BSL’de 9. Haftanın Analizi (Erdi Özten)

ÇAĞDAŞ BODRUM SPOR: 74 – BAHÇEŞEHİR KOLEJİ: 80

• Bahçeşehir’in Bursa maçından sonra revize ettiği ve topa daha agresif çıkarak yapmaya çalıştığı ikili oyun savunmasına karşı Ahmet’in kısa devrilmeleri ile atak eden Bodrum, düşük pas kalitesi ve kötü tercihler nedeniyle pozisyon sonlandırmada başarılı olamadı. Bununla beraber Cavanough’un savunma zaafına atak etmek için tepede kurgulanan 4 numara ikili oyunlarını kullanan ev sahibi bu bölümden istediğini elde etti. Bahçeşehir ise rakibin top kayıplarından kaynaklı ve ribaund sonrası erken aksiyonlarla skor bulmayı başarırken, yarı sahada Bodrum’un rakibi pas sayısını arttırmaya iten savunma tipi ve kaymalarına karşı istediği hücum akıcılığını yakalayamadı. Rakibin tespit ettiği dezavantajlı noktalarını kullanma konusunda kararlı oynamaya devam eden Bodrum; üretim noktasında ise topu dolaştıracak ritmi elde edemeyerek, daha çok tekli aksiyonlarla ceza kesmeye çalıştı. Bununla beraber kaçan yakın atışlar ve serbest atış çizgisinde ki düşük yüzde oyunu istediği tempolarda götüren ev sahibinin farkı açmasını engellerken; savunmadan arzu edilen verimin alınması ve beraberinde ki geçiş hücum etkinliği onları skorda önde tuttu. Topu hareket ettirmede başarılı olamayan ve düşük pas sayıları ile sonlanan hücumlarla yay gerisinden 20 atış deneyen Bahçeşehir ise; savunma sahasında topun karşısında kalma noktasında geçtiğimiz haftalara nazaran verdiği daha iyi performans ve kenardan gelen yerli grubun skora katkısı sayesinde oyuna ortak şekilde devreye gitmeyi başardı.
• İki takımın da kısa sekanslar hariç kontrolü eline alamadığı oyunda; Bahçeşehir kendi hücum ritminden uzak kalmaya devam edip, istediği spot up pozisyonlarını bulamamasına rağmen çembere yakın oynayarak skor üretmeyi başardı. Warren’ın yokluğunun etkisi ve Artis’in aksiyonlarına alanı daraltarak yapılan savunmalar ev sahibinin yaratıcı ve bitirici isimi bulma noktasında ki alışkanlıklarını negatif etkilerken; çembere yaklaşamayan Bodrum daha çok yay gerisinden denemeler yapmak zorunda kaldı. 4 numaraya atak etmeye devam eden ev sahibi, Artis’in ikili oyunlarda ki terse ataklarıyla çözüm üretmeye devam etse dahi takım hücumu ve top paylaşımı istenen seviyeye çıkmadı. Yay gerisinden ritim bulan ve topu paylaşarak farklı isimlerle skor üreten Bahçeşehir ise en kritik bölümde üstünlüğü ele geçirdi. Çeyrek genelinde 7 dış isabet bulan ve son bölümlerde yetenekli isimlerinin 1×1’leri üzerinden skor üretmeye devam eden deplasman ekibi avantajını korudu. Son bölüme kadar hücumda kendi ritmini bulamamasına karşın savunma sahasında ki eforu ile skordan kopmayan Bahçeşehir, yetenekli isimlerinin kritik yerlerde devreye girmesiyle galibiyete ulaştı. Oyunu uzun süre istediği tempoda götüren ve savunmadaki planından istediğini alan Bodrum ise, hücum çeşitliliğini ve akıcılığını maç boyu bulamamanın etkisiyle oyunun sonunu da istediği şekilde kurgulayamayarak sahadan mağlubiyet ile ayrıldı.

