı günde galibiyete ulaşamadı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

15,872TakipçilerTakip Et
36,695TakipçilerTakip Et
65,321AboneAbone Ol

REKLAMLAR

popüler

zonguldak psikolog
zonguldak bireysel terapi