Maç öncesi görüntülerin güzelliği kazanma arzumuzu ve heyecanı bir kat daha arttırdı.
Beklenildiği gibi her iki taraf da son derece gergin ve tutuk bir şekilde oyuna başladı. Daha ilk periyodda maçın skorunun düşük olacağını tahmin edebilirdiniz.
Her iki taraf da savunma direncini düşürmeden oynamaya kararlıydı. Fenerbahçe ilk yarıda gösterdiği ribauund üstünlüğünü maç boyunca sürdürdü, özellikle offensive ribaund sayısı çok tatmin edici olunca Obradovic iki uzunu birlikte oynatmaya çalıştı. Önce Motejunas ile Mam Jaiteh’i denedi, maçın ikinci yarısında da özellikle son periyodda Donte Hall ve Motejunas ikilisi ile önlem almaya çalıştı.
Ancak bence maçın anahtar olayı ilk maçlarda oynamayan Ouattara’nın ilk beşte başlamasıydı. Bir çok izleyen “bu da nereden çıktı, ne yapıyor Sasa Obradovic” diye düşünürken maç oynandıkça bu hamlenin Calathes’i yıpratmak amaçlı olduğu anlaşıldı ve özellikle üçüncü periyodda son derece başarılı oldu. Maç boyunca Calathes’i başka oyuncularla da yıpratarak Fenerbahçe’nin offensive organizasyonunu zorladı.
Maçın sonunda Fenerbahçe’ye kazanacağı fırsatlar geldi ama maalesef arzu ettiğimiz sonuca ulaşamadık.
Beşinci maç Monaco sahasında oynanacak, Jasikevicius gerekli düzeltmeleri yapacak ve Fenerbahçe maça ortak olacaktır. Buna şüphe yok. Ancak özellikle dördüncü periyodun büyük bölümündeki gibi ‘ yangından mal kaçırır ‘ tarzında oynamak tamamıyla Monaco’nun işine yarayacaktır.
Bu tip kaotik ortamlar onların lehine olur. Lütfen soğukkanlı ve topun değerini daha çok bilerek oynayalım. Hakettiğimizi düşündüğüm Final Four’a biz gidelim.
Gelelim maçın kaybedilmesinden belki de daha çok üzüldüğüm konuya:
Maç sırasında kamera saha dışını gösterirken gözüm kaptan Melih Mahmutoğlu’na takıldı. Önce biraz buruk gördüm, sonra büyük bir coşkuyla takımını desteklediğini izledim. Açıkçası üzüntü duydum .Türkiye’nin yetiştirdiği en çalışkan ve belki de en iyi şutörlerinin başında gelen, takımın kaç yıldır kaptanı olan böyle bir basketbolcu bu önemli günde parkede olmalı ve bu maçları izleyen binlerce genç Türk basketbolcunun ulaşmak isteyeceği hedefi onlara göstermeliydi. Beni çok düşündürdü, gerçekten kazanmak istediğimiz nedir?
Not: Maç sonunda saha içindeki olaylar son derece üzücü, asla onaylanamayacak şeyler. Lütfen sporda kaybedebilmenin de olduğunu hatırlayalım.
Sevgi ve saygılar.
Sn Gökçe belli bir isim üzerinden çok düşünmeyin derim! Esas düşünülmesi gereken bu seviyelerde oynayacak ve rol alabilecek Türk oyuncu çıkartamayışımız olmalıdır! En iyilerinden diyorsunuz da kadroya bile dahil edilemiyor!….