ONVO BÜYÜKÇEKMECE: 61 – GALATASARAY EKMAS: 70

• Hücum organizasyonlarının istenen düzeyde olmadığı ve boyalı alan yüzdelerinin çok düşük kaldığı ilk bölümde iki takımda skor bulmakta zorlandı. Perez’in iyi ikili oyun temposu ve pozisyon üretimine rağmen, Upson başta olmak üzere oyunun devamının kaldığı isimler düşük yüzdelerde kalırken; Reed’in 1×1 opsiyonununda Göksenin’in agresif savunma başlangıcı ile sonuç vermemesiyle beraber ev sahibi temposunu bulamadı. Galatasaray tarafında ise ikili oyun sonrası topu dolaştırma hızının ve pas adetlerinin düşük olduğu bölümde, özellikle boyalı alan yüzdeleri çok aşşağıda kaldı. Çekmece’nin ikili oyun savunmasında, devrilen oyuncuya ters tarafta ki en yakın isimden kontağa gelerek yaptığı yardımlarda Sadık’ın bulduğu dış atışlar deplasman ekibini skorda tuttu. Buğrahan ve Bost’un ikili oyun yönlendirmesi Galatasaray hücumlarını bir nebze hareketlendirirken, saha paylaşımlarında ki sorunlar ve düşük yüzdelerin devamı skor bulma noktasında deplasman ekibini zorlamaya devam etti. Çekmece’de dışarıdan çok düşük yüzdelerde şut kullanmaya devam ederken, Ray&Reed’in 1×1 üretimleri ve adam eksiltmeler sonrası Upson’ın boyalı alanda bulunduğu az sayıda ki hücumun getirdiği küçük fark ev sahibini soyunma odasına önde götürdü.
• İkinci devrede Perez ikili oyunlar sonrası pozisyon hazırlamaya devam ederken, Reed’in de 1×1 ritmini bularak skor üretmesi Çekmece’nin farkı açmasını sağladı. Galatasaray savunmada 1×1 yenilmelerden ortaya çıkan sorunla geri düşerken, çift 4 düzeni belli seviyede istediklerini verdi ve Sadık/Martin’in yüzü dönük oyunlardan bulduğu skorlar onları oyunda tuttu. Perez’in denklemde olmadığı bölümlerde oynanan aksiyonlarda topu döndüremeyen ve genelde yönlendiricilerin tercihleri ile sonlanan hücumlar Çekmece’nin hücum çeşitliliğini olumsuz etkilerken, kısa savunmasında da topa baskı ve kontağın kaybolmasıyla Galatasaray ikili oyunlar sonrası daha rahat sayı üretmeye başladı. Bost&Buğrahan’ın skorer oyunu ile beraber Sadık’ın kısa devrilmeleri üzerinden yaratılan pozisyonlarla kontrol deplasman ekibine geçerken, Çekmece dış atışlarda çok düşük yüzdelerde kalmaya devam etti. Topu giderek daha iyi paylaşan ve kritik yerlerde hücum ribaundları ile etkili olan Galatasaray, oyun kontrolünü tamamen ele geçirerek farkı açtı. Oyunu son bölüme kadar küçük farklarla önde götüren Çekmece, sahanın her iki tarafında istediklerini yapamadığı son bölümde oyunun kontrolünü kaybederek sahadan mağlup ayrıldı. İstediği hücum ritmini bulamadığı günde savunması ile skorda kalan ve skorer isimlerinin son bölümde aldığı sorumluluk ile ivmelenen Galatasaray deplasmanda kazandı.
  PINAR KARŞIYAKA: 94 – BEŞİKTAŞ EMLAK JET: 85
• Kenan ve Needham’ın organizasyonu sağlayarak başladığı oyunda Karşıyaka Vernon’u efektif kullanırken, Beşiktaş‘ta Delgado’nun devrilmeleri ve çıkış oyunları üzerinden skor üretti. Vernon’u kısa devrilmelerle pas istasyonu, dikine devrilmelerde bitirici olarak kullanmaya devam eden ve belli seviyede başarılı olan ev sahibi; zaman çalmak için yaptığı ön alan presi üzerine adam değişerek rakip adına oyunu 1×1’lere itti. Yarı sahada düzen oynayarak verimi artan Beşiktaş ise bu kısımda adam eksiltmede ve pozisyon üretmede sorun yaşarken, savunmada topa baskı ve takım kimliğiyle paralel direnç üzerinden ortaya çıkan açık saha opsiyonlarını kullanmaya çalıştı. Kenan’a alttan geçerek yapılan savunmaya karşı ikinci perdeleme sonrası top tarafı/yardım tarafı rotasyonlarında sorun yaşayan rakibine karşı sabırla Vernon’ kullanmaya devam eden Karşıyaka bu parametrede yakaladığı üstünlükle skoru önde götürmeye devam ederken, denediği kombine savunmalarla rakibin ritim bulmasını engellemeye çalıştı. Vernon’suz bölümlerde ise hücumda sorun yaşayan ev sahibi, Martin’i 4’e atarak yapılan denemelerden istediği sonucu alamadı. Açık saha opsiyonlarını iten ve adam değişme savunmasına karşı Mitchell’ı kullanarak son bölümü daha iyi geçiren Beşiktaş devreye dengede gitmeyi başardı.
• Vernon’un devrilmeleri üzerinden pozisyon üretmeye devam eden Karşıyaka, McCollum’unda devreye girmesiyle farkı açmaya başladı. Beşiktaş ise bu bölümde hücumda 4 numarada ki adam değişme savunmasına atak etmeye çalışırken, özellikle Vitto’nun topun karşısında kaldığı bölümlerden istediğini alamadı. Oyun ev sahibinin kontrolünde giderken savunmada agresifliğini arttıran ve topa baskıyla rakibin ritmini bozan Beşiktaş hücumda da çembere atak ederek rakibi yıprattı. Bu bölümde Karşıyaka’nın faul hakkının dolması ile paralel savunmada düşen agresiflik seviyesi ile 1×1’lerden istediğini alan deplasman ekibi, Egehan’ın açık sahada ki etkinliğinin de yardımıyla skorda öne geçti. Kenan’ın ikili oyunlarda ki doğru okumaları ev sahibini krizden çıkarırken, McCollum son bölümde özel bir sekansla ivmeyi takımına kazandırdı. Beşiktaş 1X1’ler üzerinden çözüm aramaya devam ederken, kritik bölümlerde kaçan serbest atışlar ve top kayıpları ile skorda geri düştü. Oyunu Vernon’u kullanım şekli ile uzun süre kontrolde götüren ev sahibi, krize giren bölümleride McCollum’un liderliği ve Kenan’ın oyun aklı ile çözerek galibiyete ulaştı. Savunmada kendi standardını yakalayamayan ve özellikle Vernon savunmasında sorun yaşayan Beşiktaş, hücumda 1×1’ler üzerinden şekillenen opsiyonlarda topu istediği seviyede paylaşamadı ve zaman zaman ivmelendiği bölümler galibiyete yetmedi.

TÜRK TELEKOM: 112 – YUKATEL MERKEZEFENDİ BELEDİYE BASKET: 89

• Oyuna Enoch’u kullanarak başlayan ve başarılı olan Telekom, kısaları ile rahat adam eksiltip topu da paylaşarak yakaladığı yüksek yüzdelerle farkı açtı. Savunmada sorun yaşayan ve kolay eksilen Denizli, hücumdada erken ve tekli aksiyonlarla oyunun gidişatına ayak uydurmaya çalışırken istediğini elde edemedi ve temponun aleyhinde yükselmesine engel olamadı. Okben-Lomazs eşleşmesi başta olmak üzere kısaların savunmasında problem yaşamaya devam eden deplasman ekibi, Vrenz’in oyuna dahil olması ve beraberinde Oturu’nun kullanım kalitesinin artmasıyla hücumda bir nebze hareketlendi. Avantajlı olduğu eşleşmeleri kullanmaya devam eden ve topu paylaşan Telekom, geçiş oyunlarında ki agresifliği ile beraber farkı açmaya devam etti. Oyunun iki tarafında performans verecek dengeli 5’i ararken istediği ritmi bulamayarak farkın açılmasını engelleyemeyen deplasman ekibi, devrenin sonuna doğru yakaladığı oyuncu grubuyla biraz olsun hareketlendiyse de skorda çok değişiklik olmadı ve Telekom farkı koruyarak devreye girmeyi başardı.
• İkinci yarıya adam değişerek başlayan ve fiziksel olarak daha dirençli bir başlangıç yapan Denizli, rakibin ilk devrede ki temposunu keserek oyunun ritmini ele geçirdi. Hücum sahasında çembere yakın yaratılan pozisyonlar ve rakibin düşen hücum verimliliğine paralel ortaya çıkan açık saha sayıları ile beraber fark deplasman ekibi lehine bir nebze azaldı. Oturu’yu dinlendirmek için Pecarski’yi 5’e atan ve dar rotasyonu farklı kurgularla çözmeye çalışan Denizli; hücumda sabırlı oynadığında belli seviyede üretkenlik yakalarken, farkı kapama arzusu ile yapılan erken atışlardan istediğini alamadı ve oyunu ortak olacak seviyeye getiremedi. Son bölümlerde adam değişme sonrası sıkıştırmalara gelerek rakibi hataya itmeye çalışan deplasman ekibine karşı yüksek yüzde ile oynamaya devam eden ve hücum ribaundları sonrası 2. atış şansları yakalayan Telekom farkı korudu. Oyuna ortak olmak için ciddi efor gösteren Denizli ise skoru istediği aralıklara getiremedi ve fiziksel yıpranmanın etkisiyle savunma direncini kaybetti. Oyuna çok kararlı bir başlangıç yaparak, özellikle hücumda ki tempolu ve paylaşımlı oyunun getirdiği farkı maç boyu kullanan ev sahibi galibiyete ulaştı. Savunmada ki düşük performansı hücumla telafi etmeye çalıştığı ve tempoyu ayarlayamadığı ilk devrede oluşan farkla geri düşen Denizli ise, ikinci yarısını daha dirençli oynadığı maçta skora ortak olacak noktaya ulaşamadı.
  DARÜŞŞAFAKA LASSA: 76 – TOFAŞ: 82
• Homesley’ı kenarda bırakarak oyunun iki sahasında daha dengeli gözüken bir takımla oyuna giren Tofaş; istediği başlangıcı yapamasa da, ikili oyunlar sonrası ters taraf 2×1’lerinde Mustafa’nın köşe şutları ile skor üretti. Boyalı alana atak ettiği hemen her pozisyonda doğruyu bulan Daçka ise isabetsiz deneme atışlarıyla sürekliliği yakalayamayarak rakibin çokta ritimli başlamadığı bölümde skoru lehine çeviremedi. Sakic’i 5’e atarak sahayı genişletmek isteyen Tofaş’ta Homesley’in denkleme girişi ikili oyun üretimini arttırırken, adam değişme savunmasına karşı kısaların 1×1’leri ile bireysel tercihlere giden ve topu dolaştırmayarak yardımları cezalandıramayan Daçka skorda geriye düştü. Bu bölümden sonra McCormack’in oyuna dönüşü ve adam değişme savunmasına karşı onun varlığının etkisiyle yükselen hücum ritmi Daçka’yı hareketlendirdi. Oluşan iç dış dengesiyle beraber Allmann’ın çembere atak edip serbest atış çizgisine gelmesiyle beraber devre sonunda Daçka skorda öne geçti. Hücumda Homesley’in bireysel çözümleri dışında oyunu çeşitlendiremeyen ve çok sayıda top kaybı yapan Tofaş ise skor üretmede sorun yaşadı.
• Daha hareketli ve topun paylaşıldığı hücumları gördüğümüz devre başlangıcında oyun kalitesi ilk bölümün üzerindeydi. Tofaş tarafında Homesley; ikili oyunlar sonrası topu elden çabuk çıkarıp pas sirkülasyonunu sağlarken, önceki maçlara göre daha olgun bir reaksiyonla pozisyonun kendisine gelmesini bekleyip bulduğu yüzdeli atışlarla takımına ivme kazandırdı. İlk devreye benzer şekilde; boyalı alana atak edip savunma dengesini bozduğu dönemlerin çoğunda doğruyu bulan Daçka ise McCormack’i beslemeye devam ederek skor ürettiyse de, Allmann’ın bireysel tercihlere yöneldiği bölümler hücum sürekliliğini yakalamalarını engelledi. Son bölüme bu ritimsiz sekanslardan biri ile başlayan ve arka arkaya top kayıpları yapan rakibine karşı yarı sahada O’Brien’ı kullanan ve açık saha opsiyonları ile skor üreten Tofaş farkı açtı. Reaksiyon vererek savunmada sertleşen Daçka, hücumda topu Rahkman’a teslim ederek daha basit ve doğru hücumlarla ivmelenerek oyuna ortak oldu. Son 2 dakikada ise potansiyelini sahaya yansıtan, özel isabetlerle arka arkaya 10 sayı atan Homesley maçın sonucunu tayin etti. Hücumda sonuç aldığı doğruları maçın tamamına yayamayan ve yay gerisinden düşük yüzdelerde kalan Daçka, kritik bölümlerde Homesley’i de savunamayarak sahadan mağlup ayrıldı. Homesley’in hem yönlendirici hem bitirici rolünü son derece verimli oynadığı günde yarattığı fark ile yakın giden maçı lehine çevirmeyi başaran Tofaş ise arka arkaya ikinci galibiyetini elde etti.

BURSASPOR INFO YATIRIM: 78 – REEDER SAMSUNSPOR: 74

• Hücumda çok düşük set temposu ile başlayan ve son saniyelere kalan zor atışlarla çözüm arayan Bursaspor skor üretme anlamında ciddi problem yaşadı. Kyser’in ikili oyun devrilmelerinden ve Göktuğ’un hücum ribaundlarından skor bulan deplasman ekibi ise kısaların denkleme girmeye çalışıp, doğru tercihleri yapmakta zorlandığı bölümlerin etkisi ile farkı açabileceği çeyreği çok iyi değerlendiremedi. Uzunlarının dışarıda oynayabilmesinden dolayı kısaların sırtı dönük oyunları ve perdeleme sonrası açılmaları ile sahayı genişletme opsiyonu olan Samsun, düzenlerini oynadığında pozisyon üretmekte başarılı oldu. Buna karşın kısaların tempoyu ayarlamakta zorlandığı bölümlerde sorun yaşayan deplasman ekibi, yay gerisinde ki isabetsiz atışlar ve top kayıpları ile beraber geri koşu savunmasında sorun yaşadı. Yarı sahada ritmini aramaya devam eden Bursa ise bulduğu açık saha fırsatlarını değerlendirerek hücumda ciddi sorun yaşadığı devre sonunda skora ortak kalmayı başardı.
• Uzunların devrilme sonrası veya sırtı dönük oyun opsiyonu ile topa değdiği hücumlarda verimi artan Samsun, Henry’nin dengeli oyunu ve Kyser’in bitiriciliği ile iyi başladığı devre başında farkı yeniden açtı. Bursa’da topu içeri verip Young ve Hamilton’la buluşturduğunda skor üretirken, kısaların düzen dışı atışları ve düşük yüzdeler hücum ritminin bulunmasını engelledi. Sabırlı hücumlara devam eden Samsun, Mooney’in devreye girmesiyle farkı çift hanelere çekti. Bu noktadan sonra Kyser’le eşleşebilmek için Young’u 5’e atan Bursa, Ömer’le artan ön alan baskısı ve Floyd’un hücumda sorumluluk alması ile kısa sürede oyuna ortak oldu. Floyd; ikili oyun savunması boşluk verdiğinde dikine atak ederek, agresif çıktığında tempolu aksiyonlarla kırarak kısa sürede maçın fotoğrafını değiştirdi. Oyun dengede devam ederken özellikle Crawford’un karar verici olduğu bölümlerde bireysel tercihlere giden ve oyunda fark yarattığı parametrelerden uzaklaşan Samsun, maçı normal sürede bitirme şanslarını değerlendiremedi. Uzatma bölümü normal sürenin benzeri şekilde devam etti. Samsun; düzenlerini sabırlı oynayarak uzunlarını işin içerisine kattığı ve sırtı dönük oyunları kullandığı bölümlerde verimli hücum ederken, kritik anlarda ki kısa tandanslı tercihler son adımı atmalarını engelledi. Skor lideri belli olan ve topu tamamen Floyd’a veren Bursa ise yetenekli ismin domine ettiği son bölüm sayesinde galibiyete ulaştı.

FENERBAHÇE BEKO: 96 – ALİAĞA PETKİMSPOR: 85

• Oyuna çok kararlı ve tempolu bir başlangıç yapan Fenerbahçe kısa sürede kontrolü eline geçirdi. Calathes başta olmak üzere kısaların savunma dengesini bozacak boyalı alan atakları ve beraberinde ki top paylaşımı ile pozisyon üreten ev sahibi ekip, Sertaç’ın da iştahlı ve skorer başlangıcıyla farkı açtı. Savunmada kendi kimliğini yansıtamayan ve açık saha fırsatlarını agresif şekilde değerlendirmek isterken skora dönüştüremeyerek tempoyu ayarlamakta sorun yaşayan Petkim skordan uzaklaştı. Artan oyun temposu Fenerbahçe’nin istediği pozisyon üretimini sağlamasını kolaylaştırırken, içeriden dışarıdan yüksek yüzde devam etti. Yay gerisinden bireysel çözümler ile skora ortak olmaya çalışsa da hücumda istediği organizasyonu sağlayamayan ve çok sayıda top kaybı yapan Petkim, geri koşu savunmasında yaşadığı sorunla beraber açık sahada yenilmeye devam etti. Deplasman ekibi hücumda bireysel üretimlerle zaman zaman hareketlense de savunmada performansını yükseltemeyerek skora yaklaşamadı. Enerjisini ve fiziksel güç farkını hücum ribaundları sayılarınada yansıtan Fenerbahçe devrede 58 sayı atarak deveye farklı girdi.
• İkili oyun savunmasına topa daha agresif çıkarak başlayan ve Yavuz’u 4’e atarak Nigel ile eşleştiren Petkim enerjisini bir parça yukarı taşısa da, Fenerbahçe ilk devrede yakaladığı ritmi devam ettirdi. Boş köşe ikili oyunlarında Sertaç’ı bulan ve Calathes’in organizasyona katkı vermeye devam ettiği ev sahibi ekip farkı açmaya devam etti. Eşleşmeli alan ve adam değişme savunmasıyla direncini arttırmak için denemelere devam eden Petkim, istediğini belli ölçüde alarak rakibin hızını kesmesine karşın hücumda istikrarlı bir üretim döngüsüne giremeyerek skora yansıtamadı. Melih’in devreye girmesiyle fark iyice açılırken, bu andan sonra konsantrasyonu düşen ve savunma direncini kaybeden rakibi karşısında daha rahat skor üreten Petkim, farkı azaltmayı başarırken oyuna ortak olacak noktaya getiremedi. Madrid maçı öncesi son provasına son derece konsantre ve tempolu başlayan Fenerbahçe maçın tamamını kontrol ederek, ritim kazanmak açısından değerli bir galibiyet aldı. Beşiktaş maçında ki oyun planı ve savunma sertliğini sahaya yansıtamayan ve başında verdiği farkın oyun devamında açılmasını engelleyemeyen Petkim ise sahadan mağlup ayrıldı.

ANADOLU EFES: 99 – MANİSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE SPOR: 79

• Manisa oyun başında Ayberk’in kısa devrilmelerle pas istasyonu olup Terry’i bulması ve Cruz’un 1×1 hücumlarda ki isabetleri ile skor üretti. Efes ise Ercan’ın ritimli başlangıcı ile oyuna giriş yaparken, topun karşısında kalma noktasında başarılı olamayan rakibine karşı Clyburn ve Erten’in çember atakları ile skor buldu. Cruz’un savunmasında yaşanan sorun Efes’in farkı açmasını engellerken; Manisa’da savunma sahasında perdelemelere kolay takılarak ve topa baskı noktasında ki düşük performansla rakibine rahat hücum etme şansı verdi. Arka alanda risk alarak ön tarafta sıkıştırmalarla rakibi hataya itmek isteyen Efes oyunun temposunu yükselmesini sağladı ve özellikle yakalanan dış atış isabetleri ile bu bölümde ciddi üstünlük yarattı. Cruz’un kısa süre kenarda olduğu bölümde ciddi sorun yaşayan Manisa hücumu çeşitlendiremezken, savunma sahasında istediklerini devre genelinde yapamayarak 51 sayıya izin verdi. Kontrolünde giden oyunda tempoyu yükselterek farkı daha da açan ev sahibi istediğini alarak soyunma odasına gitti.
• İkinci devreye hücumda yüksek set temposuyla başlayan ve benzer düzenlerin farklı opsiyonlarını kullanarak skor üretmeye devam eden Efes oyunu kontrol etmeye devam etti. Özellikle topsuz perdeleme savunmalarında iletişim sorunu yaşayan rakibini cezalandıran ev sahibi, savunma sahasında ise istediği sertliği ve sürekliliği yakalayamayarak özellikle penetre savunmasında sorun yaşadı. Temponun giderek yükseldiği oyunda ev sahibi ekip hücumda rahat skor üretmeye devam ederken, Manisa yaptığı çok sayıda top kaybı ile farkın açılmasını engelleyemedi. Oyunun devamında iki takım da geniş rotasyonla oynarken, savunma konsantrasyonları düşük seviyede kaldı. Hücumda geçiş oyunlarını efektif kullanan ve skoru paylaşarak verimli bir gün geçiren Efes, ilk çeyrek sonrası farkı açarak kontrol ettiği maçı kazanmayı başardı. Sakatlıklardan ötürü hücum üretimi azalan Manisa, savunma sahasında ki düşük performansla oyunu ortak olabileceği forma sokamayarak sahadan mağlup ayrıldı.